Cinsellik Evliliği Kurtarır Mı?
Çiftlerin cinsel yaşamları olmaması ilişkilerinin soğumasına, bitmesine sebep olur. Peki ilişkisini düzeltmek için çiftlerin cinselliği kullanması ne kadar doğru bir davranıştır? Çözüm için sadece ”yatak odası” yeterli midir?
Sağlıklı bir evliliğin devam etmesi için cinsellik olmazsa olmaz bir ihtiyaçtır. Fakat sorunlu ve artık iplerin kopma noktasına gelmiş bir ilişkide, çiftler arası diyalog ve iletişim çok daha önemlidir. İlişkide yaşanan sorunlar cinsel hayatı da temelden etkililer. Çiftlerin karşılıklı iletişim ile konuşarak halledebilecekleri sorunları çözümlemeleri gerekir. Zaman zaman çiftin her ikisinde yada birinde cinsellikle sorunlarını çözebileceği inancı oluşabiliyor. Oysa çözümü sadece cinsellikte yada yatak odasında aramak sağlıklı sonuç vermeyecektir.
Evliliklerde cinselliğin rolü nedir?
Cinsellik bir kadın ile bir erkeği birlikte yaşamak için hayatlarını birleştirdiği en temel faktördür. Fakat insanlar sadece cinselliği yaşamak için yaşayacakları bir ilişkiyi değil, aynı zamanda saygı duydukları, sevgiyi paylaşabilecekleri, güvenebilecekleri bir eşi cinselliği de yaşamak için tercih ederler. Bunlardan bir tanesi bile yoksa o evlilik de arızalar oluşacaktır. Güvenmediğiniz bir eşe saygı duymazsınız, saygı duymadığınız bir eşi sevemezsiniz ve sevmediğiniz bir eş ile tutkulu bir cinsel hayat yaşayamazsınız.
Evlilikte cinsel ilişkiyi ne çok fazla abartıp evliliğinizin merkezi yapmalısınız, ne de tamamen sıfırlamalısınız. Çünkü sağlıklı ve mutlu bir ilişkinin temelinde cinsellik, cinselliğin temelinde ise sağlıklı ve mutlu bir ilişki yatmaktadır. Bu nedenle cinsel ilişki yemek yemek, su içmek gibi bedensel, sevilmek ve değerli olmak gibi ruhsal bir ihtiyaç gibi görmek gerekiyor. Cinsellik aşık olunan veya sevilen biriyle mükemmel ve özel bir bağ oluşturmanın yanında birçok faydayı da beraberinden getiriyor. Öncelikle cinsel ilişki, var olan ilişkiyi rutin döngüsünden kurtarıp canlı tutabiliyor ve çiftin yorgunluğunu alıyor. Çünkü cinsel birleşme çifti birbirine bağlıyor, birbirlerine ne kadar aşık ve bağlı olduklarını gösteriyor ve onların stres ve zorlayıcı koşullara daha dayanıklı olmalarını sağlıyor.
Cinselliğin Olmaması Evlilikte Sorun Oluşturur Mu?
Özellikle sağlıklı ve genç bir çift için; cinselliğin olmaması çok ciddi sorunlar oluşturur.
Eşlerden birinin yada her ikisinin de cinsel ihtiyaçlarını, evliliklerine olan sadakatlerini çiğneyerek başka kişilerde gidermeye çalışmaları bunun en başında gelir.
İlişkilerin bitiş sebebi, ilişkide cinselliğin eksikliği, yeterli olmaması ya da aşırılığı olarak gösterilse de ilişkinin bitmesine genellikle daha derinlerde yatan sorunlar neden oluyor. Tıpkı aldatma gibi… Aldatma öncesi ilişkinin derinlerinde başlamış çeşitli sıkıntılar bulunuyor. Örneğin, vücudumuza bir virüs girdiği zaman kişide baş ağrısı veya mide bulantısı gibi çeşitli semptomlar görülüyor. Kişi eğer sadece baş ağrısını ortadan kaldırıcı bir müdahalede bulunursa, baş ağrısı geçse de virüs vücudunda kalmaya devam ediyor. Bir süre sonra da başka bir semptom olarak kendini gösterebiliyor. Cinsel hayattaki problemler de ilişkinin bitmesinde sadece bir semptom oluyor.
Peki, bir ilişkiyi kurtarmak için cinselliği kullanmak doğru mu?
Önce bu ilişkide sorun yaratan virüsü bulmak gerekiyor. Oraya ne zaman ve nasıl yerleştiği önem taşıyor. İlişkilerdeki virüsler, bitmemiş meseleler olarak adlandırılıyor. Bunlar bireyin kendi çocukluğundan getirdiği bitmemiş meseleler de olabiliyor, ilişki oluşurken meydana gelenler de! Bireyin anlamlandırabileceği seviyenin üzerinde porno izlemesi ya da arkadaşlarından ilk geceye dair acı hikayeleri duyması bitmemiş meselelere örnek olabiliyor. Kendi ebeveynleri ile ilişkisinde ebeveyn tutumu, anne ve babanın cinsellik konusunda kaygı endişesi de bu sorunlardan bazıları… En sık karşılaşılan ve cinselliğe yansıyan örnek ise ilişki şekillenirken bireylerin birbirlerine karşı tutumları oluyor. Bu tutumlar, sonrasında hazmedilemediğinden dolayı sürekli gündeme gelebiliyor. Kısaca ilişkiyi kurtarmak için cinselliği kullanmak yerine, önce bitmemiş meselelere yönelmek daha uygun bir seçenek.
Cinselliği Kullanmak Çözüm verir Mi?
Bitmemiş meselelerin temizlenmesi, karşılıklı iletişim ve anlayış ile gerçekleşiyor. Eğer çift sağlıklı bir iletişim kurabiliyorsa çözüme ulaşmak kolaylaşıyor. İletişim kurarak ulaşılan çözümler çiftleri daha az incitiyor. Sonuç her zaman ilişkinin kurtarılması ve mükemmelleştirilmesi olmuyor. Bazen de farklı ihtiyaçları olduğunu görmeleri ve yeni yollar çizerek, birbirlerini özgürleştirmeleri gerekiyor.
Erkek açısından ele almak gerekirse… Kadının ona duyduğu sevgiyi veya zaafını bilen erkek bu tür bir davranışla karşılaşınca, ilişkiyi duygusal ilişkiden bir tür cinsel birlikteliğe çevirebilir mi?
İlişkilere bakarken iki tarafın da sorumluluk sahibi olduğunu unutmamak gerekiyor. Bir erkeğin tek başına duygusal ilişkiyi cinsel birlikteliğe çevirme imkanı olamaz. Kadının da bunu arzulaması, istemesi gerekiyor. Ancak kadın “Farkında değildim, beni kullandı” gibi cümleler kullandığını fark ediyorsa, yine kendi bitmemiş meseleleri ve yaşam duruşuna bakması önem taşıyor. Çünkü belki de kandırıldığı tek yer ilişkisi değildir. Erkekler ve kadınlar üzerine yapılan sayısız araştırma bulunuyor. Her iki türün de, ihtiyaçlarının da, cinsel uyarılmalarının da farklılık gösterdiğini bilmek, bu gerçeği kabul etmek gerekiyor.
DevamıSiz Kimseyi Değiştiremezsiniz; Fakat Değişimin Sebebi Olabilirsiniz
SİZ KİMSEYİ DEĞİŞTİREMEZSİNİZ;
FAKAT DEĞİŞİMİN SEBEBİ OLABİLİRSİNİZ
”İnsan Hayatta Kendisinden Başka Kimseyi Değiştiremez” Bu cümle en çok tekrarladığım cümlelerden birisi… Farkındalığı yüksek olan kişilerin kendini değiştirdiğinde dünyasını değiştireceği, bilerek, değişim için kolları sıvadığı tepkiler alırken, bazen de, kızılıp belki içten içe öfkelenilen tepkiler alıyorum ”Sorun bende değil ki ben niye değişeyim, değişecek sorunlu olan ” denebiliyor.
Haklısınız doğrudur; Elbette insanlar değişir. Fakat siz söylediğiniz yada rica ettiğimiz için değişmezler. Kişiler sadece ve sadece kendileri istedikleri zaman değişir. Aslına bakarsanız karşı tarafa ne kadar değişme noktasında ısrar edersek, değişime karşı o kadar direnç gösterdiklerinin farkına varırız. Ve siz ısrar ettikçe direnç daha da artar.
Yapılan ısrar çok iyi niyetli olmuş olsa da, farkında olmadan, karşı tarafın kendi özgür iradesi ile değişimini engellersiniz. Ne zaman ki istek ve ısrarlarınızdan vazgeçtiniz; Artık değişim için adım atma, karşı tarafın iradesine geçer. Tabi bu kesin değişecek anlamına gelmez, fakat değişip değişmeme özgürlüğü kendi seçimi olmalıdır. Size ve ısrarlarınıza dayanamayıp verilen sözler sadece anı geçiştirmedir. Maalesef kendisinin bulmadığı yada karar vermediği yöntemler kişiyi değiştirmez. ”Kişi kendi değişime karar verir ve kimse kendinden başkasını değiştiremez”
Değişime SEBEP OLMAK
Emin olun ki kimse şuana kadar kimseyi değiştirememiştir. Fakat başka bir açıdan bakacak olursak, ”Birisi bir diğerinin, değişimine sebep olabilir” Değiştirmek ile değişimine sebep olmak arasında çok ciddi bir fark vardır. Biri karşı tarafı değiştirmeye çalışırken, biri onu değiştirmek için kendini değiştirir yada kendindeki bir şey karşı tarafın değişmesine sebep olur.
İlişki yada yaşam koçu çalışmalarına katılan danışanlarımın kafasında en büyük soru işareti tamda burasıdır. ”Sevinç Hanım benim değişmemin ilişkime ve yaşamıma ne katkısı olabilir, diğer herkes aynı kaldıktan sonra, ben; onlar değişsin istiyorum” Evet kendilerince de haklılardır. Fakat değişmez bir kural var, oda ”Biz kendimizden başka kimseyi değiştiremiyoruz” kendimizi değiştirmemiz ise, hem ilişkimizde,hem de hayatımızda çok ciddi değişimler meydana getiriyor. Başta da dediğimiz gibi kendimizdeki değişim başkalarının değişimine sebep oluyor.
Karşınızdakilere Daha İyi Olma İsteği Verin
Biliyorum kafanız karıştı. Bir örnekle açıklamaya çalışıyım.
”Benden Bu Kadar” (As good as it gets) filminde Jack Nicholson’ ın canlandırdığı Udall Karakterini izleyenler hatırlayacaktır. Filmin başında Udall ile karşılaştığımızda iğrenç, kaba, inanılmaz biçimde ben merkezci ve obsesif-kompulsif kişilik tanısı konulmuş bir kişidir. İnsanları şaşırtmaktan ve aşağılamaktan sapıkça bir zevk alan ve bu konuda oldukçada ustalaşmıştır. Udall iletişim kurduğu herkese hakaret edip, aşağılamakta ve bu huyundan dolayı herkesi kendinden uzaklaştırmaktadır. Ki karakter çok zekidir davranışlarının ve bunların nelere yol açtığının da farkındadır. Ancak durum umurunda bile değildir. Çünkü bay Udall için tek önemli olan kişi kendisidir.
Fakat film ilerledikçe Udall umurunda olan bir başkası daha olur. Her zaman gittiği restorantta kendisine hizmet eden garson Carol (Helen Hunt) karakterine aşık olur. Bir dizi beklenmedik olay gelişir ve bu ikili kendilerini bir akşam yemeğinde baş başa bulurlar. Udall bu sefer muhtemelen yaşadığı heyecan ve gerginlikten dolayı istemeden Carol’u aşağılar. Ve Carol bir özür yerine Udall dan gerçek bir iltifat ister.
Bu durum Udall için çok önemlidir. Bilir ki tek ve ufak yanlışıyla Carol masadan kalkıp arkasına bakmadan gidecek ve aşkını kaybedecek. Bunun tek şansı olduğu için kafasını toparlayıp düşünmeye başlar. Yine her zamanki gibi şaşırtan sözlerle cümlesine başlar. Doktoru ona her gün alması gereken ilaçlar vermiştir.
”İlaçlardan nefret ederim” diye başlar. ”İlaçlar çok tehlikeli şeylerdir. Nefret ederim. Burada nefret ederimi ilaçlar için kullanıyorum tabi..” Daha sonra Carol’a bir önceki karşılaşmalarında, kendisine ne söylemiş olduğunu hatırlatır. Carol gecenin bir vakti, yağmurdan ıslanmış, ancak söyleyeceğini de kafasına koymuş bir vaziyette Udall’in kapısını çalar ve ”Seninle asla birlikte olmayacağım” demiştir. Carol’in bu tavrı Udall’a , kaba davranışları ile Carol’in gözünde ne kadar itici olduğunu anlamasını sağlamıştır. Tam gözlerinin içine bakarak şöyle der; ”Ertesi gün ilaçlarımı almaya başladım, işte sana iltifatım budur”.
Fakat Carol anlamaz. ”Şimdi bunun neresi iltifat” der. Udall biran için duraksar ve açıklamaya başlar.
”BANA DAHA İYİ BİR ADAM OLMA İSTEĞİ VERİYORSUN” der. Carol yumuşar ve gülümseyerek şöyle der; ”BU HAYATIMDA DUYDUĞUM EN GÜZEL İLTİFATTI”
Filmi ve Jack Nicholson’ ın karakterini hatırlayanlar Udall için, İlaç almaya başlamasının ne kadar önemli ve büyük çaba gerektiğini bilir. Ve Carol’ın bunu ondan istediğinde yada ısrar ettiğinde reddedileceğini bilirsiniz. Bunu kendiliğinden ama Onun yüzünden yapmıştı. Daha iyi bir insan olabilmek için Carol onun sebebi olmuştu ama tercih kendinindi.
Sizin Hayatınızda da Udall gibi kişiler olabilir. Aynen bu filmdeki gibi; Bizlerde hayatlarımızda, ailemizde, ilişkilerimizde yaşadığımız sorunlarda kendimizden başkasını değiştiremeyiz. Fakat sizin değişiminiz, karşınızdaki kişilerin değişiminin sebebi olabilir.
İlişkilerde Aldatma
İLİŞKİLERDE ALDATMA
Günümüzde kadın erkek aldatmaları oldukça artmış durumdadır. Araştırmalara göre ilişkilerde aldatan kadın da olsa erkek de olsa aslında duygusal boşluklarından ve inançlarındaki eksiklerden kaynaklı. Buna isterseniz ilişkilerine olan inançları diyin, isterseniz kendi ahlakı inançları diyin her neyse sadakatlerine sebep eskisi kadar güçlü olmadığı ortadadır aslında.
Sebep bu olmasına rağmen yine yapılan anket ve araştırmalarda; kadınlara neden aldattığı sorulduğunda başka birini aşık olduğunu söylerken, erkek de ise karşı cinsin cazibesine kapıldıkları için aldattığını iddia ediyor. Görüldüğü gibi Kadın ve erkeğin aldatma nedenleri bile birbirinden çok farklı.
”Kadın olsun , Erkek olsun Aldatmanın hiç bir şekilde haklı sebebi yoktur.”Öncelikle Kişilerin belli inanç ve ahlak anlayışını benimsemeleri gerekir buradaki eksiklik kişileri aldatmaya daha fazla iter. Tabi ki aldatma noktasına gelecek kadar, bağları kopmuş İlişkilerde aldatma yerine her dürüst ve erdemli insan gibi konuşup ya sorunlarına çareler bulmayı yada ayrılığı seçmeleri en doğru olandır.
Her ne kadar aldatma denince akla ilk erkeklerde gelse de; kadınlarda aldatma konusun da diğer bir çok şey gibi, erkeklerle yarış halinde maalesef… Son yapılan araştırmalar, kadınlarında artık erkekler gibi mutluluğu dışarıda aramaya yöneldiğini gösteriyor. Erkekler ile kadınların aldatma noktasında tek farkı ise kadınlar evliliklerinde her şey yolunda gidiyorsa, eşine aşıksa yada seviyorsa aldatmaya kalkışmıyorlar. Yine erkeklerin belki de en büyük aldatma bahanesi olan; sıradanlaşması yada eski tutkunun kalmaması kadını aldatmaya iten nedenlerin ilkleri arasında değil. Aslında şunu demek daha doğru olur, Kadınlar ilişkilerinde sorun yaşayıp ilk karşılaştıkları hayal kırıklığında başka arayışlara geçmektense ilk önce ilişkisini tamir için oldukça çabalıyor. Problemi çözememek direncini kırıyor ve arayışa geçiyor.
İlgisizlik erkelerin de çok yakındığı bir konu ve aynı şekilde kadınlar içinde… ilgisizlik ve eşi tarafından ilk günlerde ki gibi önemsenmeme, kadınlar için de çok hassas bir konu. Yapılan araştırmalar kadınların elbette aşk ve tutkuya ihtiyaçlarının ilk sıralarda olduğu fakat en az bunlar kadar şefkat, güven ve ait olma duygularına ihtiyaç duyduğunu kanıtlıyor. Kendi eşiyle olan İlişkisinde bu duyguları bulamayan kadınların, kendisini önemseyen, mutlu etmeye çalışan, ve kendinin kadın olduğunu hatırlatan karşı cinse meylinin olduğu gözlemlenmiş. Kadını eşi görmezden gelip yaşadıklarını, sorunları yok sayıyorsa, bu kadınlar da bir kaçış yolu olarak eşini aldatıyor. Kadın için sevgi, aşk; her daim ilgi, alaka, problemleri paylaşmak, sahiplenilmek, anlaşılmak ve konuşabilmek demektir. Erkek bunları yapmadığında, bana lütfen sana sadık kalmam için yardım et, sana, senin ilgine, alakana ihtiyacım var çığlıklarını ve ısrarları görmezden geldiğinde kadın çözümü başka bir ilgi kaynağına yönelmekte bulabiliyor.
Erkekler Neden Aldatır
Genelde bildiğimiz gerçek hep erkekler ilişkilerinde ilk hayal dünyasından çıkandır. Fakat gerçek böyle değildir. Evlilikler de tabi ki istisnalar hariç genelde hayal aleminden çıkıp, gözlerini gerçek dünyaya açan ilk taraf aslında kadınlar oluyor. Ve bu hayal dünyasından çıkmak kadını heyecandan uzaklaştırıp, eşine yeterince ilgi göstermeyip, bakımlı kadın havasından uzaklaşabiliyor. Erkekler ise O ilişkilerindeki ilk günkü kadını arıyor. Eşinden ilgi, anlayış, kendisine heyecan veren bakımlı kadın olmalarını istiyorlar. Ve bunu bulamadıkların da erkekler aldatma yoluna doğru ilerliyorlar.
Erkekler kendine tapan ve onun için her türlü özveriyi gösteren kadının, artık kendini eleştirmesine, kontrol etmeye çalışmasına, birde duygusal ve cinsel isteklerini zorunlu oldukları için yapıyormuş tavrından çok rahatsız oluyorlar. Dünya çapında yapılan araştırmalar da gösteriyor ki; erkeklerin aldatmasında ki en büyük neden yeni biri tarafından değerli ve önemli hissettirilmek. Erkekler eşlerinin fiziksel olarak kendilerini önemsememesini, kilo almalarını yada artık evliyiz beni böyle kabul edecek tavrını bir tehdit yada kendisini önemsemediği olarak algılıyor. Erkekler yaşlanmaktan kadınlardan daha fazla korkarlar. Ve bu önemsenmeme hali onlarda yaşlanma korkusu olarak ortaya çıkar. Kendini yaşlı hissettirmeyip , güçlerini kabul eden ve onları memnun etmeye çalışan birine ilgi duymaya başlarlar.
Evet bunlar aldatma sebebi olmamalı sadece çözülmesi gereken sorunlar olmalı; Kişiler kolayı ve yanlış olanı değil. Kendileri ve aileleri için en doğru olanı seçmelidirler. Unutmamak gerekir ki ”Yanlış bir yol bizi doğru ya ulaştırmaz ”. İlişkilerinizde içinden çıkamadığınız ve çözüm aradığınız yerde ilişki koçundan yardım almak en sağlıklı kararlardan biridir.
Erkeğin Eşinden Cinsel Beklentileri
Erkeğin Eşinden Cinsel Beklentileri
Bu konu neredeyse en çok merak edilen konu başlığı haline geldi. İlişkilerde cinselliğin önemini anlatmaya gerek yok sanırım… Bunu neredeyse ergenliğe girmemiş çocuklar bile biliyor artık…
Erkek eşinden-kadınından cinsel olarak bekler?
Aslında hiç te zor olmayan bu soru kimi zaman içerisinden çıkılamaz bir hal alıyor nedense… Öncelikle bunu bilmek gerekir ki Erkekler kadınlar kadar anlaşılması güç varlıklar değildir… Yani herşeyi düz mantıkla düşünerek aslında onların sizden ne istediğini anlamanız çok kolay!
Bu konuyla ilgili çok fazla soru alıyoruz ve kaynağına baktığımızda sebep aynı…
Bayanlar dışarı çıkacakları zaman sırf kendisi için ayna karşısında saatler harcarken eşi eve geleceği zaman kılını kıpırdatmazlar. Hatta çoğu bayan evlerinde o kadar basit giyinirler ki sanki evdeki eşi-erkeği değil de ev arkadaşı… Sonrası malum tabiki eşim-erkeğim neden beni istemiyor? Neden benimle ilgilenmiyor? Sizce bu sorunun cevabı yeterince açık değil mi? Siz eşinize-erkeğinize ev arkadaşı gibi davranır sıradan giyinirseniz onun da size asker arkadaşı gibi davranması ne kadar anormal olur?
Bazı bayanlar “ben dışarı çıktığımda tüm erkeklerin gözü üzerimde ama eşim bana bakmıyor” diye yakınıyor… Peki dışarı çıktığınız zaman çıkmadan önce ne kadar vaktiniz ayna karşısında geçiyor da erkekler dönüp size bakıyor? Neden aynı özeni eşinize veya erkeğinize eve geldiğinde yapmıyorsunuz?
Kısacası Erkek kadınından cinsel olarak;
– Öncelikle evinde bakımlı bir kadın görmek ister,
– Ev içerisinde seksi giyinmekten kaçınmayan bir kadın görmek ister,
– Yatağa gelince de her erkek aynı şeyleri istemeyebilir ama çoğu erkek kadınının rahat davranmasını ister,
– Kadının yatakta kendisiyle ilgilenmesini ister,
En önemlisi erkeğinizle açıkça konuşmaya çalışın ve rahat olmasını sağlayın ne istediğini size kendisi söyleyecektir…
Sizlere mutlu bir cinsel hayat diliyorum… Sevgilerimle
Devamıİlişkinizde Cinsel Tutkuyu Kaybetmeyin
İLİŞKİNİZDE CİNSEL TUTKUYU KAYBETMEYİN
Kadınla erkek arasındaki cinsel çekim oldukça kuvvetli bir bağa sebep olur. Cinsel çekim eşlerin bir araya gelmesinde ve ilişkilerin yıllar boyu sağlıklı bir şekilde devam etmesinde büyük rol oynamaktadır. Zaten amaç da eşlerin arasında ki bu çekim gücünü bir ömür boyu sürmesi sağlamak evlilik süresince karşılıklı cinsel arzu ve isteği korumaktır.
Tabi ki burada eşlere büyük vazifeler düşer. Cinsel uyumu korumanın püf noktalarını ve sağlıklı bir evlilikte cinsel yaşama gereken önemi çiftlerin vermesi lazımdır. Eşlerin birbirini tatmin ettiği ve beklentilerine cevap verdiği bir cinsel ilişki anlayışı kendiliğinden gelişmez. Eşlerin karşılıklı cinsel hayatları için emek harcaması ve özveride bulunması gerekir. Cinsellik de tıpkı kişilikte olduğu gibi her kişinin kendine özgüdür.Burada önemli olan eşlerin birbirine yaklaşırken saygılı olup onun ne hissedebileceğini düşünmektir.
CİNSELLİKTE EŞLER NELERİ PAYLAŞABİLİR
Cinsel yakınlık esnasında eşler kendilerine haz aldıracak duygular içinde birbirine yakın olmak, sohbet etmek, dokunmak, sarılmak, öpüşmek, masaj yapmak, birlikte banyo yapmak ya da cinsel birleşme yollarıyla birlikte haz duyarak cinselliklerini paylaşabilirler. Tabi ki diğer yandan aşk, karşılıklı beğenme, birlikte olmaktan mutlu olma ve bu konuda hayaller kurma, hatta yalnızca bakışma bile cinsel bir yaşantı anlamına gelebilir. Evlilikte cinsellik konusunda dikkat edilmesi gereken önemli noktalar vardır.
CİNSELLİKTEN BEKLENTİLERİNİZİ DİLE GETİRİN
Aslında evlilikte yaşadığınız farklı sorunlar cinselliği etkilediği gibi, cinsellikteki sorunlarda evliliğinizdeki farklı sıkıntıları tetikleye bilir. Örneğin parasal konulardaki sıkıntılar veya çatışmalar cinsel arzuların azalmasına sebep olabilir. Yada cinsellikten alamadığınız eksik enerji hayatınızın diğer yerlerinde de kendini göstere bilir. Kişisel inançlar da önemli bir faktördür. Cinsellikle eşlerin yapılmasını doğru ve uygun bulmadıkları birbirlerine göre durumlar olabilir.Bu noktada eşlerin cinsel beraberlikten beklentilerini ifade etmeleri için birbirlerine şans tanımalıdır. Yoksa gerçek sebepten uzaklaşıp eşler olmayan sebepler yüzünden tartışmaya başlaya bilirler oysaki sebep cinsellikte istedikleri doyuma ulaşamamalarıdır.Eşlerin evlilikte yeniliklere açık olması da oldukça önemlidir. Eşlerin karşılıklı konuşarak cinsel hayatlarını rutin ve sıkıcı olmaktan kurtarmak için çaba sarf etmeleri gerekir. Böylece cinsel yaşamlarına farklı renkler ve heyecanlar katabilirler. Eşinizin cinsellikten beklentisi ve nelerden mutlu olup neleri arzuladığı, hayal ettiği ile ilgili daha fazla şey öğrenmeye çalışın. Kadınlık ve erkeklilik bir bilinmezliktir; bu bilinmezlikle ilgili yeni şeyler öğrenmeye açık olmak da ilişkinizin sağlıklı ve uzun ömürlü olmasın da önemlidir ve eşlerin birbirlerine bu konuda yardımcı olmaları da atlanılmayacak kadar önemlidir.
CİNSELLİKTE TUTKUYU KAYBETMEYİN
Evliliklerde cinsel hayatta tutku ve içtenlik çok önemlidir. Tutku ve içtenlik kişilerin normal rutin hayatların da; hangi işi yapıyor olurlarsa olsunlar güzel ve mutlu bir sonuç alması için adeta bir vazgeçilmezdir. Yaptığınız işi aşkla yapıp, işinizi severseniz; bu sizin alacağınız sonucun kalitesini artıracaktır. Bu mekanik yorumdan öte iki farklı insanı bir yatakta, bir evde bir araya getiren evlilik olgusu açısından baktığımızda duyguların önemi elbette çok büyüktür. Evliliğin her adımında olduğu gibi cinsellik açısından da eşleri bir arada tutup ilişkilerinin devamını sağlama ve mutlu bir birliktelik için de duygular çok önemlidir. Eşler birbirilerinin duygusal ihtiyaçlarını fark etmelilerdir. Cinsel birleşme öncesinde en önemli husus budur. Duygusal açıdan birbirini tanımayan, eşinin ne istediğini önemsemeyen, onun duygularını anlamayan kişi eşinin kendisini cinsel açıdan tatmin etmesini beklemesi çok önemli bir hata olacaktır. Bu nedenle sadece cinsel sorunlar değil bütün evlilik içi çatışmaların temelinde duygusal farkındalığın artırılması çok önemlidir. Bu duygular fark edilemediğinde eşler arası hırçınlıklar kavgalar gerginlikler baş gösterir.
CİNSEL SORUNLAR İÇİN YARDIM TALEBİ
Cinsel sorunları için yardım talebinde bulunan eşler arasındaki ilişkinin niteliği cinsel konulu ilişki koçluğu sonucu açısından önemlidir. Bu noktada, çiftin arasındaki bağın niteliği hem yüzeysel hem de derin bir şekilde anlaşılmalıdır. Ki özde klinik sorunlar varsa ilişki koçu bu sorunlarla alakalı uzmanlara yönlendirme yapabilsin. Ayrıca ilişkiyi inceleme ve kişilerin sorunlarına çözümler bulmasın da; Birbirini derinden seven çiftler, işlevlerini yerine getirmeyi birbirlerini, hem bilinç düzeyinde hem de bilinç dışı düzeyde bütünüyle hissetmeyi gerçekten arzularlar. Böyle sevgi dolu çiftler için cinsel iyileşme tehdit oluşturmaz ve çatışma yaratmaz. Buna karşılık ilişkinin özünde düşmanlık, agresyon hakimse, etkileşimler görünüşte sakin olsa bile bunun tersi doğrudur. Böyle durumlarda iyi bir cinsel işleve yönelik arzu ifadesi, eşi incitmeye ve ona soğuk davranmaya yönelik bilinç dışı bir ihtiyaçla zıtlaşır. Bu tür bilinç dışı kızgınlıklar ve korkular terapi sürecine karşı da ciddi engelleri ve dirençleri harekete geçirecektir. Bir kadın derin kızgınlıklar beslediği bir erkeği nasıl sevgi ile okşayabilir ve ona nasıl haz verebilir? Yakınlaşmaktan ve ilişkiden korkan bir erkeğin bir kadına karşı sabırlı ve anlayışlı olma, onun kendisini uyarmasına izin verme olasılığı nedir? Negatif duyguların çözümlenebilir korkulara ve dargınlıklara dayandığı farklı bir takım durumlarda İlişki koçu negatif etkileşimleri başarıyla ele alabilir .Aslına bakarsanız cinsel konular da alınan ilişki koçluğu bir çiftin motive olup evlilik problemlerini çözmelerine yardım konusunda harika bir fırsat sağlar.
Devamı