Gelin Sevgiyi Hatırlayalım
GELİN SEVGİYİ HATIRLAYALIM
Samimiyet bir ilişkinin nasıl olduğunu ve ilişkinin gidişatını belirleyen en önemli duygulardandır. Tabi burada cinsel bir yakınlık ve samimiyetten bahsetmiyorum. Elbette cinsellik bir ilişki için çok büyük önem taşımaktadır, fakat samimiyet olmadan, cinsel samimiyet ilişkinin yürümesi için yeterli değildir. Cinsellik başka şeyler ile desteklenmediğinde bırakın ilişkiyi kendi kendinin dahi devamlılığını sağlayamaz. Belki başlangıçta her şey çok heyecanlı iken zamanla sönükleşecektir. O yüzden cinselliğin birleştiriciliğinden değil, herkesin aradığı fakat çok az kişiye nasip olan gerçek bir samimiyetten bahsediyorum.
Diyeceksiniz bu samimiyet neden bu kadar zor bulunuyor? Zor bulunmasının sebebi, ilişkilerdeki iletişim eksiklikleri, çevremize ördüğümüz görünmez duvarlar, bir söylemeden karşımızdakinin bizi anlamasını beklemek seçenekler uzaya bilir. Peki samimi sevgiyi nasıl anlayacağız? Ne zaman kendini gösterecek?
Şöyle düşünün; İlişkinizde işler ters gidiyor diyelim. Kavganın tam ortasında, en hararetli yerinde, haklılığınızdan eminsiniz ve haksız olanı cezalandırmak için önlenemez bir istek duyuyorsunuz; O an durup mola verebilir misiniz? Evet bu oldukça zor bir durum fakat bunu yapabiliyorsanız, orada ”samimi bir sevgi” var demektir.
Sevgiyi Hatırlayın
Böyle bir kavga anında sevgiyi hatırlayın; etrafı kırıp dökmeden, ilerde pişman olacağımız şeyler söylemeden, durun ve derin bir nefes alın… Evet sevgiyi hatırlayın.
Karşınızda kavga ettiğiniz kişi sevdiğiniz kişinin tam kendisi, eğer farklı bir odaya geçip bunu hatırlayabilirseniz, emin olun enerjiniz yüzde yüz değişecektir. Aslına bakarsanız ilişkilerde bir çok kavganın çok da büyük sebebi yoktur hatta daha sonra sebebi dahi hatırlayamazsınız.
Peki kendinize yine sorun sizin için hangisi daha önemli? ”paylaştığınız sevgimi, bir kez daha haklı çıkmak mı?” yada hangisini istersiniz? ”Sabah kalktığınızda başucunuzda; sevdiğiniz kişimi yoksa çok kıymetli haklılığınız mı?” olsun istersiniz.
Evet samimi sevgiyi düşündüğünüzde bir çok şey önemini yitirir. Belki az önce sizin için çok önemliydi ama bir de bakmışsınız, sevginiz geldiğinizde aklınızda her şey önemini yitirivermiş. Hatta öfkeniz birden bire pişmanlığa yerini bırakmış durumdadır. Ve artık affetmek, konuşmak ve bir çözüm bulmak çok daha kolaydır.
Küçük Şeyleri; Büyük Şeylere Dönüştürmeyin
Hani bazı şeyler vardır; sevmediğiniz yada herhangi sizin için bir önemi olmayan birisi yaptığında tahammül edemediğiniz fakat sevdiğiniz biri yaptığında aynı şeyi görmezden geldiğiniz hatta bazen hoşunuza dahi gidebilen davranışlar vardır. Bunun gibi; Eğer benim için en önemli şey sizseniz, size karşı duyduğum sevgi ise küçük şeyleri kolaylıkla göz ardı edebilirim.
Fakat iki tarafta haklılıklarını karşı tarafa kabul ettirmeye çalışıyorsa, kavganın ortasında görmezden gelinecek o küçük şeyler koca devasa boyutlara ulaşabilir. Bunun sebebi insanın öfke anında gözü hiç bir şeyi görmez. ne siz, ne sizin mutluluğunuz ne karşı tarafın size duyduğu sevgi anda hiç birinin hükmü değeri kalmaz.
Karşınızdakinin her hareketinde bir şeyler aramaya başlarsınız. Mesela” Ev işlerinde bana neden yardım etmediğini anladım, çünkü bana hiç mi hiç değer vermiyor, madem öyle o zaman beraber olmamızın da bir anlamı yok en iyisi ayrılalım.” Gördüğünüz gibi küçük şeyler büyüyünce olayın boyutu da birden bire anlam verilmemiş bir hal alıveriyor.
Sevgi Öfkenin Kontrolden Çıkmasını Engelleyen Tek Etkendir
Öfkenizi kontrolden çıkmış başı boş bir yangın olduğunu varsayın. Öfkenizi kendi haline bırakmak onu tehlikeli ve yıkıcı bir güç haline dönüşmesine izin vermektir. Bir yangını engellemek için bazen sadece su ile müdahale edilirken, bazen yangın o kadar şiddetlidir ki, durdurmanın tek yolu kontrol altına almaktan geçer. Bunun için yangın yerinin etrafına çukurlar açılır, ve içleri su ile doldurulur. Daha fazla ilerleyemeyen yangın bir süre sonra kendiliğinden söner.
SEVGİYİ HATIRLAYIN…
Sevgi ateşin kontrolden çıkmasını engelleyen sudur. Yıkımı engelleyecek olan sevgidir. Bu duyguyu yaşamak için kendinize izin verin. Çünkü böylece bir kavganın orta yerindeyken, ne kadar sinirlenmiş olursanız olun, yada kırıcı yaralayıcı şeyler söylemek size ne kadar çekici gelirse gelsin sonradan pişman olacağınız bir şey yapmazsınız. ”Sevginiz size engel olur”
Sevgiyle Kalın…
Yaşam Koçluğu
Bazen hayat bizi öyle bir noktaya getirir ki; gerek iş gerekse günlük yaşamımızda nerede olduğumuz, ne istediğimiz , hedeflerimize ulaşmak için hangi yolları takip etmemiz konusunda karar veremeyiz. ”Birisi olsa da bize yol gösterse” deriz.
İşte böyle zamanlarda kendimize hedefler belirleyip onlara ulaşmak için bize eşlik edecek birine ihtiyaç duyarız ve hayallerimize , isteklerimize, hedeflerimize giden yolculuğumuzda Yaşam Koçumuz en iyi yol arkadaşımız olur.Olmak istediğiniz yere en sağlıklı,en etkin ve hızlı şekilde ulaşmanızı sağlar.
Doğru soruları sorarak ,etkin bir şekilde dinleyerek,sağlıklı gözlemleyip,yönlendirme yapmadan , sınırlamalar getirmeden sizin kendi yolunuz da ilerlemeniz ve kendi potansiyeliniziortaya çıkararak hedeflerinize ulaşmanızda destek olur.Şöyle bir sahne hayal edin ; Karşınızda sadece size odaklanmış bir kişi var.Gerek iş gerekse günlük yaşamınızla ilgili nerede olmak istediğiniz ve nasıl oraya gideceğinizle ilgili sorularınıza yanıt bulmak için yanınızda size eşlik ediyor.Anlattıklarınızı sadece duymakla kalmayıp ,arkasında yatan anlamları keşfetmeye çalışıyor ,hatta kelimeleriniz arasındaki boşlukları ve sessizlikleri bile dinleyen birisi.En önemlisi de bunu yapan kişinin sizi yargılamadığını bilerek duygularınızı rahatlıkla ifade ediyorsunuz.
Yaşam koçunuz verdiğiniz her tepkiye duyarlı . Size tavsiyede bulunmaz,size herhangi düşünceyi, eylemi, empoze etmez.Görüşmek ve çalışmak istediğiniz konuda hedeflerinizi ortaya çıkarıp sonuca ulaşmak , ihtiyacınız olan inancı sunmak için yaşam koçunuz oradadır.Koçluk programı sırasında kişi kendisine en uygun olanı kendisini en mutlu ve huzurlu hissettirecek durumu kendisi bulur.Kısaca şunu hayal edin karşınızdaki insanın sizi sıra dışı destekle , çevrenizdeki hiç kimseye benzemeyen bir yaklaşımla sizi dinlediğini ve sorunlarınıza cevaplar bulduğunuz bir ilişki hayal edin.ve gerçek olsun.
Yaşam Koçluğu Size Ne Katar ?
*Gerçekleştirmek istediğiniz hedeflerin tarifinden başlar ve yol güzergahınızı çizmenizi sağlar.
*Bu yolculuk hedefe ulaşmanın yanı sıra olağan üstü farklılıklar getirir kişileri zenginleştirir.
*Güçlü yanlarınızın farkına varırsınız
*Hedefe ulaşmak için sürekli eyleme yönelirsiniz.
*kendinize güveniniz artar yetenekleriniz tazelenir
*Daha sağlıklı kararlar almaya başlarsınız.
*Size destek verecek mekanizmaları araştırma kabiliyeti geliştirirsiniz.
*Yaratıcılığınızın farkına varıp kişisel becerilerinizi ve özelliklerinizi daha aktif bir şekilde kullanırsınız.
*Ayrıntıları fark edip bunlarla hayatınızı zenginleştirirsiniz
*Daha mutlu ve kedinden memnun bir yaşam sürmeye başlarsınız.
Kimler Yaşam Koçluğu Destek Programına Katılmalıdır ?
*Hayatında bazı şeylerin sorun olduğunu düşünenler
*Üniversite öğrencileri
*Yöneticiler
*Öğretmenler
*Lise,yüksek okul,ve üniversite mezunları
*işe yeni başlamış olanlar
*Şuan çalıştığı işin onu tatmin etmediğine inanalar
*Farklı bir alanda çalışmak isteyenler değişiklik arayanlar
*İşinde, iş yerinde gerileme veya duraksama yaşayanlar
*İşi olmayıp aktif iş arayanlar
*Çalışmakta olduğu işinde daha fazla gelişme ve ilerleme isteyenler
*Annelik sonrası işine ara vermiş tekrar başlamak isteyenler
*Emeklilik sonrası tekrar bir kariyer programlayanlar
*kendi işini kurmak isteyenler
*Kariyeriyle ilgili ne yapmalıyım diye düşünenler
*Farkındalığını arttırmak isteyen herkes.
Koçluk Süreci
3-6 AY (Haftada bir saat koçluk seansı +2 kere telefon veya maille iletişim
Devamı