İlişkileri Öğrenmek
İLİŞKİLERİ ÖĞRENMEK
Sevdiğim bir hikaye var…
Eski zamanların dondurucu bir kışından bütün hayvanlar çok etkilenmiş, büyük kayıplar vermişler.
Ama en çok kayıp veren kirpilermiş. Çünkü onların pek çok hayvan gibi kalın kürkleri yokmuş, kendilerini sıcak tutması zor olan dikenleri varmış.Bu durumdan en az zararla kurtulmak için kirpiler meclisi toplanmış, çözüm aramaya başlamış.Tartışa tartışa, nihayet gece olunca tüm kirpilerin bir araya toplanmasına, birbirlerine yakın durarak geceyi geçirmelerine karar verilmiş. İlk deneyimlerinde bunun işe yaradığını görmüşler. Ama başka bir problem çıkmış ortaya.Üşüyen kirpiler birbirlerine fazla yaklaştıklarından yaralanmalar gerçekleşmiş.Daha sonraki gece yaralanma korkusundan birbirlerinden uzak durmuşlar ama bu seferde donmalar meydana gelmiş. Ne var ki, her gece kâh uzaklaşa kâh yakınlaşa, deneye yanıla , soğuk havadan korunacak kadar yakın , bir birlerini incitmeyecek kadar da uzak olan , mesafeyi bulmayı öğrenmişler.
Bu hikaye insanlar arasında ki ilişkilere ne kadar benziyor değil mi ?
Bizde daha doğarken başlarız çevremizle ilişki kurmaya… Büyüdükçe seçimler yapmayı öğreniriz. Hangisi doğru, hangisi yanlış derken uzun dikenlerimizi saklamayı, bu dikenlerle kimseye zarar vermeden yaşamayı,kimi zaman bu dikenlerle kendimizi nasıl muhafaza edip koruyacağımızı yada dikenlerimiz ile kendimizi nasıl kabul ettireceğimizi öğreniriz .
Bazen de başkalarının dikenlerine karşı tedbirler alırız. Birisi dikenleri üzerimize salarsa bununla nasıl başa çıkacağımızı, sevdiklerinin dikenlerine katlanmanın bir erdem olduğunu, yaralayan dikenlerin acısını her duyduğunda mesafe koymayı ve en zoru hayatta her zaman dikenler olduğunu öğreniriz.
İşte çevremizde gerek aile gerek dost, arkadaş, gerekse iş ortamımızda insan doğası gereği iletişim ve bir ilişki içinde olmak zorundadır. Bazen bir küçük çocuğun ateşe ellediğinde yanacağını ateşten uzak durması gerektiğini anladığı gibi bizde insani ilişkilerimizde ateşe dokunur gibi yaşayarak mesafe koymayı, tedbirli davranmayı kime nasıl bir tavır almamız gerektiğini öğreniriz. Fakat hayatımızın her anında özel ve iş yaşamımızda her şeyi deneyerek öğrenmemiz hem çok güç hem de bu deneme yanılma kimi zaman başımıza değişik sorunlar açabilir. ne çevremizin öğrenmemize tahammül edecek sabrı nede bizim öğrenirken bundan kırılıp zarar görmeyecek gücümüz vardır.
O yüzden bizim çevremizdekilerle ilişkilerimizdeki iletişim eksiklerini çözmede en doğru ve en kalıcı yolu bulmada yardıma ihtiyacımız olabilir.
Günümüzde artık her kişinin sıkça duyduğu İLİŞKİ KOÇU tamda buna çareler aramaktadır. Kişinin Hem kendiyle olan ilişkisine dışarıdan bakmasına yardımcı olup kendisini tekrar tanımasını sağlar. Hem de kişinin gerek özel gerekse iş hayatında daha sağlıklı ,daha mutlu, daha başarılı ve uyumlu ilişkiler sürmesini sağlar.
Günümüzde hızla yaşanan İLİŞKİ TÜKETİMİNİN hatalarla harcanacak lüksü yoktur, bu sebeple deneme yanılma yöntemlerinden ziyade doğru ilişkiler ve iletişim için İLİŞKİ KOÇU en iyi adrestir.
Birbirini incitmeyecek kadar uzak, hayatın soğuk zamanlarında üşümeyecek kadar da yakın olmayı , hepimizin öğrenmesi dileğiyle…
Sevinç Karakaya
Kendine İyi Bak …
KENDİNE İYİ BAK…
Dilime takıldı yine şu mısralar Candan Erçetin ne güzelde seslendirmiş…
Kendine iyi bak deme denmez saçma ,
Kendime bakarım elbet sen hiç korkma ,
Kendine kalıyor insan eninde sonunda .
Kendimize en iyi bakacak kendimizken başkalarına teslim ediyoruz hayatımızı; Bizim adımıza kararlar almalarına, bizim adımıza hayaller kurmalarına, bizim adımıza hedefler belirleyip olmamız gereken yeri başkalarının seçmesine izin veriyoruz. Sonra ne oluyor kendine kalıyor insan ;olmak istemediği halde olduğu kendiyle, seçmek istemediği halde seçtiği hayatla.
Şöyle bir düşünün ne kadar çok kişi ya doğrudan bizim için karar veriyor yada biz kendimize iyi bakmayı unutup, onlara iyi bakıcağız diye, birilerinin mutluluğu için, kendi mutluluğumuzdan, kendi yapmak istediklerimizden, kendi olmak istediğimiz; huzuru ,dinginliği, başarıyı bize getirecek BİZ ‘den yine biz kendimizi unutup vazgeçiyoruz.
Bunun ne zaman farkına varıyoruz dersiniz ?
Hayat mücadelemiz sürerken ,her şey üstümüze gelip hayat bize kötü anıları tekrar tekrar bir kısır döngü gibi yaşatırken; birden ” Hayır her şey bu kadar zor olmamalı, peki bunu zorlaştıran ne?” sorusu takılıyor aklımıza… Sahi neydi hayatı bu kadar zor yapan?
İnsan kendi seçimlerinin peşinden giderse , kendi gerçekten olmak istediği kişiyi kendi seçerse; Hangi güç ona engel olabilir ki… Hangi mücadele onu yorabilir ki… Hangi engel onu yıldırabilir ki… o zaman sorun tam da burda mı dersiniz .
Evet hayatta kendi seçimlerimizi kendimiz yapıyorsak, hayat bize zor gelmez ve hiç bir zamanda kendi seçimlerimiz için geç kalmış değiliz. Yeter ki yaşadığımız kısır döngünün farkına varalım ve o döngüden çıkmaya karar verip bir adım atalım . Ve tekrar en başa dönüp ”KENDİNE İYİ BAK ” diyelim. Şu hayatın pişmanlıklar için kısa olduğunu hatırlayıp; Kendi olmak istediğimiz kişiyi seçelim. Ve şunu sık sık tekrarlayalım.
”KENDİME İYİ BAKARIM ELBET ”
ÇÜNKÜ İNSAN KENDİNE EN İYİ KENDİ SEÇİMİNİ KENDİ YAPMAKLA BAKABİLİR.
PEKİ SİZ KİM OLMAK İSTİYORSUNUZ ?
Sevinç Karakaya
DevamıNe İstemiyorum, Ne istiyorum
NE İSTEMİYORUM, NE İSTİYORUM
Belki bir çoğumuz ne istemediğini çok rahat söyleye bilir. Fakat ne istediğini söyleyemezsiniz. Çünkü bir çok kararsızlıklar yaşarsınız. Zaman zaman hayatınızda iyi şeyler de olur ama bir bakarsınız ellerinizden kayıp gidiyor, tam onları elde ettim derken birden kaybediyorsunuzdur.
Peki bunu hayatınızda sürekli tekrar tekrar yaşıyor musunuz? Ya çözümü bulamadığınız için zaman zaman bunalıma girip, umutsuzluğa kapılıyor musunuz Ayrıca kendine olan güvenin azalıyor ve kendini değersiz, işe yaramaz olarak mı görüyorsun? Kendini sana biçilen rolde hayatına devam etmek zorunda mı hissediyorsun? Dümenin sen de olmadığı bir gemide, gemi nereye giderse orada mı yaşıyorsun?
Bu durum, insanların çoğunun yaşadığı ancak tam dillendirmedikleri bir gerçeği yansıtıyor. Tarihi veya yaşadığımız çağdaki toplumları incelediğimizde aslında bu durumun sadece bireyler için değil toplumlar için de geçerli olduğunu görürüyoruz. Gerçekten ne istediğine odaklanan liderlerin ve arkasındaki toplumların mutlaka bir yerden bir yere gittiklerini ancak ne istediğini değil istemediğini ifade edenlerin veya enerjisini bu yöne kaydıranların ise başarısız olduğunu anlıyoruz.
Peki ne oluyorda bu durum gerçekleşiyor? Sorunun cevabı için bir kaç neden sıralanabilir;
Farkındalık eksikliği
Kişi böyle bir şeyin önemini bilmiyor olabilir veya yaşadıklarının kökeninde bunun yattığının farkında olmayabilir. Örneğin; ikili ilişkilerde çok sık görülen bu durum, beklentilerle dolu bir ilişki yumağının oluşmasına yol açmaktadır. Bir ilişkiden ne istemesi gerektiğinin açık tarifini yapamayan çiftler ortak bir payda da buluşmayı başaramamaktadırlar. Aynı şekilde toplumlarında farkındalık düzeylerinin düşük olması sadece onlara verilenle yetinmeleri gerektiğine dair oluşturdukları bilinçsiz inanç farkındalık önündeki en büyük engeli teşkil etmektedir.
Yetişme tarzı ve kültürel alışkanlıklar;
Eğer bireyin yetiştiği ortamda cevaplar birey sormadan veya sorgulamadan verilyorsa, kişinin ne istediğini bulması çok zor olabilir. Onun yerine düşünen ve bunu ona dikte ettiren anneler, babalar, öğretmenler, yöneticiler…. ve benzeri otorite öğeleri varsa sonuçlar istenmeyen yönde gelişebilmektedir.
Girişimcilik eksikliği
Özellikle iş dünyasında başarılı olmak isteyen bireylerin kendi potansiyellerine yatırım yapmasının imkanlarının yaratılmadığı durumlarda kişiler kendi istediklerini bulmak yerine kendisine en yakın güvenli liman olarak gördükleri iş fırsatlarını değerlendirmeye çalışmaktadırlar. Bu durum kısa vadede beklenen sonuçları verse de uzun vadede bireyin verimsizliği ve mutsuzluğu olarak geri dönmektedir.
Sorumluluk alma bilinçsizliği
Bireyin yaşadığı kendisini, ailesini ve çevresini ilgilendiren olaylar karşısında sorumluluk almaktan uzaklaşıyor olması zamanla hiç bir şey için bir şey yapmama durumunun oluşmasına yol açmaktadır. Muhtemelen kişi sorumluk aldığında bir şey elde edemeyeceğine veya atması gereken adımlar için içsel güven veya değerinin olmadığına bilinçsizce inanmaktadır.
Bir gün herkesin evinde bilgisayar olacağını öngöremeyen Steve Jobs başaramazdı, ne resmedeciğini önceden bilmeyen Picasso şaheserlerini oluşturamazdı, nasıl bir müzik icra edileceğini önceden kulaklarında duymayan Mozart o eserlerini yazamazdı…Evet bunların hiç birisi olamazdı. Bir şeyleri elde etmek önce onların varlığını kabul etmek, zihninizde var etmek ve avucunuzda olduğunu hissetmekten geçmektedir.
Ne istediğinizi kavramak için kendi özdeğerlerinizle buluşmanız, amaçlarınızı saptamanız ve bunları hedef haline getirip yaşam denen kendini gerçekleştirme sahnesinde oyununuzu en iyi şekilde oynamanız dileğiyle.
DevamıSahi BOŞANMAYA Sebep Neydi?
Boşanma kelimesi ne kadar da itici geliyor değil mi ;
Mutlu bir evlilik hayal ederek girilen bir beraberlik yolun da; boşanmayla yol ayrımına gelmek ne büyük hayal kırıklığı. Bu itici kelime bazen çiftleri yanlış bir yere sürüklerken, bazen ise kişinin kendini bulması ve yeniden var olması için seçilmesi gereken tek yol haline gelebiliyor. Boşanma eylemini düşününce sebeplerin biraz daha derinine inmek lazım. Doğru soru şu olabilir mi? NEDEN EVLENDİM? Belki boşanma sebebi burada saklıdır. Ne dersiniz? Boşanma sebebine farklı bir açıdan bakalım. Boşanmayı düşünüyorsak, kötü giden bir evliliğimiz varsa, boşanmak için adım atanlardan biriysek yada evliliği yeni düşünüyorsak sebeplerimize bir de böyle bakalım.
Boşanmaya Götüren Evlilik Kararları?
Çok Aşığım; Aşık olan kişi, aşkın mantıklı ve makul bir çok açıklamasını bulabilir. Sormanız gereken soru, şu an ki heyecanınız evlilik denen uzun yol arkadaşlığında da, bu şekilde her şeyi göze alarak devam edip etmeyeceğidir. Size tavsiyem çok aşıksanız aşkınızı yaşayın ama sadece aşık olduğunuz için evlenmeyin. A.B.D ‘de yapılan bir araştırma da en uzun ömürlü aşkın bir kaç sene sürdüğü sonucuna varılmış. Yani bir süre sonra bitiyor. Bir bakın bakalım; o aşk yerini çok sevmeye, muhakkak yanında olmak istemeye, iyi anlaşmaya, arkadaşlığa bırakıyor mu? Aşıksanız evlenme kararı için aşkın bitmesini bekleyin.
Yalnızlıktan Sıkıldım; Yapınızda sıkılan bir insan gizliyse, yalnızlıktan sıkıldığınız gibi büyük bir ihtimalle bir gün birlikte olmaktan da sıkılacaksınız. Üstelik birliktelikten daha da çabuk sıkılacaksınız. Çünkü yalnızlık sonuçta sizin kontrolünüzde. Tek başına hayatınızdaki tüm kararları kendi başınıza alabilirsiniz. İstediğinizde bir yere gidebilir, istediğinizde televizyon da istediğiniz diziyi takip eder yada gönlünüzce yapmak istediğiniz herhangi bir şeyi yapabilirsiniz. Fakat bir birliktelik hiç bir zaman tamamen sizin kontrolünüzde değildir. Kaldı ki halinden sıkılan bir insansanız, biriyle yaşamaktan yalnızlıktan sıkıldığınız gibi hatta daha hızlı bir şekilde sıkılacaksınız. Ve tabi ki aynı evde yaşamaktan da sıkılacaksınız. Evlenmek için yalnızlıktan sıkılmak da iyi bir sebep değil.
Çocuk İstiyorum; Çatırdayan bir evliliği kurtarmanın en büyük yanlışı nedir? “Evliliği hayatta tutmak adına ÇOÇUK yapmak” Bu amaçla yapılan bir çocuk; aynı ölmüş birine makyaj yapmaya benzer; ne yaparsan yap canlı gibi de görünse ölmüştür o. Bir de en baştan çocuk sahibi olmak için bir evlilik yapıyorsan, işte burada çok ciddi bir yanlış var demektir. Ve bu yanlışın sonuçları en çok da maalesef o çok istediğin çocuğun hayatını mahvedeceği ise garanti gibidir.
Peki sıralama ne olmalı :
a-Çocuk istemek b-Evlenecek birini bulmak c-Evlenmek d-Çocuk Yapmak
Doğru cevap; b-c-a-d
Aile Baskısı; Yaşınız ilerledi, çevrenizde devamlı evlen baskıları var ya da bir süredir sevgiliniz var ve deşifre oldunuz. Artık hem ailenizin haberi var, hem de baskılar, gelenekler var diyelim. Bu durumda sadece daha fazla aile baskısı yaşamamak için, tam da emin olmadığınız halde sevgilinize de evliliği ima ediyorsunuz ve bir şekilde evliliği kabul ettiriyorsunuz. Oysa sevgililik sevgililik, evli olma durumu bambaşka bir şeydir, Ve gerçekten buna hazır olup tamamen sorumluluklarını üstüne almadan biriyle aynı evi, aynı hayatı paylaşma çok riskli ve kimse için zoraki alınacak bir karar olmamalıdır. Hele ki bu kararı biraz da erken yaşta vermişseniz, yaşınız ilerledikçe istekleriniz, beklentileriniz değişecektir. Olgunlaştıkça ne istediğinizi daha iyi bileceksiniz ve seçtiğiniz hayatla, istediğiniz, beklediğiniz hayat çok farklı olma olasılığı büyüktür. Sırf babanız, anneniz öyle istiyor diye, bir insanla mesela 50 sene aynı evde yaşama anlaşması yapmak, ne kadar bağlayıcı bir sözleşmedir bunu iyi düşünmek lazım.
Zor Dönemlerimden Çıkmamda Bana Yardımcı Oldu; Zor dönemden çıkarken size yardımcı olan kişilere dost, akraba yada Danışman/Terapist diyebilirsiniz. Bu özellikler, sonradan bir insanın sizin eşiniz olmasında yeterli şart ve yakınlık değildir. O zor dönem bittikten sonra sizinle evlenmek isteyen kişi ya da bunu ima eden kişi, zaten bu durumdan önce bunu kafasına koymuş demektir. Yani yardımı desteği size karşılıksız vermemiştir. Hadi iyi niyetli düşünmekten vazgeçmeyelim , desteği size karşılıksız olarak vermiş olsa bile bir insanın yardımsever, iyi ve kötü gün dostu olması onunla aynı evi ve en özel hayatınızı paylaşabileceğiniz anlamına gelmez. o iyi bir insandır; İşte o kadar …
Maddi Durumu İyi; Para hiçbir mutluluğun anahtarı değildir, olamaz. Bir insanla paylaşılacak mutluluk, sadece iyi bir otomobil ve restoranlar da yaşanıyorsa ona mutluluk denmez. Tüketim denir. Sizin ve kendisinin rahatça, düşünmeden tüketmenizi sağlayan kişiye de dense dense sponsor denir. Eş denemez.
Mutluluklar, iyi anlaşmak, birlikte bir şeylerden keyif almak; paranın gücüyle oluşturulabilecek şey değildir. Para sadece alternatifleri arttırır. Ama Olmayan bir şeyin yerine geçemez. Zaman zaman geçtiği düşündürecek kadar aldatıcı olabilir. Ama sonra ”Her şeyim var; ben niye mutlu değilim? ” diye düşündürür. Böyle düşünmemek için en baştan doğru düşünmek gerekir.
Artık Kendime Ait Bir Evim Olsun istiyorum; Baskıcı aileler de yetişen özellikle kızların hatta zaman zaman erkeklerin de, arzu ettikleri gibi yaşamalarına izin verilmez. Ve bu şekilde yetişen kişiler kendilerine ait bir dünyayı özgürce yaşamak isterler. Ve bu dünyayı kurmanın yolunun ”evlenmek ” olduğuna karar verirler. Kısıtlı ve kendi ailesinin yanın da mutsuz bir hayat yaşamak zor. Yine de ne olursa olsun kendinize ait bir hayata kavuşmanın yolu nikah masasından geçmez. Yani sadece bu düşünceyle evlenilmez. Unutmayın o hayatta yalnızca size ait olmayacak. Özgürlüğünüzün çok daha kısıtlı olduğu, özel hayatınızın çok daha az olduğu bir süreçtir, evlilik hayatı. Doğru insanla yapılmadığı sürece de kesinlikle baba evini aratır. Evliliği kendi evim olsun diye düşünenler bunu bir kez daha gözden geçirmeli.
Evliliği bu sebepten yapanlar hayatlarını belki bir kez daha gözden geçirip doğru soruya, doğru cevabı bulmaya çalışabilir. Henüz evliliğe adım atmayanların da bunları bir kez daha irdelemesinde fayda var derim.
Sevinç Karakaya
Psikoterapist / Aile ve Evlilik Danışmanı ve Cinsel Terapist
NLP Nedir? NLP ile Yaşam Koçluğu Bize Ne Kazandırır?
NLP NEDİR? NLP ile YAŞAM KOÇLUĞU BİZE NE KAZANDIRIR?
Türkçesi İnsanı bir bilgisayara benzetirsek NLP, bu bilgisayarı nasıl kullanacağımızı öğreten bir teknolojidir. Her bireyin sahip olduğu potansiyelin nasıl daha etkin kullanılacağını gösteren modellerden ve stratejilerden oluşur.
Sinir Dili Programlaması olarak çevrilen NLP, bireyin istediklerini elde etmesine imkân veren bir düşünce, uygulama ve davranış biçimidir.
NLP Kişinin Kendisiyle ve Diğer İnsanlarla İletişimidir…
NLP ile Yaşam Koçluğu Size Bir Davranış Biçimi Kazandırır… Merak, macera hissi, neyin öğrenmeye değer olduğunu ve iletişimde neyin insanları etkilediğini öğrenme arzusu ile yaşama, kaçırılmaz bir öğrenme fırsatı olarak bakmayı öğrenirsiniz.
NLP ile yaşam koçluğu Bir Yöntemdir… Her davranışın uyduğu bir yapı vardır. NLP ile Yaşam Koçluğu programında Bu yapıyı öğrenebilir, değiştirebilir ve modelleyebilir hale gelirsiniz. Duyularımızla da hangi davranışın yararlı ve etkili olduğunu anlayabilmenizi sağlar.
NLP kendimizin ve başkalarının dünyayı nasıl anladığını açıklar. Şu an dünyada kişisel gelişim alanındaki en gelişmiş teknolojidir.
NLP ile Yaşam Koçluğu programına katılan bir kişi algılarını ve bilgilerini bir zamanlar imkânsız gibi görünen sonuçlara ulaşmak için organize edebilmeyi öğrenir.
NLP ile Yaşam Koçluğunda sorulan şudur; NASIL YAPILIR?
Yapabilenler ile yapamayanlar arasındaki fark nedir?
Neden bazıları hayallerini yaşarken, bazıları sürekli ideallerine ulaşabilmek için kıvranıp duruyor?
NLP ile Yaşam Koçu Programı; önce insanın doğal olarak neler yaptığına bakar, bunu tanımlar, nasıl yaptığını ortaya çıkarır ve sonra yaşamının her alanında yapabileceği tercihleri ona sunar. Bir bakıma onun yaşama sahasını genişletir.
Davranışlarınızdaki kalıpları ve alışkanlıkları tanımaya başladığımızda, yaşamınıza nelerin yardımcı ola
cağını, nelerin olamayacağını görmeye başlarsınız. NLP ile Yaşam Koçluğu sizin bir nehir gibi
NLP ile Yaşam koçluğu Programının amacı, etkili iletişim kurmak ve sürekli gelişmektir. NLP ile Yaşam Koçluğubüyük okyanuslara akabilmenizi sağlar.
NLP ile Yaşam koçluğu programını alan kişi etkili iletişim kurmak için gerekli malzemelerin farkına varır. Her davranışın uyduğu bir yapı olduğu görüşüyle yola çıkar. Bu yapı; öğrenilebilir, değiştirilebilir ve modellenebilir. Hangi davranışların faydalı ve etkili olduğunu anlamak, algılama kabiliyetimize bağlıdır.
Mükemmel performans ile ortalama performans arasındaki farkı oluşturan nedir?
NLP, 1970’li yılların başında matematikçi Richard Bandler ve dilbilimci John Grinder’ ın belirli becerilere sahip olan insanlar ile bu becerilerde ustalaşmış insanlar arasındaki farklılıkları ortaya koyma çalışmalarıyla Kaliforniya’da doğmuştur.
Bandler ve Grinder, mükemmel performansa sahip insanları modellemiş, aynı mükemmelliğe diğer insanların da ulaşabilmeleri için gerekli teknikleri oluşturmuşlardır.
İş dünyasında ağırlıklı olarak Robert Dilts ve John La Valle öncülüğünde ilerleyen NLP, şirket çalışanlarının performanslarını artırmalarına önemli ölçüde destek verdiğinden şirketler tarafından tercih edilmektedir.
NLP, mükemmelliği ve niteliği inceler. Göze çarpan kişi ve organizasyonların bu göz alıcı sonuçları ne şekilde ettiklerini araştırır. Bu yöntemleri diğer insanlar da aynı ya da benzer sonuçlara ulaşmak için kullanabilirler. Bu sürece modelleme denilir.
NLP, modelleme yapmak için öznel deneyimlerimizi nasıl yapılandırdığımızı, değerlerimiz ve inançlarımızın neler olduğunu ve duygularımızı nasıl kullandığımızı araştırır. Deneyimlerimizin sonucunda iç dünyamızı nasıl şekillendirdiğimizi ve ona nasıl anlamlar yüklediğimizi inceler. Hiçbir olay kendi başına bir anlam taşımaz, ona anlamı veren bizlerizdir. Farklı insanlar da aynı olaya farklı anlamlar yükleyebilirler. NLP, bizim yüklediğimiz anlamları araştırır.
NLP en iyi iletişimcileri incelemiş ve insan iletişimindeki sistemsel yapıyı oluşturmuştur. Mükemmel insanları modelleme yolu ile pratik araç ve yöntemler geliştirmiştir. Bu araçlar iş dünyasında; işe alma, eğitim, satış, müzakere ve yönetimde; iş dünyası dışında ise eğitim, hukuk ve spor alanlarında uygulanmaktadır. Bununla birlikte NLP sadece teknik bilgiden ve araçlardan ibaret olmak yerine; merak, keşif ve eğlence üçgeni üzerine kurulu bir düşünme şeklidir.
Değişim, yaşamımızın akışını değiştireceğinden cesaret ister. Şu ana kadar yaptıklarımızdan vazgeçerek yeni ufuklara yelken açmak ancak gözü pek insanların işidir.
Eğer gerçekten değişmek istiyorsak ben olmaktan vazgeçip başka birisi olmaya hazır olmalıyız. Bu güne kadar yaptığımız şeyleri yaparsak aynı sonuçları alırız, farklı sonuçlar almak istiyorsak farklı şeyler yapmalıyız. Bu da şu an olduğumuzdan farklı birisi olmamızı gerektirir.
“Aynı şeyleri yapıp farklı sonuçlar bekleyen sadece delilerdir.”
Einstein
NLP kişisel mükemmelliği yakalamanın hem sanatı hem bilimidir. NLP bir sanattır; çünkü herkesin öznel düşünme ve davranma biçimleri vardır ve bunlar – özellikle duygular, tutumlar ve inançlar – tanımlanmaya çalışıldığında oldukça öznel sonuçlar ortaya çıkacaktır. NLP bir bilimdir; çünkü başarılı davranış yöntemlerinden destek alır. Birikimli bir şekilde ilerler.
Şimdi NLP’ nin açılımını yaparak her harfin neyi temsil ettiğine bir bakalım:
Neuro:
Tecrübelerimizin sinir sistemimiz sayesinde 5 duyumuzla algılanması ve işlenmesidir. Yani yaşadıklarımızı zihnimizde nasıl canlandırdığımızdır. Kısacası sinir sistemine yaptığımız bir göndermelerden oluşur.
Linguistic:
Sinirsel temsillerin kodlandığı, sıralandığı, anlama kavuştuğu dil ve iletişim sistemidir. Yani hayata bakışımızı, olaylara verdiğimiz tepkileri sözcüklerle nasıl anlattığımızla ilgilenir.
Programming:
Belirlenmiş hedeflere ulaşmak için iletişimimizi ve sinir sistemimizi organize etme eylemidir. Yani istenilen sonuçlara ulaşmak için düşünceleri düzenler ve değiştirilmesi gereken inançlarla ilgilenir.
İşte uzmanların dilinden NLP:
“NLP, çoğaltabilmek amacıyla, mükemmeli modelleme yöntemidir. “
(Dr. Wyatt Woodsmall)”
“NLP, işe yarayan bir şeydir.”
(Robert Dilts)
“NLP, dilin zihnimiz ve onu izleyen davranışlarımız üzerindeki etkisidir.”
”NLP, insanlar arası iletişimin sistemli bir çalışmasıdır.”
(Alix Von Uhde)
“NLP, kişisel deneyimler yapısının incelemesidir.”
”NLP, dünyadaki kalıpların saptanması ve kullanımı için hızlandırılmış bir öğrenim stratejisidir.”
(John Grinder)
”NLP, ardında bir dizi teknik bırakan bir tutum ve bir metodolojidir.”
(Richard Bandler)
Sevinç Karakaya
Devamı
Kim Olmak İstiyorsun Seçiminin Gücü
KİM OLMAK İSTİYORSUN SEÇİMİNİN GÜCÜ
” Hayat Kaliteniz artması için kim OLDUĞUNUZUN değişimlere ihtiyacınız vardır” diyor; Çözüm Olmak kitabının yazarı Darel Rutherford.
Bu cümleyi düşününce eminim her birinizin aklına EVET AMA NASIL? sorusu geliyordur.
Belki de hep bunun için çalıştınız değil mi hayat kaliteniz artsın daha iyi yaşam, daha mutlu ilişkiler , daha dingin bir hayat hep istediniz. Bazen çok yaklaştınız neredeyse yakalayacaktınız; ama o da ne yine aynı şey oldu yine tam tutacakken sizden kaçtı değil mi,yine işte yıllardır olan şey başınıza geldi sizi mutlu eden hayatı bir türlü yakalayamadınız. Kaç kere yaşadınız bunu… Sanırım defalarca yaşadınız.
İstediğiniz kişi ile olduğunuz kişi arasında hep uçurumlar oldu… PEKİ AMA NEDEN ?
BAŞARISIZLIĞIN SEBEBİ NEYDİ DERSİNİZ ? NEYDİ YANLIŞ OLAN
Başarısızlığın sebebine gelin bakalım beraber; Size tanıdık gelen bir şeyler bulabilecek misiniz ? yada başarısızlığının nedenini bilmek bizi Başarıya götürecek mi?
BAŞARISIZ OLANLAR;
*Başarısız oldular çünkü; istemenin yeterli olacağını düşünüp, istemenin seçim yapmakla aynı şey olduğunu düşündüler .Hiç bir zaman hayattan istediklerine sahip olmuş kişi olmayı seçmenin yakınına bile gelemediler.
*Başarısız oldular çünkü; İstediklerine sahip olabilmeleri için kendilerinin kim olduğu konusunda değişiklik yapmaları gerektiğinin farkına varamadılar.
*Başarısız oldular çünkü; Kim olduğumuzu değiştirme kararı verdiğimizde buna karşı içimizde var olan direncin farkında değillerdi ve doğal olarak bununla nasıl başa çıkacaklarını da bilmiyorlardı.
*Başarısız oldular çünkü; Değişim için içlerinde yaşadıkları istek ,egonun değişime karşı gösterdiği direnci kıracak kadar kuvvetli değildi,
Bir çoğumuzda belki de; ŞUANDA OLDUĞUMUZ KİŞİ İLE OLMAK İSTEDİĞİMİZ KİŞİ arasındaki düşülen tuzak. Ne istediğimizi biliriz ama bunu seçme zamanı geldiğinde, seçmemeyi seçeriz.
Kim olacağımızı seçmek hayal bile edemeyeceğimiz bir güçtür. Bilmediğimiz Şudur seçim yaptığımızda, O seçime ait olan her şey bize ulaşabilir hale gelir. Hala seçmek zorundasınızdır ama daha önce yokmuş gibi düşündükleriniz ,artık önünüze çıkar. Eğer seçim yapma gücünüzü,seçim yapmamayı seçtiğinizde bile kullandığınızın farkına varmazsanız, bilinç altı seçimlerinizin kurbanı olursunuz.
Hayatta sahip olduklarınız değiştirmek. kendinize dair algınızı değiştirmenizle başlar. Ve bu süreç birden bire olmaz. Bu bir tohum ekmek gibidir. siz tohumu ekip yarın ürünü almayı bekleye bilir misiniz? önce onu sular olgunlaşmasını bekler istediğiniz kıvama gelince toplarsınız.
SABIRLI VE DESTEKLENMESİ GEREKEN BİR SÜREÇ.
Hayat kalitemizi değiştirmenin yolu kim olduğumuzu değiştirmekten geçer. Bu zamana kadar yaşadığımız hayat bizi;
OLDUĞUMUZ KİŞİYE DÖNÜŞTÜRDÜ, KİM OLDUĞUMUZUN FARKINA VARMAKTA OLMAK İSTEDİĞİMİZ KİŞİYE DÖNÜŞTÜRECEK.
Sevinç Karakaya
Zaman Yönetimi Semineri
ZAMAN YÖNETİMİ SEMİNERİ
Seminerin amacı; Kişinin Sahip olduğu kaynaklar arasında en zor anlaşılanı ve kullanırken kontrol edemediği zaman kavramıdır.Bu gerek iş gerek özel hayatımız için geçerlidir.Seminerde hedeflenen Katılımcılara yaşamlarında önem ve öncelikleri belirlemede ve bu belirleme sonucu zamanı etkin yönetme konusunda ışık tutmaktır.
Seminer İçeriği:
*Zaman Yönetimi nedir?
* Zamanı Kullanma açısından kendinizi nasıl değerlendiriyorsunuz?
* Bir İş Gününü Nasıl Yaşıyoruz?
* Öz değerlendirme (zayıf ve güçlü yanlarının farkına varmak)
* Önem ve öncelik derecelerinin belirlenmesi. (uygulamalı çalışma)
* Zaman Hırsızları ve Tuzakları, bunlara karşı alınabilecek önlemler.
* Hedef Belirleme
*Planlamanın önemi.
Seminerin Kazandıracakları:
* Zamana ve hayata yeni bir bakış açısı sağlayacaklar,
* Zamanı kontrol etmenin ve etkin kullanmanın önemini anlayacaklar,
* Zaman kayıplarının temel nedenlerini ve bunlarla baş etmenin yollarını öğrenecekler,
* Öncelikleri belirlemenin ve yetki devretmenin gereğini daha iyi kavrayacaklar,
* Etkin zaman yönetimi tekniklerini kullanmasını görecekler,
* Zaman baskısından kaynaklanan stresi azaltmanın yollarını öğrenecekler.
*Proaktif olma becerisi kazanacaklar.
* Planlamanın öneminin vurgulanması.
Kimler Bu Seminere Katılmalı?
*Tüm Çalışanlar ,
*Yöneticiler,
*Öğrenciler
* İş ve sosyal yaşantısında başarılı olmak ve kendini geliştirmek isteyen herkes
Fiyatlandırma :
-Bütün seminerlerimiz, seminerin verileceği kurumun beklentilerine ve taleplerine göre özel olarak dizayn edilmektedir. Seminere katılacak hedef kitlenin ihtiyaçları doğrultusunda, bir seminer programı için fiyat teklifi alabilirsiniz. Bunun için;
- Kurum bilgilerinizi,
- Seminere neden ihtiyaç duyduğunuzu,
- Katılımcı sayınızı,
- İletişim bilgilerinizi bilgi@interaktifdanismanlik.com adresine göndermeniz yeterlidir.
Seminer taleplerinizi, Seminer Talep Formu Doldurarak Bize Ulaştırabilirsiniz. Dönüş süresi, yoğunluğa bağlı olarak 2 – 3 gün sürebilir.
DevamıEtkili İletişim ve Gelişim semineri
Etkili İletişim ve Gelişim semineri
Seminerin amacı :
Kurumsal vizyonun ve kurum misyonunun çalışanlar ve yöneticiler tarafından anlaşılması ve benimsenmesini kolaylaştırmak.
Kurum çalışanları arasında bilgi ve mesaj akışını kolaylaştırmak için kurum-içi etkili iletişim yöntemlerini ve kurum çalışanlarının iletişim becerilerini geliştirmektir.
Etkili İletişim ve Gelişim semineri içeriği
*İletişim Nedir ?
* İletişim Modelleri – NLP İletişim Modeli
* İletişim Sürecini Anlama
* Iletişim Tarzları – Kendi iletişim tarzınızı anlama
* İletişim Sürecinde Beden Dilimiz
* İkna etme / soru sorma-etkili yanıtlama / müzakere / zor insanlarla diyalog
* Düşünme ve Algılama Biçimleri
* İşletmelerde İletişim Çatışmaları
* İletişim engelleri
* İletişim engellerini yenmek
Etkili İletişim ve Gelişim semineri ne katar?
*Kurum içi iletişim çatışmalarını çözümlemenize yardımcı olur
*Kişiler arası etkili iletişim becerilerini geliştirmeyi sağlar
*Etkili Müşteri ilişkileri geliştirmede yönlendirici güç sağlamınıza yardımcı olur
*İletişim problemlerinden doğan düşük motivasyonu arttırmayı sağlar
*Kurumsal hedeflere ulaşmada ortak dili kullanma ve mesajları anlama becerilerini geliştirmeyi sağlar
Kimler Katılabilir:
* Yöneticiler ve Tüm Kurum Çalışanları
Fiyatlandırma :
-Bütün seminerlerimiz, seminerin verileceği kurumun beklentilerine ve taleplerine göre özel olarak dizayn edilmektedir. Seminere katılacak hedef kitlenin ihtiyaçları doğrultusunda, bir seminer programı için fiyat teklifi alabilirsiniz. Bunun için;
- Kurum bilgilerinizi,
- Seminere neden ihtiyaç duyduğunuzu,
- Katılımcı sayınızı,
- İletişim bilgilerinizi bilgi@interaktifdanismanlik.com adresine göndermeniz yeterlidir.
Seminer taleplerinizi, Seminer Talep Formu Doldurarak Bize Ulaştırabilirsiniz. Dönüş süresi, yoğunluğa bağlı olarak 2 – 3 gün sürebilir.
DevamıBeden Dili ve Etkin İletişim Semineri
Beden Dili ve Etkin İletişim Semineri:
Seminerin amacı:
Beden Dili ve Etkili İletişim;Sağlıklı iletişimin en önemli şartı etkin iletişim ve beden dilini etkili biçimde kullanarak sağlanmaktadır.Beden Dili ve Etkin İletişim seminerleri iş ve özel yaşantılarımızda yepyeni bir bakış açısı getirmek ve kendi içimizdeki ışığın farkına varmak amacıyla düzenlenmiştir.
insan hayatını oluşturan ‘iletişim’ sürecini daha etkili, daha verimli, daha sağlıklı kullanarak, iç dengeyi, istenen sonuçlara daha yakın olmayı, mutluluğu, kalıcı dostluklar geliştirmeyi, daha iyi anlamayı ve daha iyi anlaşılmayı hedeflemektedir.
Daha iyi insan ilişkileri kurabilmek, karşıdakini anlayıp kendimizi tam anlamıyla ifade edebilmek için
Şu sorulara cevap arar:
*Kişi iletişimde bulunduğu kişiden neler bekler ?
* Bu beklentilerini hangi davranışlarıyla ortaya koyar?
*Kişilerle ilişkileri engelleyen ve kolaylaştıran davranışlar nelerdir?
Beden Dili ve Etkili İletişimi semineri bu sorulara cevap bulmanıza yardımcı olur
Seminerin Kazandıracakları:
*Anlamak ve anlaşmanın en kolay yolu beden dili,
*Kişisel arası iletişimde inandırıcılık
*Ses kontrolü ve vurgular
*Sözlü iletişimin kuralları ve etkin dinleme
*Jest ve mimikler
*Güvenlik alanları
*Susarak iletişim
*Beden dili yalanı nasıl ele verir?
*Beden dilini geliştirmek için neler yapılabilir.
Konularında katılımcıların becerilerini geliştirme amaçlanır.
Beden Dili ve Etkili İletişim seminerine kimler katılmalı:
* İş ve sosyal yaşantısında başarılı olmak ve kendini geliştirmek isteyen herkes
*İnsan ile doğrudan iletişim içerisinde olan bütün meslek grupları
*Akademisyenler
Fiyatlandırma:
-Bütün seminerlerimiz, seminerin verileceği kurumun beklentilerine ve taleplerine göre özel olarak dizayn edilmektedir. Seminere katılacak hedef kitlenin ihtiyaçları doğrultusunda, bir seminer programı için fiyat teklifi alabilirsiniz. Bunun için;
- Kurum bilgilerinizi,
- Seminere neden ihtiyaç duyduğunuzu,
- Katılımcı sayınızı,
- İletişim bilgilerinizi bilgi@interaktifdanismanlik.com adresine göndermeniz yeterlidir.
Seminer taleplerinizi, Seminer Talep Formu Doldurarak Bize Ulaştırabilirsiniz. Dönüş süresi, yoğunluğa bağlı olarak 2 – 3 gün sürebilir.
DevamıAile İçi İletişim Seminerleri
Aile İçi İletişim Seminerleri
Seminerin amacı; Aile; içinde iletişim sorunlarının ne olduğunu belirlemenizi sağlar; sorunları çözmek için yeni yollar bulmanıza, Sizin kendi değerlerinizin neler olduğunu netleştirmenize ve aile içi davranışlarınızı ona göre belirlemenize, şimdiye kadar olan inançlarınızın sizi nasıl desteklediğini veya sınırladığını belirlemenize , gerekenleri değiştirmenize yardımcı olur. Aile içi iletişimi daha etkili ve sağlıklı olmasını sağlayan faktörleri tanımak bu etkenleri ailemize nasıl uygulayacağımızı öğretir.
Seminerin Konu Başlıkları :
* İletişimsizliğin neden yaşandığı
* Aile İçi İletişimin Nasıl Olması Gerektiği
* Empatik İletişim Becerisi
* Etkili Dinleme Becerisi
* Etkili Konuşma Becerisi ve Öfke İfadesi gibi konulara değinilecektir.
Kimler Bu Seminere Katılmalı?
*Herkesin bir ailesi olduğuna göre, herkes bu seminere katılabilir.
Seminer Süresi : 2 Saat
Katılımcı Sayısı : 100 ve üzeri
Fiyatlandırma :
-Bütün seminerlerimiz, seminerin verileceği kurumun beklentilerine ve taleplerine göre özel olarak dizayn edilmektedir. Seminere katılacak hedef kitlenin ihtiyaçları doğrultusunda, bir seminer programı için fiyat teklifi alabilirsiniz. Bunun için;
- Kurum bilgilerinizi,
- Seminere neden ihtiyaç duyduğunuzu,
- Katılımcı sayınızı,
- İletişim bilgilerinizi bilgi@interaktifdanismanlik.com adresine göndermeniz yeterlidir
Seminer taleplerinizi, Seminer Talep Formu Doldurarak Bize Ulaştırabilirsiniz. Dönüş süresi, yoğunluğa bağlı olarak 2 – 3 gün sürebilir.
DevamıSatış Koçluğu
SATIŞ KOÇLUĞU
Satış Koçluğu Programı ;
Hızlı gelişime ihtiyaç duyan satış ekiplerinin, satış temsilcilerinin,satış yöneticilerinin ve satış müdürlerinin alması gerektiği bire bir yapılan seanslardan oluşan bir süreçtir.Bu süreçte satışla uğraşan kişi, satış koçu sayesinde kendini yeniden yapılandırır.Yeteneklerinin, potansiyelinin ve güçlü yanlarının farkına varır.
Özellikle Satış Müdürleri günümüzde ciddi bir değişim yaşıyor.Bu değişim, teknoloji, kurum stratejisi, ürün geliştirme vb. gibi etkenlerle oluşuyor.Tüm bu etkenler aslında tek birşey ile ilgili.Müşterilere daha iyi hizmet verebilmek .Bu yüzden de sadece üst düzey yöneticiler değil, satış müdürleri de değişimin merkezinde bulunuyor.
Eskiden şirketlerde üst düzey yöneticiler ya da patron tüm kararları verir ve inisiyatifi elinde tutardı.Artık şirketler hızla değişime ve gelişime açık olmak zorundalar.
Satış koçu çalıştığı satış temsilcisi ya da satış yöneticisinin performansını maksimum seviye getirebilmek için güçlü yanlarını kullanmasını sağlayarak onu sürekli motive eder.Bu da ekibin verimli çalışmasını sağlar ve satışları arttırır.
Satış koçluğu genelde birebir yapılır.Ancak grup satış koçluğu da duruma göre yapılmaktadır.
Satış koçluğu hizmeti alan Satış Yöneticilerinin ekiplerinin de performansları artar.Çünkü değişim ve gelişim sadece satış yöneticisinde değil, ekipte de gözlenir.
Satış Koçluğu Programı Danışana Ne Katar?
* Satış ekiplerinin sahada dinamizminde artış sağlanır.
* Takım içinde olumlu etkileşim sağlanır.
* Satış elemanlarının hedeflerine daha etkin bir biçimde ulaşılması sağlanır.
* Kişiler kendi gelişmiş ve gelişmeye açık yönlerini keşfederek satış performanslarını arttırırlar.
Kimler Satış Koçluğu Programı Almalıdır
* Satış Temsilcisi
* Satış Danışmanı
* Tıbbi Satış Mümessili
* Satış Şefi
* Satış Yöneticisi
* Satış Müdürü
* Satış yapmaya çalışan herkes
Koçluk Süreci :
3-6 ay (Haftada bir saat Koçluk seansı + en az 2 kere telefonla ve maille iletişim
Devamı
İnteraktif Yaşam Koçluğu Ne Demek?
İNTERAKTİF YAŞAM KOÇLUĞU NE DEMEK ?
Koçluk; Kişilerin Özel ve profesyonel yaşamlarında olmak istedikleri yeri belikledikleri ve bu yere ulaşmak için aldıkları destek süreci olarak tanımlanır.
Koçluk istediğinizin ne olduğunu belirlemenizi sağlar; sorunları çözmek için yeni yollar bulmanıza,Sizin kendi değerleriniz noktasında net olmanıza ve davranışlarınızı ona göre belirlemenize, şimdiye kadar olan inançlarınızın sizi nasıl desteklediğini veya sınırladığını belirlemenize , gerekenleri değiştirmenize yardımcı olur.Bu ilişki danışan ve koç arasındadır .
İnteraktif Koçluk Birebir koçluk çalışmalarına göre daha avantajlıdır. Zaman ve mesafe açısından danışanlara ciddi anlamda avantaj sağlamaktadır. Günlük koşuşturmalarımız içerisinde en önemli faktör zaman faktörü olduğu düşünüldüğünde, çağımızın teknoloji ve internet çağı olduğu göz önüne alındığında İnteraktif koçluk programlarının ne kadar avantajlı olduğu görülmektedir.
İnteraktif koçluk programımız yüz yüze yapılan koçluk çalışmalarının, internet ortamında ,Skaype üzerinde görüntülü konuşarak yapılmaktadır.İnteraktif Koçluk programlarımızın yüz yüze yapılan çalışmalardan hiçbir farkı bulunmamaktadır.Aksine İnteraktif koçluk programları danışana zaman ve mekan açısından çok büyük artılar katar.İnteraktif koçluk programlarından yararlanmak için ;yapmanız gereken şey;mail atarak veya telefonla arayarak talebinizi belirtmek olacaktır.İnteraktif Koçluk programı zaman kavramını ortadan kaldırarak,dilediğiniz zamanda ,dilediğiniz yerde aynı zamanda yolda geçireceğiniz zaman size kalarak ve kendi alışık olduğunuz ortamın rahatlığında koçluk programı almanın imkanını sizlere sunar.
İNTERAKTİF KOÇLUK SÜRECİ NASIL İŞLER?
Koçluk programlarını, koç ile danışan arasında güven ve gizlilik gerektiren bir ortaklık ilişkisine dayanır.Aynı zamanda karşılıklı sorumluluk ve istikrarlı bir çalışma gerektirir.Programda koçun çizdiği yol haritası danışanın güçlü ve gelişime açık yönleri ile hedefleridir.Temel amaç ise danışanın vizyonunu geliştirmesi için eylem adımları belirlemek,performansını arttırmak ve süreç boyunca kendine ayna tutmasını sağlamaktır.
İnteraktif koçluk Programında koç ile ilişki ; Sanal ortamda ,karşınızda sadece size odaklanmış bir kişi var.Gerek iş gerekse günlük yaşamınızla ilgili nerede olmak istediğiniz ve nasıl oraya gideceğinizle ilgili sorularınıza yanıt bulmak için yanınızda size eşlik ediyor.Anlattıklarınızı sadece duymakla kalmayıp ,arkasında yatan anlamları keşfetmeye çalışıyor ,hatta kelimeleriniz arasındaki boşlukları ve sessizlikleri bile dinleyen birisi.En önemlisi de bunu yapan kişinin sizi yargılamadığını bilerek duygularınızı rahatlıkla ifade ediyorsunuz.
Evet.Yaşam koçunuz verdiğiniz her tepkiye duyarlı . Size tavsiyede bulunmaz,size herhangi düşünceyi, eylemi, empoze etmez.Görüşmek ve çalışmak istediğiniz konuda hedeflerinizi ortaya çıkarıp sonuca ulaşmak , ihtiyacınız olan inancı sunmak için yaşam koçunuz oradadır.Koçluk programı sırasında kişi kendisine en uygun olanı kendisini en mutlu ve huzurlu hissettirecek durumu kendisi bulur.
Ve bunu İnteraktif Koçluk Programıyla kendi bulunduğu ortamın rahatlığında yapar.
Kısaca şunu hayal edin karşınızdaki insanın sizi sıra dışı destekle ,çevrenizdeki hiç kimseye benzemeyen bir yaklaşımla sizi dinlediğini ve sorunlarınıza cevaplar bulduğunuz bir ilişki hayal edin.ve gerçek olsun.
Her nerede yaşıyor olursanız olun .İnteraktif koçluk Programı sadece parmaklarınızın ucunda…
Devamı
Öğrenci Koçluğu
ÖĞRENCİ KOÇLUĞU
Öğrenci koçluğu Öğrencilerin kendilerini tanımaları, güçlü yanlarını ve yeteneklerini keşfetmelerini, hedef koymalarını sağlamaya ve kaynaklarını daha iyi kullanabilmelerine yönelik , yol haritası ve eylem planı yapmalarına destek sağlar.
Öğrenci Koçluğunun Amaçları
*Öğrenci ile etkin bir iletişim ile kendisini tanıması ve tanımlamasını sağlamak,
*Doğru sorularla yönlendirme ve farkındalık geliştirme becerisini artırmak,
*Eğlenerek öğrenme , yaratıcılık geliştirme ortamları yaratmak,
*Aileye farkındalık çalışmaları ile yaşanan ortak sorunlara yönelik çözümsel yaklaşımlar, yöntem ve uygulamalar sunmak,
*Etkin bir paylaşım ortamı yaratmak için gereken sağlıklı davranış ve yaklaşımlar konusunda farkındalık oluşturmasına yardımcı olmak,
*İlköğretim, Lise ve Üniversite Öğrencileri için Gelecek Planı
Danışan Öğrencimiz başarılı olmak hayallerini gerçekleştirmek ister. Başarılı olmak için, açık, net ve ulaşılabilir hedefler belirlemeli, belirlediği hedeflere odaklanmalı ve hedefleri gerçekleştirmek için azimli olunmalıdır. Hedef belirlemeden başarılı olmak neredeyse imkansızdır
Kişinin olmak istediği yeri belirlemek ayrıcalıktır. Yaşamınız anlamlı hale gelir. Hedef belirlemek kolay bir iş değildir. Öğrenci koçunuz hedefinizi en sağlıklı bir şekilde size ve tutkulularınıza uygun seçmenizi sağlar.Hedefinizi belirlediğinizde, sorununuz artık hallolmuştur Hedefinize giden yolda yol haritası çizip ilerlemeniz için öğrenci koçunuz yine yanınızdadır .
Öğrenci Koçluğu Programı Size Ne Katar
*Öğrenci kimliğindeki bireyin, okul yaşamını ve hayatının diğer alanlarını düzenlemesinde çözüm yaratıcı yaklaşımlarda bulunur.
*Öğrencinin, içsel dünyasında farkındalığını arttırır.
* Ders ve okul başarısının yanı sıra, hayat başarısı konusunda yardımcı olur,
*Yeni bakış açıları geliştirerek kendini daha iyiye taşımasına yardımcı oluR
*Öğrencinin kendine uygun hedefler seçmesini sağlar
*Öğrencinin etkin çalışmayı öğrenmesini sağlar.
*Öğrencinin zamanı önceliklerini seçerek kullanmasını sağlar
*Öğrencinin güçlü yönlerini açığa çıkartması ve kullanmasını sağlar.
*Öğrencinin doğru iletişim kurmasını sağlar
*Kendine güvenini geliştirmesini hedefler.
Koçluk Süreci
1-9 ay (Haftada bir saat Koçluk seansı + en az 2 kere telefonla ve maille iletişim)
DevamıKurumsal Koçluk
KURUMSAL KOÇLUK
Kurumsal koçluk kurumun çalışanlarının bireysel kalitelerine,kurum içi ve dışında gelişimlerine , çatışmalarda uzlaşmaya, performans arttırmaya ,motivasyona,stres yönetimine, zaman yönetimine, bireysel yada kurumsal hedeflere ulaşmaya,iş ve özel hayatta bireysel mutluluğa,kişisel gelişim ve değişime odaklanır.
Kurumsal koçluk şirketin bünyesinde herkese hizmet verir.Kurumun ve çalışanlarının değişim ve gelişim ihtiyaçlarına göre, güçlü yanlarını ortaya çıkararak etkili bir şekilde kullanmalarını sağlamaktadır.
Kurumsal Koçluk Programı Kurumlara Ne Katar
*Kurum çalışanlarının kaynaklarını ve becerilerini etkin biçimde kullanmalarını sağlar.
*Kurum içinde ve dışında kalıcı ve etkili iletişim kurulmasını sağlar.
*Zamanı etkili kullanmayı sağlar.
*Çözüm odaklı çalışma noktasında kişilere destekleyici süreç uygular.
*Kurumun İhtiyaç duydukları alanda başarıyı ve verimliliği artırmayı sağlar.
Kurumsal Koçluk Programından Hangi Kurumlar Yararlanır.
*Farklı ve yaratıcı bakış açılarını geliştirmek isteyen kurumlar,
*Güçlü yönlerini ortaya çıkarmak isteyen kurumlar,
*Çalışanlarının iş ve özel yaşamlarında denge sağlamalarını ve bu ortamlarda daha etkili ve verimli sonuçlar elde etmek isteyen kurumlar
*Yöneticiler, çalışanlar ve hizmet alanlar arasında iletişimi geliştirmek isteyen kurumlar.
Koçluk Süreci
3-6 ay (Haftada bir saat Koçluk seansı + en az 2 kere telefonla ve maille iletişim)
Devamı