İlişkinizi Yenilemek İçin Öneriler
İLİŞKİNİZİ YENİLEMEK İÇİN ÖNERİLER
Evlilik törenlerinin ardı arkasına devam ettiği şu hareketli günlerde, Kişilerin başkalarının mutluluklarını gördükçe kendi ilişkilerinin de tekrar gözden geçirme, hatta eski o heyecanlı günlere dönme noktasında yenilikler yapmalarını öneririm. Yeni evlenenler için ise evliliklerini ve ilişkilerini neden güncel tutmalılar bunun üstünde durmalarında fayda vardır. Çünkü iyi bir ilişki bize sadece duygusal huzur değil aynı zamanda bedenen huzur ve sağlıklı getirebilir.
Evet yanlış duymadınız iyi bir ilişki size sağlıklı bir beden getirecektir. Tüm ilişkiler ve özellikle duygular ilişkilerimiz bizim bütün hayatsal fonksiyonlarımızı etkiler. İyi bir ilişki sayesinde beden sağlığınızı da koruyabilirsiniz. Evli veya sağlıklı bir ilişkiye sahip çiftler bekarlara göre daha uzun yaşarken karşılaştıkları zorluklarla da daha kolay baş edebiliyor. Sağlıksız evliliklerde ve ilişkilerde ise çiftlerin kronik hastalıklara yakalanması riski daha yüksektir. iyi bir ilişki ve sağlıklı bir yaşam için, ilişkinizde bazı düzenlemeler yapmanızla mümkündür.
İyi bir ilişkin için ön koşulu çiftlerin bireysel olarak iyi hissetmeleridir. Bu genelde anlaşılması zor bir durum oluyor. Kişiler ”İlişkiler iki kişiliktir o iyi olunca ancak bende iyi olabilirim” gibi savunmaya geçseler de; Unutulmaması gereken biz bireysel olarak iyi ve tam olmadığımız sürece karşı tarafla da iyi olamıyoruz. O yüzden ilk ve değişmez madde:
Önce Kendinize Sonra İlişkinize Bakım Yapın
Kişisel bakım çift yönlüdür beden sağlığı ve Duygusal sağlığınız. Biz nasıl ki hasta ve mutsuz insanlar ile olmak istemeyiz; Kimse de kronikleşmiş hastalıkları olan ve mutsuz insanlar ile birliktelik istemez. Beden sağlığınız için ; vücut temizliğinize ve hijyene dikkat edin, dengeli beslenin ve egzersiz yapmanızı tavsiye ederim. Duygusal sağlığınız için ise keyif aldığınız etkinlikleri yapın, size iyi gelen insanlarla görüşün. Sizin fikirlerinize yada yaptıklarınızı devamlı yıkıcı eleştiriler yapan kişilerden uzak durur. Kendi iyi yanlarınızı tekrar keşfedin bunlara odaklanın, ve aynı zamanda sahip olduğunuz şeylere veya özelliklere şükrünüzü sıkça tekrarlayın. Bunlar yaşam enerjinizi arttıracaktır. Buda sizin daha sağlıklı bir yaşama taşıyacaktır.
Nasılsanız Öyle Görünün
Duygularınızı ve düşüncelerinizi açık, net bir şekilde eşinizle paylaşın. İçinizden geliyorsa eşinize yaklaşmaktan, sarılmaktan ve dokunmaktan çekinmeyin. Bunu bir görev olarak yada zoraki bir şekilde yapmayın. Eğer bunu bir görev gibi değerlendiriyorsanız ilişkinizle ilgili tehlike sinyalleri ortaya çıkabilir. Çoğu ilişki dışarıdan bakınca her şey yolunda gibi görünür fakat çok büyük sebebe gerek olmaz yıkılması için bazen küçük sarsıntılar o ilişkiyi yıkabilir. Bunun sebebi her şey yolunda gibi yapıp zoraki yapılan hareketlerdir. Bir yerde muhakkak patlak verir. Zoraki davranışlar yerine kendiniz olun emin olun samimiyetin getirdiği iyi enerji ilişkinizi daha zevk alacağınız bir duruma taşıyacaktır.
Birlikte Zevk Aldığınız Etkinliklere Katılın
Birlikte eğlenebileceğiniz keyifli etkinliklere katılın. Sinemaya, tiyatroya, konsere veya alışverişe gidin, eşiniz için kıyafetler seçin. ”Bu sana çok yakışıyor”, ”Sende bunu görmek istiyorum” gibi yorumlar yapmaktan çekinmeyin. Bayan yada erkek ilişkide eşinin odağında olmaktan hoşlanır.
Birbirinizi Yaşamaktan Vazgeçmeyin
Hangi yaşta olursanız olun, kendi kişisel bakımınıza önem verin. Evliliğin getirdiği nasıl olsa evliyiz rahatlığıyla hareket etmeyin. Hafta sonu evdeyken bile en güzel kıyafetlerinizi giymeye önem gösterin. Birbirinize güzelliklerinizi ve güzel taraflarınız gösterin. Fiziksel, duygusal ve cinsel yakınlığınızın tadını çıkarın. Yakınlık çiftlerin ilişki doyumunu artırır. Evlenince coşkunun biteceğini düşünmeyin. Coşkunuz eksildiyse ilişkinizi bir uzmanla birlikte değerlendirmekten çekinmeyin. Hiç bir zaman birbirinizi yaşamaktan vazgeçmeyin.
Kendinize ve Eşinize Kişisel Zamanlar Ayırın
Çiftlerin belirli ölçüde birlikte belirli ölçüde de bireysel olabilmesi hem benliklerini korumalarını hem de birlikteliklerini beslemelerini sağlar. Bireysel olarak kendinize özel olan ve ilişkinizin ortak alanlarını birbirinden ayırın. İyi bir ilişki bireylerin hem tek başına hem de bir arada olma ihtiyaçlarını tatmin eder. Bireylerin özel yaşamlarının olmadığı, her şeyin birlikte yapıldığı ilişkilerde yıllar geçtikten sonra bireylerin ilişkiden önce nasıl biri olduklarını, kimlerle görüştüklerini, ilişki yokken nasıl zaman geçirdiklerini unutma tehlikesi ortaya çıkabilir. Tamamen bireysel hareketler ise çiftlerin birbirlerinden kopuk yaşamasına neden olabilir. Bu noktada çiftlerin birlikte keyifli etkinlikler yaparken aralarında belirli bir mesafe bırakmaları, birbirlerini özlemelerine fırsat vermeleri ilişkileri besler. Bazı etkinliklere partnerinizle katılmak, bazen arkadaşlarınızla yalnız görüşmek çözüm olabilir.
Sorumluluklarınızı Paylaşın
Evi eşinizle paylaşırken ev içindeki işlerle ilgili sorumluluk paylaşımı yapmanız gerektiğini unutmayın. Kadın/erkek işi diye ayırdığınız işleri gözden geçirin ve bir ev arkadaşıyla yaşıyor olsaydınız görevleri nasıl paylaşırdınız, payınıza neler düşerdi, onu düşünerek harekete geçmenizi tavsiye ederim.
Tartışmaktan kaçmayın
Tartışmak kavga etmek değil; fikirlerin, beklentilerin farklı olması, birbirine uymaması ve bunların konuşulabiliyor olmasıdır. Tartışabilmeniz kendinizi, eşinizi ve ilişkinizi önemsediğiniz, ilişkinizi canlı tuttuğunuz anlamına gelir. Tartışırken birbirinizi suçlamayın ve karşılıklı olarak birbirinizin niyetiyle ilgili peşin hükümlü olmayın. Bunlar yerine karşılıklı bir şekilde ne hissettiğinizi, ne istediğinizi anlamaya çalışın. Çiftlerin problemlerini çözebilmesi ilişkilerinden aldıkları doyumu artırırken, geri çekilmeleri ve problemlerle ilgili konuşmaktan kaçınmaları doyumu azaltıyor.
Sevgiyle Kalın…
Sevinç Karakaya
”Kafa Sesi” Gibidir… Aynı Bedende İki İnsan…
”KAFA SESİ” GİBİDİR AYNI BEDENDE İKİ İNSAN
Geçenlerde duyduğum bir tabirden daha doğrusu stilden bahsetmek istiyorum bugün size. Bir kaç gün önce internette gezinirken bir türküye takıldım kaldım .”Sarı Gelin” türküsünü bir yarışma programında yarışmacılardan biri performans olarak sergiliyordu. Asıl takıldığım yer türküden ziyade söylediği stil oldu. Stilin adı ”kafa sesi ” ile seslendirme, sahnedeki yarışmacı bunu hem erkek hem de bayan sesiyle canlandırdı. Koltukları sahneye dönük jüri bile tereddüt etti , acaba iki kişi mi var diye. Evet bir beden de iki ayrı ses..
Aynı bedende yaşayan iki farklı ruh hali gibi… sizde şu soruyu sordunuz mu? kendinize.
İki farklı insanı aynı bedende yaşattınız mı? Hiç.
Bir tanesi içinizde ortaya çıkartmadığınız , belki çok sevdiğiniz ve olmak istediğiniz siz,Bir tanesi de ortada olduğunuz her gün ona bürünüp dolaştığınız, fakat günden günede uzaklaştığınız siz. Sanki iki ayrı bedende iki ayrı insan. Tıpkı Kafa sesi gibi aynı bedende iki sesin açığa çıkması gibi…
Fakat buradaki fark aynı beden de iki ses çıkarken , Aynı bedende yaşattığımız iki ayrı insandan sadece bir tanesi oda, olmak istediğimiz değil olmamızı istenilenin ortaya çıkması. ”Kafa sesi” diyaframın sabit tutulup sadece ses tellerinin göğüs kafesi yardımı ile titreştirilmesiyle elde ediliyor.Yani oldukça zahmet isteyen bir dışa çıkış şekli . Kişinin bunun için sesini epey bir terbiye etmesi gerekiyor.
Peki içimizdeki ”BİZ” ortaya çıkması içinde sizce bir zahmet gerekiyor mudur?
İnsanın bunun için; O içindeki ”BEN’e” ulaşması için de biraz zahmete ihtiyacı olabilir. Kendini yeniden programlamaya , İstediği kişiye dönüşene kadar kendine taahhütler verip bunları uygulamaya. Evet kabul ediyorum bu Kafa sesini kontrol etmekten çok daha zor bir süreç, ama sonucunda sizi gerçekten istediğiniz siz yapacak süreç. Ve bu süreç yani bu değişim; sancılıdır. Değişimin sonucu iyidir, fakat her değişim muhakkak acı verir.
İnsan bu değişime ne zaman karar verir biliyor musunuz?
İçinde bulunduğunuz durum da ruhunuzun çektiği acı, değişimin verdiği acıdan daha fazla olduğuna inandığınız zaman olur.
Korkularımız, sıkılmışlıklarımız, arayışlarımız, hırslarımız, endişelerimiz , peşinden koştuğumuz mutluluk , yılların göz açıp kapamak kadar hızlı geçişinin verdiği panik bizi bu değişim noktasına getirir.
Panik olmayın yalnız değilsiniz. Milyonlarca insan sizin durumunuzda.Önce herkes kendisiyle savaşıyor. Kendisiyle kavga içinde.Denebilir ki içimiz dışımızdan çok daha karmaşık. Her birimizin işte o içindeki savaş; yaşadığı dünyasını şuan ki haline getirdi. Roller, zihin, öz, hepsi birbirine karıştı. Şimdi bunları toparlama zamanı.
Şimdiye kadar bunu toparlamak için neler yaptın ? Belki sana mutluğun püf noktasını anlatan bir kitap okumayı denedin , Belki bir film izledin mutluğu anlatan, Belki kendine farklı vaatleri üzerine yapıştırmış bir çok kişiyle mutluğa ulaşmaya çalıştın. Her seferinde aklın karıştı. Ama doğruyu kabul etmekte buldun. Evet mutsuzluklarının, korkularının, hırslarının ve talihsizliklerinin sorumlusu ”SEN”olduğunu anladın. Belki bunu her seferinde duvara toslayarak anladın . Ama ANLADIN.
Bu yazıyı okuduğuna göre; doğru yerdesin… Çünkü sen mükemmelsin …Her mükemmel insan gibi hayatında bir sorun yaşadığının farkında ve belki de onlara çözüm olmak istiyorsun . Çözümse doğru yöntemlerle ortaya çıkacak
” SEN ‘de ”…
Sevinç Karakaya