Hayatından Hoşnut Olmak
HAYATINDAN HOŞNUT OLMAK
Bazen insan öyle bir ruh haline girer ki; her şey yolunda gibidir, fakat içinde bulunduğumuz durum yine de bizi tam manasıyla memnun etmez. Kimi zaman halimizin iyi olduğunu, kimi zaman da sebebini çok anlayamadığımız bir ruh daralması yaşarız. Böyle durumlarda yapılması gereken şey, Kendimizi duygularımızı dinlemektir. Olduğumuz yerden konumdan memnun olup olmadığımızı bize en iyi duygularımız söyler. Şöyle bir düşünün İlişkilerinizle, işinizle, bedeninizle, koşullarınız ile ilgili nasıl duygular besliyorsunuz? Unutmayın duygularımız bize ruhumuzun gönderdiği mesajlardır. Eğer olumsuz hissediyorsanız denebilir ki; İlişkilerinizle, işinizle, bedeninizle, arkadaşlarınızla yada koşullarınız ile alakalı sizi hoşnut etmeyen bir şeyler var demektir. Eğer böyle hissediyorsanız durun ve şunları tekrar gözden geçirin, düzene sokun…
Kendinizi Sevin;
Elbette gerçek duygularınız ne olduğu önemli. Olumsuz duygular dansa bunlara nasıl çözüm getireceğinize odaklanın. Başkalarının sizi sevmesini bekleyip beklentiye girmektense, önce siz kendinizi sevin . Kendinize değer verin. Ve içinizdeki öz sevginin farkına varın.
Sahip Olduklarınızın Farkına Varın; Şükredin;
Bediüzzaman Said Nursi’nin dediği gibi; “Bir gemide 9 tane kötü insan olsun bir tane de iyi insan olsun o gemiyi batıramazsınız” Hayatınızda da durum aynıdır aslında, memnun olmadığınız durumların içinde bile muhakkak sizi memnun eden bir şeyler vardır, bunları görmeye çalışın. Ve onlar için şükredin. Şükretme duygusu sahip olduklarınızın kıymetini bilme ve onlara odaklanmaktır. İnsanların genelinin yapısında maalesef, içinde bulunduğu durumdan şikayet etme alışkanlığı vardır. Her şikayet; ettiğimiz konuya bizi biraz daha yaklaştırır yada şikayet ettiklerimizi hayatımızda fazlalaştırır. Şükür ise kişinin enerjisini yükseltir. Ve hayatınıza memnun olduğunuz şeyleri çekersiniz. Şükür; şükür duyacağımız şeyleri hayatımızda artırır.
Yaşadınız Olumsuzlukları Kabule geçin;
İnsan hayatında olumsuzluklar yaşaya bilir. Hastalıklar, İlişkilerin bitmesi, işlerinizin yolunda gitmemesi daha benzeri durumlarla karşılaşabilirsiniz. Böyle durumlarda hissettiğiniz olumsuzlukları olumlamaya çevirmeye çalışın. İsyan ene tavırlar için de bulunmak sizin enerjinizi daha da düşürecektir. ”Bu benim başıma niye geldi’‘, ”Niçin ben”gibi olumsuz düşüncelere odaklanmaktansa; ”Bu durumu nasıl değiştirebilirim” deyip buna odaklanmaya çalışın.
Elbette ağlanıp sızlanmak, şikayet etmek çok daha kolaydır. Fakat bu güne kadar size ne kazandırdı? Neyi çözdü? Moralinizin daha da bozulmasından başka ne işe yaradı. Böyle durumlarda enerjinizi olumsuzluklar üzerinde tüketmek yerine, daha yararlı işler yapabilirsiniz. Aslına bakarsanız hayatta karşılaştığımız olumsuzluklar yada kendi yaptığımız hatalar bizim hayat pusulamızdır. Onları iyi takip etmek ve aynı hatalara tekrar düşmemek gerekir. İçinde bulunduğunuz durumu olduğu gibi kabule geçin ve sizi olumlu ruh haline taşıyacak düşüncelere yollara odaklanın.
Hayatınızda ki Her olayın size kazandırdıklarını fark etmeniz niyetiyle…
Sevinç Karakaya
DevamıDoğru Adres: Yaşam Koçu
Neden Sizin de Hayalleriniz Gerçek Olmasın ?
Herkes hayatında zaman zaman tıkanmalar yaşaya bilir. Öyle bir yere gelir ki insan sanki, bütün yollar kapalı yada istediği yere kendisini, götürecek yol hangisi bilemeyebilir. Sizde böyle bir durum içerisin de iseniz, Yolunuza devam etmek istiyor ama yönünüzü bulmakta zorluk çekiyor, nereye gitmeniz konuşunda kararsızlıklar yaşıyorsanız, belki de nereye gideceğinizi biliyorsunuz fakat oraya sizi götürecek güç kaynağını içiniz de olduğunu fark edemiyorsanız; TAMDA İHTİYACINIZ OLAN YERDESİNİZ…
”Doğru Adres; Yaşam Koçu”
Belki henüz hedefiniz bile yok, belki de sizi hayat nereye savuruyorsa oraya doğru gidiyorsunuz. Ne istediğinizi, ne olmanız gerektiğini, sizi nasıl bir hayat mutlu ederdi; bilmiyorsunuzdur?. Şimdiye kadar çok düşünmemiş de olabilirsiniz. Yada sizin için başkaları bugüne kadar düşünmüş, sizde başkalarının istediği hayatı yaşayarak, şimdi ki siz olmuşsunuzdur. Fakat oda ne ? Geriye dönüp baktığınızda geçen zaman sizi hoşnut etmiyor mu ? Aslında mutluluğunuz için öğretilen ne yaptıysanız hiç işe yaramadı mı?
Belki de atalarınızın Karmalarına takılıp kaldınız. Hiç fark etmeden, İstemediğiniz bir hayatı kendinize çektiniz. Atalarınızın yargıları, sizin yargıladıklarınız. Aynı olayları siz kaçtıkça, tekrar tekrar size yaşatmıştır belkide. Artık bu kısır döngüden çıkma zamanı sizce de gelmedi mi? FARK ETTİĞİNİZ AN; TAM ZAMANIDIR…
Koçluk hizmeti; Almak için sizin hayatınızda sorun olarak gördüğünüz, belki de bir çok yola başvurup, bir çok yerde çare arayıp, zaman zaman da gelici geçici anlık çözümler bulduğunuz, hayatınızda yolunda gitmeyen bazı olaylar yaşayabilirsiniz. Bunlar aile ilişkileri, özel hayat, kariyer,sağlık, refah, başta olmak üzere bir çok konu olabilir.Yaşam Koçu yaşamınızı genel anlamda; Düzene koyma, yaşam amacı belirlemeniz de destek olma, ve hedeflerinize giden yolda istikrarla ilerlemenizi sağlayacak, kendi kaynaklarınızın farkına varmanızı sağlar. Özgüveninizi tekrardan elinize alma, hayata bende varım diyecek motivasyonu ve inancı tekrar elde etmede yaşam koçu hizmeti almak çok isabetli bir karardır.
Yaşam Koçluğu Hakkındaki Bazı sorulara cevaplar;
*Yaşam Koçu Tıbbi konularda işe yarar mı?
Yaşam koçu tıbbı yardım gereken konulara fayda sağlamaz. Bunlar için muhakkak gerekli uzman hekimden yardım almak şarttır. (Dikkat eksikliği, Depresyon gibi…) Fakat Tıbbi olarak yardım alırken hayatını düzene sokmak adına yaşam koçundan destek alınabilir.
*Yaşam Koçu ile Seansa başlarsam ; Süreç nasıl olacak?
Yaşam koçunuz dan almak istediğiniz paketlerden birine karar verdikten sonra… İlk görüşmelerde yaşamınızın hangi alanlarına odaklanmak istediğinizi belirlersiniz.Her seansta belirlediğiniz temel hedefe yönelik çalışmalar yapacaksınız. Mesela; Hedefinize giden yolda engelleri teker teker kaldırabilecek farkındalığı sağladıktan sonra, Engeller kalktıkça artık hedefinize giden yol haritası belirlenmeye başlayacaksınız. Yaşam koçunuz bunu belirlemenizde, size sorduğu güçlü sorularla, sizin için en doğru ve sizi isteğinin mutlu hayata götürecek, süreci belirlemenizde size destek olur. Unutmayın yaşamınızın yöneticisi sizsiniz. Yaşam koçunuz da sizi kendi yaşamanızın yöneticisi olarak görecek ve hiç bir şekilde yönlendirme yapmadan, yargılamadan, çevreniz de duyduğunuz söylemlerden çok uzak bir şekilde, bu güne kadar kimsenin sizi dinlemediği gibi tamamen size odaklı dinliyor olacaktır.
Burada Yaşam koçunuz size temel odaklı koçluk programı sunmaktadır. İlk seanslarda belirlediğiniz hedefler ve bu hedefler doğrultusunda tam olarak ne istediğinizin farkına vardıktan sonra, Her bir seans da, sizi öncelikli temel hedefinize götürecek, bir adım daha atmış olacaksınız. Her seansınız kendi içinde, asıl yani gerçekten sizi olmak istediğiniz kişiye dönüştürecek hedefinizle , bağlantılı bir şekilde devam edecektir. Böylece kendi içsel kaynaklarınıza ulaşacak, güçlü yönlerinizin farkına varacak, Şimdiye kadar kendinizin dahi farkında olmadığı sizi tekrar keşfedeceksiniz.
Yaşam koçu kavramına yabancıysanız size ütopik gelebilir. Fakat Tek bir seansın sonun da dahi yaşamında büyük değişiklikler geliştiren insanlar vardır. Kararlı ve istekli olduğunuz taktirde; yaşamınız da siz de büyük değişiklikler yapabilirsiniz.
*Yaşam koçu ile ne kadar çalışmam lazım?
Sizin de tahmin edeceğiniz gibi, bu kişiden kişiye ve hedeflerinize göre büyük farklılıklar gösterir. Ancak kendi koşullarınıza göre mümkün olan en hızlı şekilde ilerleyeceğinizden emin olabilirsiniz. Çalışmak istediğiniz alanı paylaşmak ve bu konuyu daha detaylı görüşmek için iletişim formunu kullanarak ücretsiz bir tanışma randevusu alabilirsiniz.
*Yaşam Koçluğu programında danışan olarak benim yapmam gereken ne?
Öncelikle değişime karar vermiş olmalısınız. Unutmayın ki her değişim sancılıdır. Ancak ”Şu anda için de bulunduğunuz hayat değişimden daha sancılı ise değişime karar verebilirsiniz” Kesinlikle Hedeflerinize ulaşmak için gerekli adımları atmaya istekli ve hazır olmanız gerekiyor. Seans için yalnız olacağınız ve rahatsız edilmeyeceğiniz bir ortamı tercih etmelisiniz. Seanslarımız 1 saat sürse de sizin en az 90 dakika ayırmanız gerekir. Seans öncesi zihninizi rahatlatacak egzersizleri yaşam koçunuzun size sunduğu yöntemler ışığında uygulamanız gerekmektedir. Gerekli teknik koşulları hazırlamalısınız. (Skype, telefon). Seanslara zamanında gelmeli, iptal etmeniz gereken özel durumlarda ise 24 saat öncesinden haber vermelisiniz.
*Peki Yaşam koçunun sorumlulukları nedir?
Yaşam koçunuz sizi, kendi kişisel ve profesyonel yaşamınızın uzmanı olarak görür ve tam bir saygı içinde olur. Sizi kendi içsel kaynaklarınıza, yanıtlarınıza ve gücünüze yönlendirmek. Bunun için uygun araçları, teknikleri kullanmak. Gizliliğinizi mutlak biçimde korumak. Arzuladığınız yaşamı oluşturmanız için tüm koçluk tekniklerini ve becerilerini kullanarak hedeflerinize ulaşmanızı sağlamak, bu yönde sizi teşvik etmek, desteklemek, motive etmek ve yanınızda olmak yaşam koçunun sorumluluğundadır.
*İnternet üzerinden veya telefonla yapılan yaşam koçluğu seansları yeterince etkili olur mu?
Tabi ki kafanızda bunun yüz yüze yapılan seanslar kadar etkili olup olmayacağına dair soru işaretleri oluşabilir. Ancak gerçek şu ki, uzaktan yapılan seans ile yüz yüze yapılan arasında bir dezavantaj olmadığı gibi aslına bakarsanız daha da etkilidir. Bunun nedeni danışanın etrafındaki tüm dikkat dağıtıcı unsurlardan uzak, hazırladığı özel, güvenli ve rahat ortamda olması, dolayısıyla tamamen kendi içine odaklanabilmektedir. Karşınızda dikkatinizin bir kısmını ayıracağınız yaşam koçu bile olmadığından, yüz yüze olduğunuzda konuşamayacağınız konuları dahi çok daha rahat konuşabilirsiniz. Trafikte harcanan süre ve bunun eklediği stres de ortadan kalkınca seansınıza daha rahat hazırlanır ve gelirsiniz. Tabi bir de farklı iller de gerçekten doğru kişilere ulaşamayıp koçluk programına katılamayanlar için ise tam anlamıyla online seanslar hayat kurtarıcısıdır. Tüm bunlar uzaktan yapılan seansları daha etkili kılmaktadır. Gerektiğinde ve tercih ettiğinizde seanslar video görüşmesi şeklinde de yapılabilir.
Burada yer almayan sorularınız varsa; İletişim formu doldurup sorularınızı ücretsiz olan tanışma seansımızda sorabilirsiniz.
Sanırım kafanızdaki bir çok yaşam koçluğu ve nasıl hizmet verdiğine dair soru cevap bulmuştur. Fakat unutmayın ki her insan kendi bir dünyadır. Ve herkesin sorun saydığı şey farklıdır. Sizin de hayatınızda çözemediğiniz ve çözülmeyi bekleyen sorunlar varsa, ne yapmakla alakalı kararsızlıklarınız yada nasıl yapmalısınız ile ilgili göremedikleriniz varsa; ücretsiz bir tanışma/strateji seansı randevusu almanızı tavsiye ederim.
Sevinç Karakaya
DevamıHayatta Kazanma Sırası Artık Sizde
HAYATTA KAZANMA SIRASI ARTIK SİZDE
Kazanmak kelimesi size ne ifade ediyor? Bir yarışta birinci olmayı mı? Ya da Çok paraya sahip olmayı mı? Yada Kazanmak hayatta mutluluğu yakalamak mı? Sizin için… Bazen kazanmak sahte rollerde kendini gösterir, çok paramız olması, lider olmak, girdiğimiz yarışları birinci olarak bitirmek bize başarı gibi gelebilir; fakat gerçek başarı her koşulda, her zaman hayatta mutlu kalmayı başarmaktır. Hayat dalgalıdır. Bazen dalgalar yükselir bazen durulur. Önemli olan her durumda mutlu olacak bir bakış açısını yakalamaktır. Kazanmak ; Kendi farkındalığınızı görmek, kendi kaynaklarınızla beslenip, sizi hayatta en iyi sonuçlara ulaştıracak ve mutluluk sizin için her ne ise onu size verecek performanstır.
”Mutluluk kazanmak getirir, Kazanmak da mutluluk getirir.” Artık hayatta aynı yenilgileri aynı düşüşleri yaşamaktan ve mutsuz olmaktan vazgeçin. Mutsuz olmaktansa kazanmayı ve mutlu olma tercihini yapın. KAZANMA SIRASI ARTIK SİZDE…Nasıl mı ? Kendimizde, hayata bakış açımızda yapacağımız küçük değişikliklerle.
Düşüncelerimiz Bizim Duamızdır;
Mahatma Ghandi’nin güzel bir sözü vardır;
”Söylediklerinize dikkat edin; düşüncelere dönüşür… Düşüncelerinize dikkat edin; Duygularınıza dönüşür… Duygularınıza dikkat edin; davranışlarınıza dönüşür… Davranışlarınıza dikkat edin; alışkanlıklarınıza dönüşür… Alışkanlıklarınıza dikkat edin; değerlerinize dönüşür… Değerlerinize dikkat edin; karakterinize dönüşür… Karakterinize dikkat edin; kaderinize dönüşür …”
Gerçektende ağzımızdan dökülen her söz, zamanla karakterimize dönüşmeye başlar. Bunun ilerisi de karakterimizle oluşturduğuz hayatımız olur. Eğer ki hayatta kazanmak istiyorsanız, ilk önce hayatınızdaki negatif cümleleri çıkartıp yerlerine pozitiflerini seçmekle başlayabiliriz. Hayatta kazanmak için; Negatif olayların canınızı sıkmasına izin vermeyin, bunlara yaşanması gereken tecrübeler olarak bakın ve almanız gereken dersi alıp sonrada ilerleyin. Unutmayın düşüncelerimiz bizim duamızdır. Ne istemediğinize değil, ne istiyorsanız ona odaklanın. Pozitif düşünceler size pozitif bir hayat getirecektir.
Sizi Kazanan Yapacak, Yeteneklerini Geliştirin
Herkes kazanmak ister. Fakat bunu sadece istemenin yetmeyeceğini de bilmeniz gerekir. Hedeflerinize ulaşmak için, o hedefe gidecek yolda çok emek vermeniz lazım. Unutmamak gerekir ki bazı yeteneklerinizin ortaya çıkıp inkişaf edebilmesi için bunlar üzerinde ciddi çalışmanız gerekebilir. Eğer istediğiniz kazanmak ise, sizi olmak istediğin yere götürecek yeteneklerinizi geliştirmelisiniz.
Her Zaman Güncellediğiniz Planlarınız Olsun
”Nereye gittiğini bilmeyen için, uygun rüzgar yoktur.” Seneca
Evet Tam olarak nereye gitmek istediğinizi bilmiyorsanız, oraya gitmek için de bir planınız yoktur. Ve planı olmayan bir hedefe hiç bir rüzgar fayda etmez. Hedef belirleyin ve hedefinize sizi götürecek planını daha yolun başından çizin. Zaman zaman koşullara göre planınızı güncelleyin. Fakat asla planınızdan vazgeçmeyin. Hırslı olun ve planınıza, karşınıza ne kadar çekici bir başka yol çıkarsa çıksın, her zaman hedefinize sadık kalın. Şu iki şeye kilitlenin; ”Ne istediğinize ve Oraya nasıl varacağınıza”
Kazanmak Size Ne Getirecekse Şimdiden ”Kazanan” Olun
Darel Rutherford’un dediği gibi; ”Başarı önce bir Varoluş seçimi, sonra bir yapma eylemidir. Ama pek çoğumuz bunu tersinden anlıyoruz. Başarı formülü daima, yap-sahip ol-ol yerine ol-yap-sahip ol şeklinde işlemektedir.” Önce kazandığınız da nasıl biri olurdunuz? Kazanmak size ne getirirdi? Bunu düşünün ve olmak istediğiniz kişi gibi kendinizi görmeye çalışın. Kendinize inanın ve daima kazanan sizmişsiniz gibi hissedin.
Kendine Güveninizi Hiç Kaybetmeyin
Kendine güven; aklınızı kesin inanç ve güvenle büyük ve gurur verici işlerde kullanmanızdır. Kendinize güvenmedikçe ve gücünüze inanmadıkça asla başarılı ve mutlu olamazsınız. Ancak kendinize güvenirseniz başarıya ulaşırsınız.Sürekli olumlu şeyler düşünmek, kendinize güven duygunuzu geliştirir ve ne kadar zor olursa olsun bütün güçlükleri yenmenizi, onları aşmanızı sağlar. Kendinize güvenirseniz büyük güçlerin size yardıma geldiğini görürsünüz. Kendine güven duygusu kazanıp inancınızı kuvvetlendirir iseniz, korkularınızın yok olduğunu, güvensizlik duygusunun ortadan kalktığını görürsünüz.
Beyninizi inançla, kendinizi güven duygusuyla doldurun. Bunlar size kazanmayı ve mutluluğu getirecektir.
Sevinç Karakaya
DevamıHayat Size Acı Veriyor İse; Duygularınızı Yazın
HAYAT SİZE ACI VERİYOR İSE; DUYGULARINIZI YAZIN
Hepimiz derdimizi paylaşacak, bize yarenlik yapacak bir dost arkadaş isteriz. Fakat günümüz dünyasında yoğun çalışma temposu, herkesin kendi kişisel sorunları maalesef kişileri birbirinden uzaklaştırıyor yada kişiler kendi sorunlarına bile cevap bulmaz hale geliyor. Her insanın en doğal ihtiyacı olan dertleşmeyi unutur olduk.
Bazen de Kendine yorum yapacak akıl verecek birilerini değil de, kendinin göremediği perdenin arasında kalan kör düğümleri çözmek için , bir uzmandan yardım alabiliyor. Yeni dünya sisteminin dert ortakları, sizi destekleyen, ayağınız sürçtüğünde kolunuza giren, her daim hedeflerinize ve olmak istediğiniz kişiye odaklanmanız da yardımcı olan, olayların pozitif yönünü görmenizi sağlayan yol arkadaşlarınız oluyorlar, Yaşam koçunuz.
Fakat bazen de insan hiç konuşmak, anlatmak yada birileri bilsin istemiyor olabilir ; işte tam burada hayat size çok acı verdiğinde duygularınızı yazmayı deneyin. Söyleyemediklerinizi, sizi incitip acı veren şeyleri, suskunluğunuzun içinizde susturamadığınız sizi yazın . Hatta ne istiyorsunuz, hayat size ne getirmesini diliyorsanız onları da yazın. Bu emin olun sizi çok rahatlatacaktır.
Hayatınızda tam olarak sizi neler rahatsız ediyor?
Alın elinize kalemi ve yazın . Belki tam olarak sizi ne rahatsız mutsuz ediyor onu da bilmiyor olabilirsiniz, bu yöntem neyin rahatsız ettiğini bulmak için de size güzel bir pusula olabilir. İşin en güzel yanı da bu yöntem, kimseye söylemek, anlatmak zorunda kalmadan, gerçekte neler hissettiğinizi açığa çıkarmanıza yardımcı olur. Unutmayın duygularınızla başa çıkmanın en sağlıklı yollarından biri onları kağıda dökmektir. Neyin yanlış olduğunu anlamak, onu çözmenin ilk adımını atmak demektir. Ve siz yazmaya başladığınız da yanlışı da bulursunuz.
Alıcı adresi ”ÇÖP” olan bir mektup yazın;
Mutsuzsunuz, içiniz acıyor… Belki sevdiğiniz kırdı kalbinizi, Belki bir dost bir darbe vurdu, belki işleriniz istediğiniz gibi gitmiyor yada sebep çok başka ama sonuç olarak mutsuzsunuz diyelim ; Yapmanız gereken, probleminiz kim olursa olsun o kişiye yada yaşadığınız olaya bir mektup yazın. Mektubunuzda olabildiğiniz kadar açık sözlü olun ve hangi davranışlarının, hangi olayların sizi üzdüğünü, en ayrıntılı şekliyle yazın. Söylemek istediklerinizin hepsini kağıda döktükten sonra ise mektubu yırtıp atın, dilerseniz yakada bilirsiniz.. Böylece içinize attığınız duygularınızdan kurtulur ve sinirlenmeden sakin bir konuşma yapabilecek duruma gelirsiniz yada sorununuz artık her ne ise, sorunların altında ezilmek yerine üstünden bakabilirsiniz.
Sadece Dertlerinizi Değil Hedeflerinizi de yazın;
Her birimizin ille de çok büyük hedefleri olmak zorunda değil. Fakat şu da bir gerçektir herkes hayatta mutlu olmak ister, bunu içinde irili ufaklı hedeflere ihtiyacımız var. Hayatınızdan memnun olmadığınız şeyler varsa ve mutlu olabilmek için, neleri değiştirmeniz gerekiyor bunları bir kağıda yazın. Hedeflerinizi kağıda dökmekle, hedefinizin neresinde olduğunuzu fark eder; durumu nasıl değerlendirmeniz ve ne yapmanız gerektiği hakkında bir fikir sahibi olursunuz. Hedefleriniz büyükse gözünüzü korkutmasın, onları küçük bölümlere ayırın. Her gün kendinize yapacak bir görev edinirseniz ve bunu başarırsanız kendinizi daha iyi hisseder ve doğru yolda olduğunuza emin olursunuz.
Şu An Hayatınızda Sorun Olan Şeyler Sorun Olmasaydı…SİZ KİM OLURDUNUZ?
Evet şimdi hayal zamanı ; Hayatınız da sizin için, sorun olan şeyler, sorun olmaktan çıksa siz kim olurdunuz? Yani istediğiniz mükemmel bir hayata sahip olan bir kişi, oluşturun hayalinizde ve ona nasıl kişilik özellikleri verdiğinize dikkat edin. Sonrada bunları kağıda döküp netleştirin. Ve sizi o mükemmellikten alıkoyan neler var? Nelerden vazgeçmeli? neleri hayatınıza katmalısınız? En ince ayrıntısına kadar yazın ve gerçekten ”kim olabileceğinizi” fark edin. Olmak istediğiniz kişi için yoğunlaşmanız gereken hedeflere kilitlenin.
Doğru Adreslere De Yazın?
Kesinlikle iletişimin en iyi yolu karşılıklı konuşmaktır.Fakat kimi zaman mektup yazmak, Konuşmaktan daha iyi bir çözüm olabilir. Bazen karşımızda ki kişiler bize öyle duvarlar örerler ki konuşmak çok zor hatta imkansız hale gelir. Yada konuşmak istediğiniz kişi siz söyleyeceklerinizi söylerken, lafınızı kesip konuşmanıza izin vermeye bilir.Hatta size çok sinirlenecek bir yapıya sahipse, mektup yoluyla iletişime geçmek ikiniz için de daha sağlıklı bir iletişim yöntemi olabilir. Kalemi kağıdı elinize alın ve dürüst olabildiğiniz kadar dürüst ve samimi bir mektup yazın. Daha sonra bu mektubu okuyun ve daha yumuşak, alınganlığa neden olmayacak bir hale getirin. Bunun için gerekirse mektubu tekrar tekrar okuyun ve yazın.
Hayatınızdaki Güzelliklere Şükür İçin De Yazın;
Hep acıları hatırlıyoruz, ama hayatımızda şükredip, teşekkür edeceğimiz kim bilir ne kadar çok güzellik var. Şimdiye kadar başınıza gelen güzel dediğiniz sizi memnun eden şeyleri yazın. İyi ki var dediğiniz kişileri, Yada sahip olduğunuz imkanları, hatta aklımıza çok zor gelse de ne kadar sağlıklı olduğunuz yazın. Bu listeyi uzatmak herkesin kendi sahip olduğunun farkına varmasıyla orantılı ama yazdıkça daha iyi fark ettiğinizi ve ne kadar şanslı olduğunuzu hissedeceksiniz.Unutmayın hayat iniş ve çıkışlarla doludur.Siz her inişte çıkmak için; Mutsuz olduğunuz anlarda, en mutlu olduğunuz anılarınızı aklınıza getirin. Hayatınızda en mutlu olduğunuz anları bir kağıda yazın ve neden onların bu kadar güzel olduklarını da açıklayın ve hiç unutmayın. Güzel anları hatırlamak size hayatınızın ne kadar güzel olduğunu hatırlatacaktır. Halinizdeki memnuniyetiniz; gelecekte de sizi güzel günler getirecektir.
Sevinç Karakaya
DevamıHayat Olduğu Gibidir… Ne Kolay, Ne Zor…
HAYAT OLDUĞU GİBİDİR … NE KOLAY, NE ZOR…
Hayat size de çok mu karmaşık geliyor?
Aslında bir çok şey karmaşık değildir,Ama bazen hayat bizi ortada bırakır. Duygularımız katı düşüncelerle karıştığında bize hayat çok karışık gibi gözükür.Bu aynı gözlerinizde sanki gerçeği görmenizi engelleyen bir perde varmış gibidir. Bir zamanlar birinin dediği gibi; ”Allah yalındır, onun dışındaki her şey karmaşıktır” Allah’la ne kadar uyum içinde olursan, hayatın o kadar sadeleşir ve güzelleşir.
O zaman mesele bumudur? Sorunlara biraz sadelik getirebilmek midir? Hayatta insan her şeyle karşılaşabilir; işi bozulabilir, sevdiklerini kaybedebilir, Çocuklarını yetiştirmekte zorlanabilir, ailesini bir arada tutup uyumu sağlamakta yetersiz kalabilir, hayatında huzur ahenk ve mutluluk için savaşırken bunlar elinden kayabilir.Ve düşünürsünüz ben nerede yanlış yaptım hayatımı nasıl mahvettim, hayatta başıma gelen her şeyi nasıl oldu da hak ettim, yok hayır dersiniz Hayat zor; galibiyet güçlü ve cesur olandan yana hayatta kalmak için savaşmalıyım dersiniz
Kendinize haksızlık etmeyin,Siz hiç bir şeyi mahvetmediniz, hatta bu ŞARTLAR ALTINDA çok güzel idare ettiniz. Sadece merak ettiğim ve sormadan geçemeyeceğim bir soru var.
PEKİ BU ŞARTLARIN ALTINDA NE İŞİNİZ VARDI Kİ? ONLARIN ÜSTÜNDE OLMANIZ GEREKİRDİ ALTINDA DEĞİL…
Kaldı ki hayat kolay yada zor değildir. Hayat sadece olduğu gibidir ve onu nasıl karşılayacağın sana bağlıdır. HAYATTA HİÇ İYİ ZAMANINIZ OLMADIMI? iyi zamanlarınızın olduğunu düşünüyor musunuz ?
Tabi ki iyi zamanlarınız olmuştur ve yine olacaktır. Bunu söylemek bana kolay geldiğini belki düşünüyorsunuz, herkes sorunlar yaşar. Fakat herkes sorunları çözmek için elindeki araçları kullanmaz işte asıl sorun belki de budur.Çok sevdiğim bir söz var ”Ben bir ortamda yaşamam , bulunduğum ortam benim içimde yaşar” Sorunların içinde herkesin kullana bileceği zekasının araç gereçleri var tabi; kendimizi dinginleştirip bunları farkına vardığımız zaman. İşin sırrı herhangi bir sonuçla karşılaşmadan bu araçları kullanabilmek. Korkularımıza etkin bir şekilde meydan okuyabilmek endişelerimizle yüzleşebilmek.
Evet hiç bir şey basit değildir hiç bir şey de karmaşık değildir.Bir sorunun ne derece zor yada kolay olduğunu bizim ona bakışımız belirler. Bizde stres yaratan şey aslında sorunun kendisi değildir, sorun hakkında ne düşündüğümüzdür. Bakış açımız , düşüncelerimiz, sorun olduğuna dair inaçlarımız değişirse sorunlar da değişmek zorunda kalır.
Sevinç Karakaya
”BEN” Olmak İçin Çok Mu Geç?
”BEN” OLMAK İÇİN ÇOK MU GEÇ ?
Yaşantımızdaki her şey yolunda gibidir yada Yolunda gitmeyen şeylerin sadece biz farkındayızdır. İçimizdeki endişelerimiz, sonu gelmeyen arayışlarımız, neyi beklediğimizi bilmeden beklediklerimizin; sadece biz farkındayızdır.
Bir şeyler eksiktir, mutluluklar yarım kalmıştır. Bir yanımızda hayat bizi kendine sıkı sıkı bağlar gibi durur; Bir yanımızda boşluklar, korkular, manasızlıklar ve bunların yalnız biz farkındayızdır. Çevremizdeki herkes için, her şey yolunda gibidir. Herkes bir şeyler anlatmaya çalışır. Herkes bir şeyler bekler. Bize çizdikleri hayatı yaşamamızı isterler.
Peki size ait hayat hangisi ?
Kalabalığın içindeki yalnızlık mı…
Belki de tüm derdimiz anlaşılmaktır. Belki de başkalarının çizdiği hayatı değil, olmak istediğimiz kişiyi çizmek istiyoruzdur.
Hiç aynaya bakıp da, bu kim diye şaşırdığınız oldu mu? Aynada bambaşka siz gördünüz mü?
Bazen insanın kendisiyle yüzleşmesi gerekir. Tüm rolleri arkasında bırakıp ”BEN” ile yüzleşmelidir. Yıllardır susturduğu ”BEN’i” konuşturmalıdır. Yıllardır içinde çırpınan ve görmek istediği ”BEN” ile karşı karşıya kalmalıdır.Kendisi olarak yaşamayı öğrenmeli insan. Aradığı her şeyin içinde saklı olduğunu görmeli insan.
Belki bazen severek yaşadık, bize sunulan hayatı çoğu zamansa uzak kaldık, yabancı olduk önümüze sunulan hayata… İşte kendine ait olmayan hayat yaşadığını fark etmeli insan. Kendisiyle buluşmalı, kendinin ne istediğini görmeli, kendi yaşamının yönetmen koltuğuna oturmalı insan.
BEN OLMAK İÇİN ÇOK MU GEÇ? PEKİ…
‘‘BEN” olmak için hiç bir zaman geç değildir. ŞİMDİ SIRA SENDE !
Hiç bir şeyin arkasına sığınmadan, kaçmadan, korkmadan değişimi isteyerek sen olacaksın… Sana verilen başkalarının hayatının kopyasını değil, söylenenleri değil. Senin gerçekten ne olduğunun, ne istediğinin izini süreceksin. Senin içinde var olanla, gerçeklerle yüzleşme zamanı. Kendinle kucaklaşma zamanı…
Evet Kendimizle, içimizdeki ”BEN” ile mutlu olmak için asla geç değil. Sadece doğru bakmayı öğrenelim.
Sevgi dolu günler.
Sevinç Karakaya
Aradığın Enerji Çok Yakınında
ARADIĞIN ENERJİ ÇOK YAKININDA
Hayatı yaşamak için ne kadar enerjiniz var ?
Kimimiz bir çırpıda belki cevapladı, kimimiz bunu nasıl bilebilirim dedi, belki de bu soruya. Soruyu biraz kolaylaştıralım o zaman bana bir den beş’e kadar bir numara verin desem hayatı ne kadar enerjiyle yaşadığınızı söyleye bilir misiniz? Bunun için beş tam puan, bir ise acil durum diyelim … Genelde şaşırtıcıdır ki beş pek olmaz. Hatta cevap bir yada ikidir.
O zaman akla gelen sorular şu oluyor. Hayatı yaşamak için ihtiyacımız olan enerji nerede? Nerede kaybettik hayat enerjimizi? Bizi durduran neydi? Hangi yanlışımız enerjimizle bizi ayrı düşürdü? Neden bu kadar yorgun ve bitkiniz? Hatta bu günlerde çok gündemde olan; Neden kendimi üzerimizde çok yük varmış gibi tükenmiş hissediyoruz?
Peki enerjimizi bu kadar düşüren , bizi tüketecek noktaya getiren sebep ne? Bunun cevabını elbette biliyoruz. Bunu yapan kendimizden başkası değil, fakat bir insan bunu kendine niye yapar. İçimizde ki bir şey neden bizim hayat enerjimizi bizden alıyor.
Farkında olmamız gereken şey; Başarılı olmak için sahip olmamız gereken her şeye sahip olduğumuzdur. Belki farkında değiliz yada kendimizi geç kalmış zannede de biliriz fakat unutulmamalıdır ki, biz bizde olanı kaybetmemişizdir. Sadece içimizdeki yetenekler, kabiliyetler kullanılmayı unutulmuş belki de derin bir uykuya dalmışlardır. Bu Hayat enerjimizi geri alabiliriz.
” Eğer istediğiniz başarılı olmaksa, Hayat enerjimizin, sevincimizin ve hayatı yeniden keşfetme arzumuzun tüm performansına ihtiyacımız vardır.”
Yeter ki kendi farkındalığımızın farkına varalım. Durduralım dünyayı, ihtiyacımız olan sessizliktir. susmaya kendini dinlemeye , kendinin nasıl göründüğüne bakmalı insan. Gürültünün içince anlamayız; herkes bir şey söyler, en uzağından en yakınına. Susun diyebilmek , bana sessizliği verin demek gerekir. Kendi Farkındalığına ancak böyle varabilir ve tekrar kendi kaynaklarına dönüp içindeki uyuyan enerjisini ancak böyle bulabilir insan.
Her insan farklıdır, farklı bir dünyadır. Diyor ki Jostein Gaarder;
“Joker küçük bir delidir. Herkesten farklıdır o. Ne sinektir ne karo, ne kupa ne de maça. Sekiz veya dokuz, papaz veya bacak değildir. Her şeyin dışındadır, ötekilerle aynı yere ait değildir. ”
Biz Jokeriz, Herkesten farklıyız,her şeyin dışında; İnsan önce bunu farkına varmalı aradığı enerji kendi kaynaklarında unutulmamalı ki ” Her insan ayrı bir alemdir.” Başka hayatların kopyasında aramamalı enerjisini kendinde aramalı kaybettiği sandığı enerjisini…
ARADIĞIN ENERJİ ÇOK YAKININDA; ARADIĞIN ENERJİ ”SEN’de”
Sevinç Karakaya
Hayat Bir Duygular Çemberi
HAYAT BİR DUYGULAR ÇEMBERİ
Duygularımızla çağlamak yerine niye sünger olmayı seçeriz ki ? Olumsuzlukları emip, onları en gizli yerlerimizde saklamayı neden tercih ederiz ki ?
Duygular çok önemlidir; Duygular ruhun gözleridir.Bazen renkli ve parlaktır.Bazen flu veya siyah beyazdır. Kimi zaman film şeridi gibi geçer gözünün önünden kimi zaman bir resim olur takılır aklının bir yerine.Bakmışsın çığlık olurlar kulaklarını tırmalarlar, bakmışsın sessiz ve derin bir köşede otururlar yada bazen cıvıl cıvıl kulağına melodiler söylerler.Aslında çok daha içeridedir duygular bazen gerçekten anlarsınız bazen sadece düşünürsünüz. Fakat onu hatırlatan her yerde muhakkak görürsünüz.
Ünlü ressam William Homan Hunt’ın tablosunda olduğu gibi;
19.yy büyük ressamlarından William Homan Hunt’ın bir bahçeden eve girişini anlatan ”Evrenin ışığı” adlı tablosu şöyledir. Ayakları çıplak filozof görünüşlü bir adam resimde bulunmaktadır.Adam bir elini kapalı kapının kanadına dayamış, diğer elinin parmağıyla da sanki içeriden bir yanıt bekliyormuş gibi kapıya vuruyordur.Fakat resim de ilgi çeken yan ; Adamın vurduğu kapının dışarıdan hiç açılmayacak gibi ne tokmağı ne kilit yeri vardır .Bakılınca ilginç ama içine girince adam sıradan bir kapıya vurmuyordur. Bu kapı ”insanın duygusal kalbini simgeler, Sadece içeriden açılabilir o yüzden dışarıda kol olması doğasına aykırıdır” der William Homan Hunt.
Çok çarpıcı değil mi?Duygunun bir resimle ifade edildiği çok çarpıcı bir örnek.Sadece içeriden açılan insanın derinliklerinde açılan bir duygu bu.Unutulmaması gerekir ki duygular sandığımızdan daha derindir. Derinliktir. Karmaşıktır. Kendisi de bir duygu olan hassaslık gibi hassastır.Kontrolü zordur kontrolsüzlüğü çok daha zordur…
Gayet derinlerimizdedir. İçtenlik ve güdünün en güçlü kaynağı olarak çalışır, içimizdeki enerjinin en güçlü kaynağıdır DUYGULAR .
Aslında sadece saf tek bir duygudan da bahsedemeyiz.İnsanlar gerçekten kendini oluşturan, kişiliğini meydana getiren temel duyguları ve onları mekanlara, insanlara, olaylara göre değiştirdikleri yan duygular karışımıyla hareket ederler.Bazen olumlu, bazen olumsuz olurlar. Nasıl olursa olsunlar tümünün varlığı muhakkak gereklidir. En olumsuzları dahi bir bakmışsınız sizin için çok ciddi bir savunma mekanizması oluşturup, bir can yeleği halini alıverir. Duyguları anlamaya çalışmak, onları mümkün olduğunca analiz etmek,İnsanların duygularla ilişkisini çalışması gerekir
İNSANI VE İNSANIN KENDİSİNİ ANLAMAKTA ÇOK ÖNEMLİ BİR KISTASTIR.
Kişilere gündelik hayatlarında mutlaka duygular eşlik eder. Duygular eğitilebilir. Yaratıcı düşünceyi ateşler. Kalpten gelir. Sizin en derinlerinizde tam içinize bir rehber olurlar. Sezgisel bilgeliğinizin kaynağıdırlar.Güvenilir ilişkiler oluşturmakta baş roldedirler. Kişiliğimizin oluşumunda en önemli faktördür duygular. Ve aynı parmak izi gibidir her insanda farklılaşırlar, insanların onları yorumlama biçimi değişir.
Aslında şunu diyebiliriz gerek günlük hayatımızda, gerekse ruhsal hayatımızda hem karşımızdaki kişilerin hem de kendi içimizdeki duygularımızı anlamak bizim ilişkilerimizde,iletişimlerimizde doğru etkiyi bırakmak ve doğru anlamak için çok önemli bir kaynaktır…
Duygularımızı daha iyi anlayıp etkili bir iletişim ve daha sağlıklı ilişkiler dilerim…
Sevinç Karakaya
Devamı
Yaşam Koçluğu
Bazen hayat bizi öyle bir noktaya getirir ki; gerek iş gerekse günlük yaşamımızda nerede olduğumuz, ne istediğimiz , hedeflerimize ulaşmak için hangi yolları takip etmemiz konusunda karar veremeyiz. ”Birisi olsa da bize yol gösterse” deriz.
İşte böyle zamanlarda kendimize hedefler belirleyip onlara ulaşmak için bize eşlik edecek birine ihtiyaç duyarız ve hayallerimize , isteklerimize, hedeflerimize giden yolculuğumuzda Yaşam Koçumuz en iyi yol arkadaşımız olur.Olmak istediğiniz yere en sağlıklı,en etkin ve hızlı şekilde ulaşmanızı sağlar.
Doğru soruları sorarak ,etkin bir şekilde dinleyerek,sağlıklı gözlemleyip,yönlendirme yapmadan , sınırlamalar getirmeden sizin kendi yolunuz da ilerlemeniz ve kendi potansiyeliniziortaya çıkararak hedeflerinize ulaşmanızda destek olur.Şöyle bir sahne hayal edin ; Karşınızda sadece size odaklanmış bir kişi var.Gerek iş gerekse günlük yaşamınızla ilgili nerede olmak istediğiniz ve nasıl oraya gideceğinizle ilgili sorularınıza yanıt bulmak için yanınızda size eşlik ediyor.Anlattıklarınızı sadece duymakla kalmayıp ,arkasında yatan anlamları keşfetmeye çalışıyor ,hatta kelimeleriniz arasındaki boşlukları ve sessizlikleri bile dinleyen birisi.En önemlisi de bunu yapan kişinin sizi yargılamadığını bilerek duygularınızı rahatlıkla ifade ediyorsunuz.
Yaşam koçunuz verdiğiniz her tepkiye duyarlı . Size tavsiyede bulunmaz,size herhangi düşünceyi, eylemi, empoze etmez.Görüşmek ve çalışmak istediğiniz konuda hedeflerinizi ortaya çıkarıp sonuca ulaşmak , ihtiyacınız olan inancı sunmak için yaşam koçunuz oradadır.Koçluk programı sırasında kişi kendisine en uygun olanı kendisini en mutlu ve huzurlu hissettirecek durumu kendisi bulur.Kısaca şunu hayal edin karşınızdaki insanın sizi sıra dışı destekle , çevrenizdeki hiç kimseye benzemeyen bir yaklaşımla sizi dinlediğini ve sorunlarınıza cevaplar bulduğunuz bir ilişki hayal edin.ve gerçek olsun.
Yaşam Koçluğu Size Ne Katar ?
*Gerçekleştirmek istediğiniz hedeflerin tarifinden başlar ve yol güzergahınızı çizmenizi sağlar.
*Bu yolculuk hedefe ulaşmanın yanı sıra olağan üstü farklılıklar getirir kişileri zenginleştirir.
*Güçlü yanlarınızın farkına varırsınız
*Hedefe ulaşmak için sürekli eyleme yönelirsiniz.
*kendinize güveniniz artar yetenekleriniz tazelenir
*Daha sağlıklı kararlar almaya başlarsınız.
*Size destek verecek mekanizmaları araştırma kabiliyeti geliştirirsiniz.
*Yaratıcılığınızın farkına varıp kişisel becerilerinizi ve özelliklerinizi daha aktif bir şekilde kullanırsınız.
*Ayrıntıları fark edip bunlarla hayatınızı zenginleştirirsiniz
*Daha mutlu ve kedinden memnun bir yaşam sürmeye başlarsınız.
Kimler Yaşam Koçluğu Destek Programına Katılmalıdır ?
*Hayatında bazı şeylerin sorun olduğunu düşünenler
*Üniversite öğrencileri
*Yöneticiler
*Öğretmenler
*Lise,yüksek okul,ve üniversite mezunları
*işe yeni başlamış olanlar
*Şuan çalıştığı işin onu tatmin etmediğine inanalar
*Farklı bir alanda çalışmak isteyenler değişiklik arayanlar
*İşinde, iş yerinde gerileme veya duraksama yaşayanlar
*İşi olmayıp aktif iş arayanlar
*Çalışmakta olduğu işinde daha fazla gelişme ve ilerleme isteyenler
*Annelik sonrası işine ara vermiş tekrar başlamak isteyenler
*Emeklilik sonrası tekrar bir kariyer programlayanlar
*kendi işini kurmak isteyenler
*Kariyeriyle ilgili ne yapmalıyım diye düşünenler
*Farkındalığını arttırmak isteyen herkes.
Koçluk Süreci
3-6 AY (Haftada bir saat koçluk seansı +2 kere telefon veya maille iletişim
Devamı