Erkeğin Eşinden Cinsel Beklentileri
Erkeğin Eşinden Cinsel Beklentileri
Bu konu neredeyse en çok merak edilen konu başlığı haline geldi. İlişkilerde cinselliğin önemini anlatmaya gerek yok sanırım… Bunu neredeyse ergenliğe girmemiş çocuklar bile biliyor artık…
Erkek eşinden-kadınından cinsel olarak bekler?
Aslında hiç te zor olmayan bu soru kimi zaman içerisinden çıkılamaz bir hal alıyor nedense… Öncelikle bunu bilmek gerekir ki Erkekler kadınlar kadar anlaşılması güç varlıklar değildir… Yani herşeyi düz mantıkla düşünerek aslında onların sizden ne istediğini anlamanız çok kolay!
Bu konuyla ilgili çok fazla soru alıyoruz ve kaynağına baktığımızda sebep aynı…
Bayanlar dışarı çıkacakları zaman sırf kendisi için ayna karşısında saatler harcarken eşi eve geleceği zaman kılını kıpırdatmazlar. Hatta çoğu bayan evlerinde o kadar basit giyinirler ki sanki evdeki eşi-erkeği değil de ev arkadaşı… Sonrası malum tabiki eşim-erkeğim neden beni istemiyor? Neden benimle ilgilenmiyor? Sizce bu sorunun cevabı yeterince açık değil mi? Siz eşinize-erkeğinize ev arkadaşı gibi davranır sıradan giyinirseniz onun da size asker arkadaşı gibi davranması ne kadar anormal olur?
Bazı bayanlar “ben dışarı çıktığımda tüm erkeklerin gözü üzerimde ama eşim bana bakmıyor” diye yakınıyor… Peki dışarı çıktığınız zaman çıkmadan önce ne kadar vaktiniz ayna karşısında geçiyor da erkekler dönüp size bakıyor? Neden aynı özeni eşinize veya erkeğinize eve geldiğinde yapmıyorsunuz?
Kısacası Erkek kadınından cinsel olarak;
– Öncelikle evinde bakımlı bir kadın görmek ister,
– Ev içerisinde seksi giyinmekten kaçınmayan bir kadın görmek ister,
– Yatağa gelince de her erkek aynı şeyleri istemeyebilir ama çoğu erkek kadınının rahat davranmasını ister,
– Kadının yatakta kendisiyle ilgilenmesini ister,
En önemlisi erkeğinizle açıkça konuşmaya çalışın ve rahat olmasını sağlayın ne istediğini size kendisi söyleyecektir…
Sizlere mutlu bir cinsel hayat diliyorum… Sevgilerimle
DevamıErkeklerin Cinsellikten Beklentileri
ERKEKLERİN CİNSELLİKTEN BEKLENTİLERİ
Sağlıklı bir ilişkinin özünde, karşılıklı olarak kişilerin beklentilerinin bilinmesi ve elbette yerine getirilmesi yatıyor. Tatmin edilmemiş isteklerle dolu bir ilişki için ne yazık ki uzun soluklu olmuyor. Bu gün pek çok boşanma sebebi belki kimselere açıklanmasa da cinsel tatminsizliğin verdiği öfkenin dışa vurumun dan kaynaklanıyor. Ve sebepler birçok şekil alabiliyor fakat alta yatan sebep değişmiyor.
Cinsel yaşam, ilişkinin temel esaslarından biri olduğuna göre tatminkar bir cinsel yaşam, mutlu bir ilişkinin göstergesidir diyebiliriz. Kadınların cinsel yaşamdan daha çok duygusal beklentileri ve eşinin onu anlamasını beklerken acaba erkekler ne bekler? Erkekler sadece seks mi isterler? Yada eşinin fiziksel olarak onu yeterince tatmin mi etmesini? Yada cinsel ilişki sırasında eşinin kontrolü onda mı olsun ister? Acaba erkekler Cinsellikte eşinden ne bekler? Bunu bilmek cinsel ilişkinizi düzenleyip düzgün bir beraberlik için şarttır.
Erkekler İlgi Alaka İster
”Erkekler cinsellikten beklentileri ” denince kabul edin aklınıza hemen seks geldi, değil mi? Evet erkekler yatakta seks yapmak ister kuşkusuz. Ama hayır, yanılıyorsunuz; sadece seks değil erkeklerin beklentileri. Onlarında aklında cinsellik değince her zaman seks gelmez. Onlarda her an sekse hazır varlıklar değiller aslında. Onlarda en az kadınlar kadar şefkat, ilgi ve alaka bekliyorlar eşinden yatakta.
Eşinden biraz daha yakınlık, belki sırtını sıvazlanması, kadınların o doğal anaç taraflarıyla ilgi görmek istiyorlardır. Onu anladığınızı, Onunla sadece seks yapmak değil, uyum için de beraber olduğunuzu ona bu şekilde göstermeniz, aranızda zaman zaman oluşabilecek gerginliklerin en iyi ilacı olacaktır.
Erkekler arzulandığını; görmek ister
Erkeklerin bu sekse her zaman hazırlardır izlenimi kadınları yanlış beklentilere itebiliyor. Sanıldığı gibi erkekler her zaman sevişmeyi başlatan taraf olmak istemezler. Biraz da eşinden beklerler bunu. Kadınlar kadar erkeklerde kendinin istenildiğini, arzulandığını özlendiğini görmek isterler. Bundan dolayı eşler her zaman karşıdan beklememeli zaman zaman eşini arzuladığını göstermelidir.
Erkekler tahrik edilmeyi, hatta hiç akıllarına gelmeyen anlarda baştan çıkarılmayı hayal ederler. Erkekler ilişkilerinde böyle ufak oyunlarla heyecanlandırmayı beklerler. Her kadın eşinin ilgisini aslında nasıl çekeceğini bilir, bilmiyorsa da muhakkak öğrenmelidir. Bazen şehvetli bakışlarla, seksi sözlerle, belki minik öpücüklerle sevişmek istediğinizi eşinize belli edebilirsiniz.
Erkekler Keşfedilmek ister
Erkekler vücutlarının keşfedilmesini isterler. Kadınların erkeğinin vücudu üzerinde onun zevk aldığı bölgeleri keşfetmesi gerekir.Bazen kadınlar çok istekli görünme korkusundan erkeğine dokunmaktan korka bilir fakat erkek vücuduna dokunulmasını ve kendisinin nelerden hoşlandığını söylemektense eşi keşfetsin istiyorlar.
Erkekler Rutin Seksten Uzaklaşmak İster
Erkekler kadınından yatakta farklı tekniklere ve pozisyonlara açık olmasını bekler. Onun tüm yönlendirmelerini ve farklılık taleplerini reddederek hep aynı biçimde sevişmek istemek, bir süre sonra seks hayatını rutin hale getirir. Erkekler eşiyle yatak da farklı şeyleri denemek arzu eder.
Erkekler duygusallık ister
Sanılanın aksine erkekler, eşlerinin porno filmlerinden çıkmış gibi davranmalarından pek hoşlanmazlar. Onlar da en az kadınlar kadar seks için duygusallık gerektiğinin farkındalar. Onlarda yatak da sadece seks değil sevdiği kişiyle duygusal bir birliktelikte beklerler. Öyleyse biraz duygusallık, biraz romantizm her iki tarafa da iyi gelebilir.
Erkekler yatakta yönlendirilmek ister
Erkekler yatakta her zaman iplerin kendi ellerinde olmasını istemezler. Fakat kadınlar da toplumun baskılarıyla beraber cinsel istek ve arzularını bastırmaları, eşinin onu yanlış anlamasından korkuları, hafif kadın olacakları düşüncesi, yatak da pasif kalmalarına sebep olabiliyor. Erkekler, zaman zaman sevişme esnasında eşleri tarafından yönlendirilmekten, eşlerinin fikrine uyum sağlamaktan zevk alırlar. Hatta bazen ellerini tutup onu hareketsiz bırakarak sevişmeyi tamamen sizin sürdürmenizi beklerler.
Mutlu bir evliliğin yolu mutlu cinsel hayattan geçmektedir. Ve cinsellik ihmal edilmesi yada gereken önemin verilmemesi taktirde bunun tatmini farklı kaynaklar da arana bilir. Bu yüzden eşlerin hatalar yapmaması için, karşılıklı olarak cinsel hayatın önemsenmesi gerekir.
DevamıEvlenmeyip Yalnız Olanlar Neyi Bekliyor?
EVLENMEYİP YALNIZ
OLANLAR NEYİ BEKLİYOR?
Ne kadar çok duyar olduk ”Elektrik alamıyorum” , ”Ruh eşim değil”. Belki evlilik korkusu belki de gerçekten aradığını bulamama; günümüz insanlarını evlilikten uzaklaştırıyor ve evlenecek kişiyi bulamadıklarından şikayet edip, yalnızlığı tercih ediyorlar. Elbette ruh halimiz de iniş çıkışlar yaşaya biliriz hatta yanlış tercih olan ve sonu hüsranla biten başlangıçlarımız da olmuş olabilir. Fakat bu sanki bizin değişmeyen yazımız gibi davranmak ve bunu bir kısır döngü haline getirmemek gerekir. Bizi yalnızlığa iten bazı beklentilerimiz vardır. Yalnızlığı tercih edenler kendini buna mahkum etmeden önce bu beklentilerini bir kez daha gözden geçirmelerini tavsiye ederim.
”Nedir bizi evlilik fikrinden uzaklaştıran ve yalnızlığı seçmeye iten beklentiler? ;”
*Hayalimizdeki Prens veya Prensesi Beklemek;
Tabi ki herkes kafasında hayal edip resmettiği, belli beklentileri, kriterleri yüklediği prens/prenses ile evlenmek ister. Fakat gerçek hayatta hayallerimiz de aradığımız özellikleri birebir karşılayacak birini bulmak neredeyse imkansızdır. İlla da ben bu özelliklerin hepsini bulmak istiyorum deyip ve bunu kendine bir saplantı haline getiren kişiler, kendilerini yalnızlığa mahkum ediyorlar. Tabi ki evlilik kararını vermek son derece önemlidir, fakat detaylar da çok vakit geçirip, içinden çıkamamak evleneceğiniz kişiyi ıskalamanıza sebep olabilir. Evleneceğimiz kişi ile ilgili karar verirken küçük detaylar yerine bize genelde hissettirdiklerine ve hayatımızda bize ne katacağına bakmalıyız.
*Efsanevi Bir Kahraman Beklemek;
Sevgi aşk elbette ki emek ister. Karşınızdaki kişinin; sadece eş seçimin de değil, normal dostluk, arkadaşlık ilişkilerinizde de sevgisini; sizin için yaptıkları ile ölçülebilirsiniz ama sürekli karşı taraftan bir şeyler bekleyen kişi olmak, yalnız kalmanıza neden olur. Genel sosyal ilişkilerimiz de olduğu gibi eş seçiminde de karşımızda ki kişi ile İlişkimiz, alma ve verme dengesi olmadığı sürece mutlu son getirmeyeceği kesindir. Sürekli karşı tarafın ilişki için bir şeyler yapmasını, size olan sevgisini ispat etmesini, sizin için kahramanlıklar yapmasını, beklemek çok da uygun bir davranış değildir.
*Dış Görünüşe Takılmak;
İstediğiniz fiziksel özelliklere sahip olmaması, kişinin ideal eş olamayacağı anlamına gelmez. Karşınıza çıkan eş adaylarını öncelikli olarak dış görünümleriyle değerlendirmek , onları tanıma adına iletişim kurmamak ve bir şans vermemek; yalnızlığınızın en acı nedeni olabilir. Karşımızda ki kişiyi, bir bütün olarak değerlendirmek gerekir. Unutulmamalı ki sadece fiziksel olarak beğenilen biriyle uzun vadeli bir ilişki olan evliliğe başlamak çok büyük hata olur.
*Başka Seçeneğim Kalmadı Korkusu;
Kendinizi bazen kendi oluşturduğunuz, çaresizliğinize öğle inandırırsınız ki; karşınıza çıkan kişileri son şansınız gibi değerlendirirsiniz. Ve tabi ki bu çaresizlik durumu karşınızda ki kişi tarafından oldukça itici bulunur. Çünkü bu çaresizlik düşüncesine sahip kişilerin özelliklerine bakıldığın da; en belirgin olanları ısrarcılık, karşı tarafın üzerine aşırı düşme ve her konuda ona teslim olma halidir. Bütün bu özellikler karşı tarafa sıkıcı gelir ve baskı yaratır. Elbette ki, hiç kimse birinin son şansı olmak istemez, herkes kendisine güvenen, onsuz da var olabilen kişilere değer verir ve sevmeye layık bulur.
*Yanlış Tiplere Takılıp Kalmak;
Unutmamak gerekir ki bu güne kadar yaşadığınız hayat size bu gününüzü getirdi. O yüzden devamlı aynı tip kişileri eş adayı olarak değerlendirmek, hem yalnızlığımızın hem de hayal kırıklıklarının en önemli nedenidir. İnsanlar yaşadıkları ilişkilerden ders alarak hayatlarına devam etmeli ve bir sonraki ilişkilerini öyle şekillendirmelidir. Sürekli aynı şeyleri yapıp farklı sonuçlar beklemek baştan hayal kırıklığını kabul etmek demektir.
Evlilik öncesi yaşadığınız sorunlarda; Karar veremiyor yada verdiğiniz kararın doğrularıyla alakalı kafanız da soru işaretleri var ise, bir sonuca varamıyorsanız. Sağlıklı bir şekilde ilişkinizin ilerlemesi noktasında bize başvurabilirsiniz.Sevgiyle kalın…
Sevinç Karakaya
Erkekler de Sever Mi?
ERKEKLER DE SEVER Mİ?
Neler yazılmadı ki değil mi Erkekler ve Kadınlar üzerine; Ama bu halen çözülememiş bir tılsım olarak kaldı ve her birimizin niyeti ise bu çözülememiş tılsımı çözmek.
Biz kadınların belki de en çok yakındığı ”Erkeklerde sever mi?” yada seviyorlarsa ”Seni Seviyorum” neden demiyorlar diyoruz değil mi? Erkekler Mars’tan Kadınlar Venüs’ ten dendi. Ayrı dünyaların insanlarıyız dendi. Peki gerçekten ne denmek istendi? Bizler farklıyız; Öfkemizi, sıkıntımızı, sevincimizi, heyecanımızı ve tabi ki ”SEVGİMİZİ” birbirinden çok farklı gösteriyoruz. Sadece birbirimizi anlamaya çalışmak karşımızdaki kişinin bizi sevdiğini her zaman bizim dilimizde belli etmediğini anlamak asıl mesele…
Evet erkekler de kadınlar gibi sever, aşık olur, yoğun duygular yaşayabilirler. Fakat erkeklerin bunu ifade etme tarzları kadınlardan farklıdır ve çoğu zaman ”Seni Seviyorum” diyemezler. Peki neden erkekler çoğu duygularını direk olarak ifade etmekten kaçınır? Aslında bu iki mucizevi kelimeyi söylemek biz kadınlar için küçük bir adımdır ama bir erkek için dev bir adımdır. Erkekler için bu iki sihirli kelime duyguların basitçe ifade edilmesinden çok daha ötedir.Adeta bir bağlılık yemini gibidir. Erkeklerin birçoğu için diyelim, tabi ki ağzına seni seviyorum ‘u maalesef sakız yapıp arkasında duramayanlar için değil gerçekten belki de sevmeyi bilenler için ”seni seviyorum” demek, ”Al kadınım hayatımı senin ellerine teslim ediyorum, her zaman senin yanında olacağım ve sana destek olacağım” demekten farksızdır. Bunu söylemek erkekleri korkutur ve bu cümleyi kurmadıkları zaman kendilerini daha özgür hissederler. Bazıları da karşılık bulamamaktan korktukları için söylemezler bu sihirli sözcükleri… Evet hanımlar unutmayın; Her ne sebepten olursa olsun bir erkeğin ”seni seviyorum” dememesi sevmediği anlamına gelmez.
Bazen işaretleri takip edip, onu anlamaya çalışmak lazım. Eğer bir erkek, vaktini ailesiyle ya da en iyi erkek arkadaşıyla geçirmek yerine sizinle geçiriyorsa, bu sizi sevdiği anlamına gelir. Seçimini yapmıştır ve sizinle birlikte olmuştur. Ayrıca, zor zamanlarınızda sizin yanınızda olması, ufak tefek işlerinizi yapması, yaptığı planlara sizi de dahil etmesi bir Erkek için, ”seni seviyorum” demenin farklı bir yoludur.
Evet hanımlar sessizlikteki ve küçük ipuçlarındaki mesajları iyi okumak lazım.Duygularını açıkça ifade edemeyen erkeklerin bu tarz davranışları aslında önemli mesajlar içerir. Hele ki evlilik aşamasına girmiş ailesine sizi evleneceği kız olarak tanıtmışsa, bu ” seni seviyorum”demenin en etkililerindendir. Bunun altında ki mesaj ” Derin duygular besliyorum ” demektir . Evli hanımlar daha öncede dediğimiz gibi sizin eşiniz dilini çok döndüremiyorsa da evlilikle beraber aslında sevgisini şu şekilde belki de haykırıyor.”Al kadınım hayatımı senin ellerine teslim ediyorum, her zaman senin yanında olacağım ve sana destek olacağım”
Sizce Hangisini düşünmek bizi mutlu eder? veya Bakış açımızı değiştirmek bizi mutlu eder mi?
Sanırım eder. Ne dersiniz belki de eşiniz sizi çok SEVİYORDUR. Sevgiyle kalın…
İlişkilerince çözüm arıyor ve doğru çözümleri bulmakta zorluk çekiyorsanız çözüm için bize ulaşabilirsiniz.
Sevinç Karakaya
Kadın Erkek İlişkisi (1)
DALGALI KADINLAR, GERİ ÇEKİLEN ERKEKLER
Dalgaları bilirsiniz bir alçalır bir yükselir. Kadınlardaki ruh hali de dalgalara benzer. Sevildiğini eğer hissederse ruh hali dalgalar gibi yükselir. Kendini gerçekten iyi hissederse dalgaların en zirve noktasını yaşarlar. Bazen ruh hani aniden değişir, dalgalar dibe doğru vurabilir. Fakat panik yapmaya gerek yoktur.Tamamen dibe vurduğunda kadının ruh hali; yine değişecek ve kendini iyi hissetmeye başlayacaktır. Ve bu durum da yani kadının dalgası yükselmeye başladığında partnerine verecek bol bol sevgisi vardır.Kadın dibe doğru düşerken kendi içinde ki boşluğu hissedip sevgiyle doldurulmasını ister. Kadın bu dibe vuruşlarda duygusal bir temizlik yapar. Kadın herhangi bir olumsuz duyguyu bastırmışsa yada dalganın yükseldiği zamanlarda, daha sevecen olabilmek için özveride bulunmuşsa, işte bu dalganın dibe vuruş esnasında olumsuz veya tatmin olunamamış duygular yeniden su yüzüne çıkar,kadın bunu çok yoğun bir şekilde hisseder.Bu durumda kadın sorunlarından bahsetmek ister, sesini duyurmak, anlaşılmak ister.İhtiyacı olan budur.
İşte ilişkilerdeki fark tamda burada başlar yani erkekle kadının birbirini anlaması zorlaşır beklentiler farklılaşır.Kadın sadece dinlenilmek isterken, erkek onun sorunlarına çözümler bulmaya çalışabilir yada hiç bir mana veremeye bilir.
Kadın bu inişlerde dipsiz bir kuyuda gibi kendini hisseder.Karanlık ve karmakarışık duyguların içindedir. Çok çabuk değişen belirsiz duygular yaşar kadın. Kendini yapayanlız hissedip ve hiç bir şekilde desteklenmediğini düşünebilir. Fakat dibe yani kuyunun en karanlık noktasına ulaştığında sevildiğini ve desteklendiğini hissederse, otomatik olarak ruh hali düzelir. Düştüğü gibi ani olarak yükselecektir.Kadın yine ilişkide sevgiyle ışımaya başlayacaktır.
Kadın kendisini iyi bulmadığında, yani iyi hissetmediğinde eşine de karşıda hoşgörülü ve olumlu olamaz. Dalganın dibe vuruşunda kadın; bezgin yada duygusal açıdan tepkili olmaya eğilimlidir.Zayıftır ve daha fazla sevgiye ihtiyacı vardır. İster ki eşi onu anlayabilsin . Hatta tek sorunu sadece anlaşılmaktır.
Erkek kadını sever ve kadın bu sevgiyle parlamaya başlar. Çoğu erkek belki bu parıltının sonsuza kadar dek süreceğini bekler. Fakat kadının sevecenliğinin sürekli olmasını beklemek güneşin sürekli parlayacağını ve hiç gece olmayacağını beklemek gibidir. Hayat geçişlerle ve değişimler ile doludur gece ve gündüz, sıcak ve soğuk, yaz ve kış, yağmurlu ve güneşli.İşte aynen böyle erkek ve kadın ilişkileri de benzer geçişler ve değişimler yaşayabilirler.
Erkekler fazla yaklaşıldığında kendilerini çekerler, kadınlarda kendilerinin ve başkalarını sevme güçlerinde iniş çıkışlar yaşarlar.
Kadın bu düşüşleri yaşarken erkek bir sorun olduğunun farkındadır ve bunu düzeltme girişimindedir. Ona üzülmesi için bir sebep olmadığını açıklamaya çalışır. Asıl yanlış belki de burada başlar, yapması gereken düzeltmek değildir.Bu işleri tamamen çıkmaza sokabilir .Kadın daha fazla anlaşılmadığını düşünebilir, dolayısıyla da daha çok üzülebilir. Erkek düzelttiğini zannetse de aslında kadının kendini daha kötü hissetmesine neden oluyordur. Kadın bu karanlık kuyusunda dibe doğru düşerken , Erkek şunu bilmelidir; kadının ona en ihtiyacı olduğu an,kuyunun dibine vurduğu andır. Kadın erkeğinin sorumlarını çözmesini yada düzeltmesini değil ; Sadece ve sadece erkeğinin onu koşulsuz sevgiyle desteklemesini ister.
Erkekler kadınların ruh halini anlamak da zorluk çekerler . NEDEN DİBE DOĞRU VURUYOR BU BENİM HATAM MI ? diye söylenebilirler. Onlar şunun farkında değillerdir kadının doğasında bu vardır . Kadının; Erkeğinin isteği gibi yine ilişkilerde parıldayan sevgi dağıtması için muhakkak dibe vurması gerekir.Gerekir ki tekrar dipten yükselişe geçebilsin.Kadının dibe vurduğunda en son şey,birinin ona neden moralinin bozuk olmaması gerektiğini söylemesidir.Kadının ihtiyacı yanında olacak, onu dinleyecek ve anlayış gösterecek biridir. Erkek kadının neden böyle hissettiğini anlamasa da sevgi ilgi ve desteğini sunabilir.
Kadının dibe doğru inerken ilk belirti bezginliktir bunun yanında kendine güveni gider, öfkelidir, kaygılıdır,bitkin,umutsuz,talep dolu, güvensiz,kontrolcü ve eleştireldir..Ve erkeğine kuyunun dibine doğru vurduğunu ve onun sevgisine ihtiyaç duyduğuna anlatmak için ;
Kadının ağzından artık şu tarz cümleler sıkça çıkmaktadır.
”Yapacak o kadar çok şey varki”,”Daha fazlasına ihtiyacım var”,”Her iş bana bakıyor”, ”Ama ya ……”,”Anlamadığım şu neden?”,”Artık elimden hiç bir şey gelmiyor”,” Ne yapacağımı bilemiyorum”, ”Hiç aldırmam ne istiyorsan yap”, ” Şunu yapmalısın:.. ”, ” Hayır istemem…”, Ne demek istiyorsun?”, Eee,…… yaptınmı?”,” Nasıl unutabilirsin ki”
Erkek ise şu cümleleri sıkça tekrarlamaya başlar;
”Bunları daha kaç kez yaşamak zorundayım”, ”Tüm bunları daha öncede duydum”, ”Bunu hallettiğimizi sanıyordum”, ” Bunu ne zaman üstünden atacaksın”, ” Yine bunlarla uğraşmak istemiyorum”, ” Bu delilik ! Yine aynı şeyleri tartışıyoruz”, ”Neden bu kadar çok sorunun var ?”
Evet. Cümleler tanıdık geldi mi? Peki bu hal nasıl geçer? Aslında çok basit.
Erkek sabırlı olur ve kadın da bu zamanlarda desteklendiğini hissederse; Kadın ilişkiye
güvenmeye başlar .Yaşamındaki yada ilişkilerindeki mücadelelerden korkmadan kuyusundan çıkmaya başlar. Sevgi dolu bir ilişkinin özelliği budur. Kuyusunda olan bir kadına yardımcı olabilmek, onun çok takdir edeceği özel bir armağandır. Yavaş yavaş geçmişinin etkilerinden kurtulmaya başlayacaktır. Hala iyi ve kötü zamanları olsa da, bunları eskisi kadar aşırı yoğun yaşamayacaktır, onun sevecenliğini gölgelemeyecektir.
Daha anlayışlı ve anlaşılabilir ilişkiler dileğiyle…
Sevinç Karakaya