Doğru Adres: Yaşam Koçu
Neden Sizin de Hayalleriniz Gerçek Olmasın ?
Herkes hayatında zaman zaman tıkanmalar yaşaya bilir. Öyle bir yere gelir ki insan sanki, bütün yollar kapalı yada istediği yere kendisini, götürecek yol hangisi bilemeyebilir. Sizde böyle bir durum içerisin de iseniz, Yolunuza devam etmek istiyor ama yönünüzü bulmakta zorluk çekiyor, nereye gitmeniz konuşunda kararsızlıklar yaşıyorsanız, belki de nereye gideceğinizi biliyorsunuz fakat oraya sizi götürecek güç kaynağını içiniz de olduğunu fark edemiyorsanız; TAMDA İHTİYACINIZ OLAN YERDESİNİZ…
”Doğru Adres; Yaşam Koçu”
Belki henüz hedefiniz bile yok, belki de sizi hayat nereye savuruyorsa oraya doğru gidiyorsunuz. Ne istediğinizi, ne olmanız gerektiğini, sizi nasıl bir hayat mutlu ederdi; bilmiyorsunuzdur?. Şimdiye kadar çok düşünmemiş de olabilirsiniz. Yada sizin için başkaları bugüne kadar düşünmüş, sizde başkalarının istediği hayatı yaşayarak, şimdi ki siz olmuşsunuzdur. Fakat oda ne ? Geriye dönüp baktığınızda geçen zaman sizi hoşnut etmiyor mu ? Aslında mutluluğunuz için öğretilen ne yaptıysanız hiç işe yaramadı mı?
Belki de atalarınızın Karmalarına takılıp kaldınız. Hiç fark etmeden, İstemediğiniz bir hayatı kendinize çektiniz. Atalarınızın yargıları, sizin yargıladıklarınız. Aynı olayları siz kaçtıkça, tekrar tekrar size yaşatmıştır belkide. Artık bu kısır döngüden çıkma zamanı sizce de gelmedi mi? FARK ETTİĞİNİZ AN; TAM ZAMANIDIR…
Koçluk hizmeti; Almak için sizin hayatınızda sorun olarak gördüğünüz, belki de bir çok yola başvurup, bir çok yerde çare arayıp, zaman zaman da gelici geçici anlık çözümler bulduğunuz, hayatınızda yolunda gitmeyen bazı olaylar yaşayabilirsiniz. Bunlar aile ilişkileri, özel hayat, kariyer,sağlık, refah, başta olmak üzere bir çok konu olabilir.Yaşam Koçu yaşamınızı genel anlamda; Düzene koyma, yaşam amacı belirlemeniz de destek olma, ve hedeflerinize giden yolda istikrarla ilerlemenizi sağlayacak, kendi kaynaklarınızın farkına varmanızı sağlar. Özgüveninizi tekrardan elinize alma, hayata bende varım diyecek motivasyonu ve inancı tekrar elde etmede yaşam koçu hizmeti almak çok isabetli bir karardır.
Yaşam Koçluğu Hakkındaki Bazı sorulara cevaplar;
*Yaşam Koçu Tıbbi konularda işe yarar mı?
Yaşam koçu tıbbı yardım gereken konulara fayda sağlamaz. Bunlar için muhakkak gerekli uzman hekimden yardım almak şarttır. (Dikkat eksikliği, Depresyon gibi…) Fakat Tıbbi olarak yardım alırken hayatını düzene sokmak adına yaşam koçundan destek alınabilir.
*Yaşam Koçu ile Seansa başlarsam ; Süreç nasıl olacak?
Yaşam koçunuz dan almak istediğiniz paketlerden birine karar verdikten sonra… İlk görüşmelerde yaşamınızın hangi alanlarına odaklanmak istediğinizi belirlersiniz.Her seansta belirlediğiniz temel hedefe yönelik çalışmalar yapacaksınız. Mesela; Hedefinize giden yolda engelleri teker teker kaldırabilecek farkındalığı sağladıktan sonra, Engeller kalktıkça artık hedefinize giden yol haritası belirlenmeye başlayacaksınız. Yaşam koçunuz bunu belirlemenizde, size sorduğu güçlü sorularla, sizin için en doğru ve sizi isteğinin mutlu hayata götürecek, süreci belirlemenizde size destek olur. Unutmayın yaşamınızın yöneticisi sizsiniz. Yaşam koçunuz da sizi kendi yaşamanızın yöneticisi olarak görecek ve hiç bir şekilde yönlendirme yapmadan, yargılamadan, çevreniz de duyduğunuz söylemlerden çok uzak bir şekilde, bu güne kadar kimsenin sizi dinlemediği gibi tamamen size odaklı dinliyor olacaktır.
Burada Yaşam koçunuz size temel odaklı koçluk programı sunmaktadır. İlk seanslarda belirlediğiniz hedefler ve bu hedefler doğrultusunda tam olarak ne istediğinizin farkına vardıktan sonra, Her bir seans da, sizi öncelikli temel hedefinize götürecek, bir adım daha atmış olacaksınız. Her seansınız kendi içinde, asıl yani gerçekten sizi olmak istediğiniz kişiye dönüştürecek hedefinizle , bağlantılı bir şekilde devam edecektir. Böylece kendi içsel kaynaklarınıza ulaşacak, güçlü yönlerinizin farkına varacak, Şimdiye kadar kendinizin dahi farkında olmadığı sizi tekrar keşfedeceksiniz.
Yaşam koçu kavramına yabancıysanız size ütopik gelebilir. Fakat Tek bir seansın sonun da dahi yaşamında büyük değişiklikler geliştiren insanlar vardır. Kararlı ve istekli olduğunuz taktirde; yaşamınız da siz de büyük değişiklikler yapabilirsiniz.
*Yaşam koçu ile ne kadar çalışmam lazım?
Sizin de tahmin edeceğiniz gibi, bu kişiden kişiye ve hedeflerinize göre büyük farklılıklar gösterir. Ancak kendi koşullarınıza göre mümkün olan en hızlı şekilde ilerleyeceğinizden emin olabilirsiniz. Çalışmak istediğiniz alanı paylaşmak ve bu konuyu daha detaylı görüşmek için iletişim formunu kullanarak ücretsiz bir tanışma randevusu alabilirsiniz.
*Yaşam Koçluğu programında danışan olarak benim yapmam gereken ne?
Öncelikle değişime karar vermiş olmalısınız. Unutmayın ki her değişim sancılıdır. Ancak ”Şu anda için de bulunduğunuz hayat değişimden daha sancılı ise değişime karar verebilirsiniz” Kesinlikle Hedeflerinize ulaşmak için gerekli adımları atmaya istekli ve hazır olmanız gerekiyor. Seans için yalnız olacağınız ve rahatsız edilmeyeceğiniz bir ortamı tercih etmelisiniz. Seanslarımız 1 saat sürse de sizin en az 90 dakika ayırmanız gerekir. Seans öncesi zihninizi rahatlatacak egzersizleri yaşam koçunuzun size sunduğu yöntemler ışığında uygulamanız gerekmektedir. Gerekli teknik koşulları hazırlamalısınız. (Skype, telefon). Seanslara zamanında gelmeli, iptal etmeniz gereken özel durumlarda ise 24 saat öncesinden haber vermelisiniz.
*Peki Yaşam koçunun sorumlulukları nedir?
Yaşam koçunuz sizi, kendi kişisel ve profesyonel yaşamınızın uzmanı olarak görür ve tam bir saygı içinde olur. Sizi kendi içsel kaynaklarınıza, yanıtlarınıza ve gücünüze yönlendirmek. Bunun için uygun araçları, teknikleri kullanmak. Gizliliğinizi mutlak biçimde korumak. Arzuladığınız yaşamı oluşturmanız için tüm koçluk tekniklerini ve becerilerini kullanarak hedeflerinize ulaşmanızı sağlamak, bu yönde sizi teşvik etmek, desteklemek, motive etmek ve yanınızda olmak yaşam koçunun sorumluluğundadır.
*İnternet üzerinden veya telefonla yapılan yaşam koçluğu seansları yeterince etkili olur mu?
Tabi ki kafanızda bunun yüz yüze yapılan seanslar kadar etkili olup olmayacağına dair soru işaretleri oluşabilir. Ancak gerçek şu ki, uzaktan yapılan seans ile yüz yüze yapılan arasında bir dezavantaj olmadığı gibi aslına bakarsanız daha da etkilidir. Bunun nedeni danışanın etrafındaki tüm dikkat dağıtıcı unsurlardan uzak, hazırladığı özel, güvenli ve rahat ortamda olması, dolayısıyla tamamen kendi içine odaklanabilmektedir. Karşınızda dikkatinizin bir kısmını ayıracağınız yaşam koçu bile olmadığından, yüz yüze olduğunuzda konuşamayacağınız konuları dahi çok daha rahat konuşabilirsiniz. Trafikte harcanan süre ve bunun eklediği stres de ortadan kalkınca seansınıza daha rahat hazırlanır ve gelirsiniz. Tabi bir de farklı iller de gerçekten doğru kişilere ulaşamayıp koçluk programına katılamayanlar için ise tam anlamıyla online seanslar hayat kurtarıcısıdır. Tüm bunlar uzaktan yapılan seansları daha etkili kılmaktadır. Gerektiğinde ve tercih ettiğinizde seanslar video görüşmesi şeklinde de yapılabilir.
Burada yer almayan sorularınız varsa; İletişim formu doldurup sorularınızı ücretsiz olan tanışma seansımızda sorabilirsiniz.
Sanırım kafanızdaki bir çok yaşam koçluğu ve nasıl hizmet verdiğine dair soru cevap bulmuştur. Fakat unutmayın ki her insan kendi bir dünyadır. Ve herkesin sorun saydığı şey farklıdır. Sizin de hayatınızda çözemediğiniz ve çözülmeyi bekleyen sorunlar varsa, ne yapmakla alakalı kararsızlıklarınız yada nasıl yapmalısınız ile ilgili göremedikleriniz varsa; ücretsiz bir tanışma/strateji seansı randevusu almanızı tavsiye ederim.
Sevinç Karakaya
Devamıİlişkilerde Duygusal Şiddete Dur De!
İLİŞKİLERDE DUYGUSAL
ŞİDDETE DUR DE!
İyi ve doğru kişiyle olan, bir ilişki insanın hayatına mutluluk, neşe, huzur, dinginlik ve anlam katarken, bazı ilişkiler için ise bir o kadar yaralayıcı ve yıpratıcı olabiliyor. Aslın soru şu ”insanlar bir İlişkiye neden başlar?” cevap iyi hissetmek ve mutlu olmaktır fakat bazen tam tersi olur, mutluluk hayalleriyle başladığımız ilişkimiz bize zarar vermeye başlar.
Günden güne yıpranırız, fakat ilişkinin içindeyken bizi ne kadar hırpaladığını, yıprattığını çoğu zaman anlamayız ve hayatımızı bir çıkmaza çeviren bu kısır döngüden kurtulmak için bir yol bulamayız.
Düşünün ”Nedir bizi duygusal olarak yıpratan durumlar? İlişkinizde aşağıdaki durumlardan bir ya da birkaçını yaşıyorsanız siz de ilişki bankanızda, mutluluk yerine mutsuzluk biriktiriyorsunuz demektir. Bu aynı şuna benzer bir darp ya da fiziksel şiddet görmezken; duygusal olarak çok ciddi ve müdahale edilmesi gereken bir şiddetin içindesiniz demektir.
Evliliğiniz veya ilişkinizde sonuçlar yoksa bir ” BELİRSİZLİK” varsa;
Belirsizlik denildiğinde aklınıza ne geliyor? Belirsizlik; Sonuçlanmamış, havada kalmış, net olmayan hareketlerle bir ileri iki geri ilerleyen sözlerle ifade edilmemiş, adı konulmamış sorumluluklardır. İlişkilerde belirsizlik hissinin aşırı düzeyde olması, karşınızdaki kişinin size karşı tutumunun sürekli değişken oluşu, en yıpratıcı durumdur. Belirsiz mesajlar vererek ‘bir kaçan bir yaklaşan’ bir partnere nasıl davranacağını bilemezsiniz, Bir gün tepki vermediği duruma ertesi gün tepki vermesi ya da her davranış için ayrı tepkiler ile karşılaşmak insan ruhunu en çok yoran durumlardan biridir. Burada aslında çok daha ciddi bir olay vardır. Kişinin duygularını yanlış yorumlaması söz konusudur. İlişkideki belirsizliğin yarattığı ‘kaygı ve öfke’ ona çok benzeyen hislerin ‘heyecan’ duygusunun ‘aşk’ duygusu ile karıştırılması, kişiyi daha da içinden çıkamadığı ve vazgeçemediği bir duruma sokar. Oysa ki yapılması gereken; zaman geçmesine rağmen ilişkide taşlar yerine oturmuyor ve belirsizlik devam ediyorsa tek seçenek vardır oda ilişkiyi bitirmektir.
Unutulamayan eski eşler ;
Eşinizin ikinci evliliği mi ? Sebep ne olursa olsun ölüm ya da boşanma hiç fark etmez. Hatta bazen unutulamayan gençlik aşkları. Eşiniz ile ilişkinizde üçüncü bir kişi en az sizin kadar konu oluyorsa duygusal olarak taciz ediliyorsunuz demektir. Unutulamayan bir aşk ya da eski yaralar sizin ilişkinizi yaşamanızı engelliyorsa, başka biriyle kıyaslandığınızı hissediyorsanız, bence harekete geçmenin tam zamanı derim! Eşinizin sürekli olarak eski unutamadığı diğer kişiden bahsediyorsa, daha önceki ilişkilerine dair anılarını sıklıkla gündeme getirmesi, ilişkiyi bırakmanız ve kendinizi bu durumdan kurtarmanız için yeterli işaretlerdir.
Eşinizin sürekli eleştiri bombardımanı mı var ?
Bazı ilişkilerde şaka yollu eleştiriler yapılabilir, hatta bu bir ilgi ifadesi de olabilir; kendi aralarında bir iletişim şeklidir de denebilir. Kişileri yaralayan ise eleştiri ve şakaların ‘aşağılama’ şeklinde ve sürekli, her fırsatta oluşudur. İğneleyici ve aşağılayıcı laflar söylemek özellikle başkalarının yanında azarlamak, tamamen görmezden gelmek, sürekli eleştirmek ve bu konu ile ilgili konuşmanıza rağmen hiçbir düzelme olmaması, sağlıksız ve düzelmesi hemen hemen imkansız bir ilişki yaşadığınızın göstergesidir. Kendi ruh sağlığınızı korumak ve özgüveninizi kurtarmak için bir an evvel sizi aşağı çeken eşinizden uzaklaşmayı seçmek en doğrusudur.
Eşinizin hep mi depresyonda;
Bu tip ilişkilerde taraflardan biri mutsuzluk, gerginlik ve kaygı ile beslenir. Sevginin sevinç getirmediği, insanı aşağıya çeken bir ilişki şeklidir. Depresif taraf Eşinin mutlu olmasından, hayattan keyif almasından hiç hoşlanmaz,hatta suratının biraz gülmesine bile tahammül edemez ve kendi sorunları ile onu meşgul eder.Zamanında görmedikleri sevgi eksikliğinden kaynaklı Ufacık bir ilgi azalmasında dikkati çekmek için problem yaratır, ilgisizlik ve sevgisizlikle suçlar ve karşı tarafın kendisini suçlu hissetmesini sağlar. Bu tip bir ilişki bir müddet sonra hayatın sadece negatif taraflarını görmeye, gülmeyi unutmaya ve hatta uzun vadede derin depresyonlara neden olur. Hayat ışığını ve anlamını kaybetmektense bu ilişkiden vazgeçmek en doğru karardır.
Ne yaparsanız yapın eşiniz bir türlü tatmin olmuyor mu suçlu hep siz mi oluyorsunuz?
İlişkilerde dengeler bozulduysa; ilişkide bir taraf hiç memnun olmayan ve memnun edilmesi gereken taraf rolünü oynar. Ne yapsanız onu tam olarak memnun edemezsiniz. Bu tür ilişkilerde çabalayan, fedakarlık yapan hep bir taraftır ve buna rağmen diğer taraf ise bu çabalardan memnun kalmamaktadır. Buda zamanla fedakarlık yapan tarafta neden yetemediğine dair kendisini eksik hissetmesine sebep olur. Bir müddet sonra fedakarlıklar, zorunluluk haline gelir, yapmadığınız her şey için suçlanmaya başlarsınız. Ona ‘gerçekte ve duygusal olarak’ sadece o ‘izin verdiğinde’ ulaşmak, ‘yalnız hissetmek’ gibi hislerinizin tek sorumluluğu, sizin ‘yanlış yorumlamanıza’ bağlanır. ve buda İlişkideki sorunlarla ilgili kaygılarınızda hep kendinizi suçlar ve olumsuz hislerinizi sürekli kendi kendinize dindirmek zorunda kalırsınız. Doğal olarak tek tarafa yüklenerek devam eden bir ilişki uzun vadede çöküşe ve öfke patlamaları ile bitmeye mahkumdur.
Eşinizin Kontrol ve otorite saplantısı mı var
Maalesef yıpratıcı ilişkilerin içinde en çok kadınların mağdur olduğu ilişki şekli budur. Bu tür ilişkilerde bir taraf dominant, kontrolü eline alan otorite sembolüdür. Kararları ve istekleri sorgulanamaz, tartışılamaz. Otoriter taraf kontrolünün dozunu gün geçtikçe arttırır, artık ufacık bir karar bile onun nezaretinde verilir. Ne zaman azarlayacağı, eleştireceği, kızacağı ya da onaylayacağı belli olmayan biri olmaya başlar ve bütün bunları kendi hakkı, sizin beceriksizliğiniz olarak görür. Bir müddet sonra kontrol edilen taraf bu duruma kabullenerek boyun eğmeye başlar. Kontrol bağımlısı ve otoriter tipleri ilişkinin başında anlamak kolaydır çünkü ilk günlerden bu taraflarını gösterirler, fakat bu çok görülmek belki istenilmez hatta çok büyük bir yanlış yapılıp sahiplenilme duygusuyla karıştırılıp ilk zamanlar bayanlar bundan memnun dahi olurlar, fakat zamanla bu hal katlanılmaz bir duruma gelir. Her kişinin bağımsız karar alma hakkı vardır ve kendi hayatının sorumluluğunu taşıması gerektiği için bu tür kişiliği zedeleyen kişilerden ve ilişkilerden uzak durmak en doğrusudur.
Daha düzgün ve karşılıklı anlaşılabilir ilişkiler, paylaşıla bilir ilişkiler dilerim…
Sevinç Karakaya
Topraklama: Negatif Enerjiyi Atma
TOPRAKLAMA: NEGATİF ENERJİYİ ATMA
Bugün bir arkadaşımla paylaştığım ve işe yarayan bir yöntemden bahsetmek istiyorum. İlgimi çekti ve işe yarıyor günlük sıkıntı ve streslerinden arınmak için birebir. Ve bunu iş yeriniz de evinizde kendinize 5-10 dakika ayırabileceğiniz rahat hissettiğiniz herhangi bir mekanda uygulayabilirsiniz.
Topraklama yeryüzünün sakinleştirici ve yavaş enerjisi ile uyumlu bir bağlantı kurmak demektir. Toprak enerjisi özellikle şu aralar yaşadığımız değişim sürecinde, enerjilerin bizi yerden yere vurduğu günlerde sağlam durabilmemiz için son derece pratik ve kolay bir metot.
Topraklama stres, panik, telaş, depresyon, sinirlilik halinde çok işimize yarar. vücudunuz size topraklamaya ya da ayaklarınızın sağlam basmaya ihtiyacınız olduğunu şu şekillerde belli edebilir.
*Hafif baş dönmesi ya da şaşkınlık benzeri hal
*Sakarlık,
*Dalgınlık, aklı havada olmak, unutkanlık
*Hafif mide bulantısı
*Düşük enerji, yorgunluk
*Alışılanın dışında kendini keyifsiz, morali bozuk hissetmek
*Sebepsiz yere sinirli, kızgın ve ya aşırı tepki verecek şekilde olmak
Farklı şekillerle yapılsa da topraklama niyet şu olmalıdır önce negatif elektriğinizi toprağa vermeyi niyet edin ve sonrasında teşekkür etmeyi unutmayın.
Doğada yürüyüş ya da yürüyüş meditasyonu, çıplak ayakla toprakta yürümek
Bahçede çalışmak ve ellerinizin toprakla haşır neşir olmasına izin vermek
Gülmeyin ama ağaçlara sarılmak, dokunmak. Bunu deli gibi görünmeden de yapabilirsiniz. Ağacın dibine oturmak gibi.
Topraklama
Topraklama Meditasyonunu günümüzde şirketlerin çalışanlarına rahatlama tekniği adı altında öğretmelerini sık sık duymaya başladık. Eğer bir toplantıya, eğitime ya da sunuma hazırlanıyorsanız bu teknik yapacağınız işten hemen önce çok işinize yarayacaktır. Ve yukarıdaki tüm rahatsızlıklara da birebir gelir. Bu meditasyonu her sabah 5 dakikanızı ayırarak yapmanızı tavsiye ederim. Hayatınızın yükünün biraz daha hafiflediğini, günü daha iyi geçirdiğinizi fark edeceksiniz.
Bu tekniğin amacı, hayat enerjisini sistemimize davet edip fizik ve enerji bedeni arındırmak, enerji alanımızı güçlendirmektir. Bu teknik zihni ve enerji alanını güçlendirir. Her yerde uygulanabilir ve uygulayanı meditatif bilinç haline sokar. Özellikle şifa uygulamalarından önce meditatif bilinç haline geçmek aktarılacak tesirin gücünü artırmak bakımından oldukça önemlidir. Aşağıdaki uygulama bütününü günde 3 veya 4 kez tekrarlayabilirsiniz.
1. Ayakta durup bacaklarınızı hafifçe aralayın, gözlerinizi kapatın
2. Burundan nefes alırken dörde kadar sayın, ağızdan nefes verirken sekize kadar sayın (yani nefesinizi aldığınızın iki katı sürede verin) ve bunu üç dört kez tekrarlayın
3. Ellerinizi avuç içleri birbirine yapışık olarak göğüs hizasında birleştirin
4. Kollarınızı yukarı doğru kaldırıp V harfi gibi açın, avuç içlerinizi gökyüzüne dönük tutun
5. Hayat enerjisinin tüm auranıza ve ellerinize aktığını imgeleyin. Avuç içlerinizde bu titreşimi hissetmeye çalışın, bu pozisyonda on – on beş saniye kalın
6. Parmak uçlarınızı birbirine değdirip bedeninize değmeden ellerinizi aşağı doğru indirin, yere doğru eğilip auranızdaki tüm gereksiz frekansları toprağa gönderdiğinizi imgeleyerek ellerinizi açın
7. Ellerinizi birleştirip avuçlarınıza aldığınız enerjiyi, avuçlarınız fizik bedeninize dönük olacak şekilde auranızdan geçirerek doğrulup kollarınızı gökyüzüne açın
Sevinç Karakaya