Erken Boşalma Sorunu
Off yine mi? Erkeklerde erken boşalma sorunu!… Aslında bütün sorun “yine mi?” demekle başlıyor ve daha ilginç olanı siz “yine mi?” dedikçe o sorunla “yine” karşılaşırsınız…
Bu sorun son yıllarda çok sık rastlanan bir sorun haline geldi ve maalesef ki bu sorun artık yaşa bağlı değil… Her yaşta karşılaşılması olağan bir durum…
Peki bu sorunun çözümü nedir? Neler yapılmalı? Aslında çok ta zor bir durumda değilsiniz… Yani bu sorunun aşılması kolay ama biraz zaman ve sabır gerektirmektedir…
Doktora gitmeye çekinmeyin… Öncelikle bir ürolog’a görünmekte yarar var ve aslında ilk yapılması gereken de budur. Eğer doktorunuz bu durumunuzun psikolojik olduğu kanaatine varır ise işte o zaman bu durum zaman ve sabır gerektiren bir hal alacaktır….
Kadınların bu aşamada sabır göstermesi gerekiyor! Bir kadın için çok zor bir durum elbette… her cinsel birleşmenin hüsranla sonuçlanması kolay kabul edilebilecek bir durum değildir belkide ama erkeğinizin bu durumdan kurulmasının tek yolu sizin sabır ve anlayışınız olacaktır….
Erkeğinizi motive etmeniz gerekiyor. Erkekte erken boşalma sorunu varsa zaten yatağa 3-0 mağlup girer bu durum erkek için zaten kabul edilebilir bir durum değilken kadınların bu durumu “yine mi!!!” diyerek erkeğin bir dahaki sefere de aynı şekilde erken boşalmasına davetiye niteliğinde olacaktır….
Kadınların bu durumda “yine mi” yerine “olsun… sen rahatladın ya ben yine mutlu oldum” gibi kelimeler üretmesi erkeğin bu durumdan kurtulmasına katkı sağlayacaktır… Kesinlikle orgazm olmuş gibi rol yapmayın bu durum erkeğinizin daha çok üzülmesine neden olacaktır.
Erkek erken boşalmaktan kesinlikle korkmamalı “olsun, bi daha yaparım” diyebilmeli ve hatta demelidir. Erken Boşalma sorunu yaşayan erkeğin “nasıl uzatabilirim” demek yerine “daha fazla nasıl zevk alabilirim” şeklinde bir yol izler ve artık bunu kabul ederek yola çıkarsa zamanla kendindeki değişikliğin farkına varacaktır.
Destek olarak satılan ilaçların (doktor tavsiyesi olanlar hariç) yararlı olacaklarına çok inanmayın bu işi kendi kafanızda çözebilirsiniz… Ancak yine de istisna durumlarda ve tabiki doktor tavsiyesiyle heyecanı bastırmak amacıyla ilaç kullanılabilir…
Mutlu bir cinsel hayat dileklerimle….
Mert Acar
DevamıAnne-Baba Olarak Boşanmak
ANNE – BABA OLARAK BOŞANMAK
Türkiye İstatistik Kurumu, Boşanmaların yüzde 41’i, evliliğin ilk 5 yılında gerçekleştiğini açıklamıştır. Bu gerçekten çok ciddi ve üzücü bir rakam. Kim evliliğine boşanacağım diye başlar ki; Düşünsenize tüm sevdikleriniz gelmiş en mutlu gününüz, Gözleriniz sevgi dolu bakışlarla parlıyor, havada evet sesleri yankılanıyor, sonsuza kadar süreceğine sözler verilip imzalar atılıyor.Peki ne oluyor da aynı imzalar bu sefer kin dolu bakan gözlerle, dillerde nefret çığlıkları boşanma dilekçesine atılıyor. İlişkiyi, evliliği bu noktaya götüren ne? Tabi ki mutlu bir birliktelikten, sonu hüsranla biten, boşanmaya götüren sadece tek sebep değil sebepler vardır. Bu birden bire olmamıştır. Evlilik ilişkisi yavaş yavaş bozulur, kalitesini kaybeder. Küçük, aslında önemsiz davranışlar çok önemli hale gelir. Sevgi, yakınlık, güven ve saygı gibi olumlu duygular etkinliğini kaybeder. İlişkiyi evlilik noktasına getiren memnuniyet ortadan kalkar. Artık eşler evliliklerini en kötü bakış açısından bakıp sadece olumsuz yanlarını görmeye başlarlar.
Aslına bakarsanız, ilişkiyi boşanmaya noktasına getiren, nedenlerin başında eşlerin birbirlerinden beklentilerinin değişmesi ve zamanla hayatlarındaki bir çok kişinin rolünü eşinden beklemesidir. Eşler birbirinden hem sevgili, hem en iyi arkadaş, hem bir korumacı gibi kimliklerin hepsini üstlenmesi beklerler. Bunun yanı sıra; farklı meslekler, kazançların farklılığı, birbirine daha az zaman ayırma gibi sorunlar yaşanmaya başlar. Artık hayata aynı çerçeveden bakmayı unuturlar ve çoğu zaman değerler ve amaçlar farklılaşır. Bunun sonucunda aynı ev içinde farklı, uzlaşamayan yaşam tarzı oluşur. Tabii daha görünür boşanma nedenleri olarak da eşlerden birinin diğerini aldatıp üçüncü kişilerin varlığı, duygusal ve fiziksel şiddet, hastalık durumları, aile müdahaleleri, alkol ve madde bağımlılığını sıralayabiliriz
Boşanma sürecin de en çok neler gözetilmeli dersiniz?
Boşanmak için doğru zaman ne?
Boşanmanın gerçekten doğru bir tercih olup olmadığı konusunda her ne kadar karar aşaması geçilse de, eşlerden birinin ya da her ikisinin de tereddüt yaşadığına şahit olmuşsunuzdur. Hele bir de ortada kalan bir çocuk varsa. Evlilikte İlişkiler kötü gitse de çocuk için sıklıkla evlilikler sürdürülür. Fakat unutmamak gerekir ki aile içinde yaşananlar çocuğa örnek oluşturur. Onun gelişimi için iyi bir boşanmanın kötü bir evlilikten daha uygun olacağına karar verdiğinizde ancak boşanma için ilk adımı atabilirsiniz.Bu karar aşamasında, kafanızı boşanma kararı vermek ve boşanmak için en uygun zaman nedir sorusu oldukça meşgul eder . Fakat bunun yanıtı, sorudan da karmaşıktır ne yazık ki. Boşanma sürecinde uygun zaman seçmek adına bir kalıp yoktur maalesef. Bu durum kişilerin sosyal yapılarına, mesleklerine, kişilik yapılarına, aile yapılarına, yetiştirilme tarzlarına göre değişir. Karar verme süreci çok uzun zaman alabilir yada bir çırpıda da alınabilir. Boşanma sinyalleri veren evlilikte, bu düşünceler her iki bireyde aynı zamanda başlar fakat iki bireyde de farklı davranışlarla ortaya çıkabilir.
Boşanalım ama çocuk ne olacak?
Evlilik kötü gitse de,bitirmek için çocuğun biraz büyümesi beklenir. Birazın ne kadar süre olduğunu söylemek de epey zordur. Bu arada tabi ki, çocuk belli bir yetişkinliğe erişene kadar onu kötü giden bir evliliğin için de büyütmek elbette doğru değildir.Boşanmaya karar vermek için çocuğun belli bir yaşa gelmesini beklemek gerekmez. özellikle evlilik hayatında şiddet varsa bu ortam çocuklara daha fazla zarar verebilir. Birçok aile çocuklar adına bir arada yaşamaya devam etmek ister. Ama bu süreç çocukları daha fazla zarar verir.Dikkat edilmesi gereken çocuğun yaşı ne kadar küçükse o kadar somut, anlayabileceği tarzda bilgi verilmesi gerekir. Çocuk ergenlik yaşındayken ailenin boşanma kararını hayatın da ciddi değişiklikler yaşayacak olarak algılarken, daha küçük yaşlardaki bir çocuk terk edilmek olarak algılayabilir.
Çocuğuma nasıl Boşanıyoruz derim?
Boşanma sadece çocuk için değil, ebeveynler için de ciddi stres yaratır. Aile birlikteliğinin en büyük sembolü olan, evi ayırmadan önce muhakkak ayrılık kararı çocuğa açıklanmalıdır. Ayrı yaşamayı deneyecek bile olsalar, çiftler mutlaka bunun bilgisini çocuğa vermeliler. Boşanma sürecinde çocuklarını koruyup uzak tutmaya çalışan ve bunu içinde çocuğa haber vermemeyi tercih eden aileler bilmedir ki, Çocuğa en fazla zarar veren ve yaralayan durum anlatılmamasıdır. Boşanma yada ayrılık kararı çocuğa açıklanmazsa, bir anda annenin veya babanın evi terk etmesi, çocukların boşanma olayından kendilerini sorumlu tuttuklarına sebep olur. Doğru davranış anne ve babanın birlikte,sakin ve kontrollü bir şekilde, ortak bir dille çocuklarına bunu anlatmayı başarmaları gerekir. Bu çocuk da güven sağlayacaktır.
Unutulmaması gereken ise;
Anne ve babalar kendi evlilik ilişkilerini sonlandırmış olsalar da anne baba kalacaklardır ve bu onları hayat boyu bağlayacak bir sebep olacaktır. Bu nedenle birbirleriyle düzgün ilişki içinde olmaları, konuşmaları çok önemlidir.
Sevinç Karakaya