İşte Mutlu İlişkinin Formülü Çözenlerin Sırları
Hayatta ki başarının sırlarından biride, başarılı insanları taklit etmek onların izlediği yöntemleri ve, gittikleri yolları takip etmektir. Konu evliliklerdeki mutlu ilişkilerin başarı sırrına gelince, mutlu ve başarılı çiftlerin hayatlarındaki mutluluk sırlarını taklit etmek ve izlerini sürmek güzel aynı zamanda sizi mutluluğu başaran bir çift olmaya götürecek bir yöntemdir. İşte size referans alacağınız, Mutlu ilişkilerin başarı sırları;
Sahip Olduklarına Şükrederler; Mutlu çiftler, sahip oldukları için şükretmeyi, hayatın mükemmel olmadığını ve bazı şeyleri değiştirmenin bizim elimizde olmadığını bilirler. Sahip olduklarından başka bir şey de istemezler. Belki dünyanın en iyi eşi değil, belki hataları var fakat birde bardağın dolu tarafından bakmayı denemelisiniz. Eşinizin sevdiğiniz ve iyi huylarına odaklanın ve bunun için şükredin. Unutmayın ”Her nimetin şükrü kendi cinsindendir” Eğer eşinizin sevdiğiniz memnun olduğunuz durumları artın istiyorsanız bunları sık sık taktir edin ki şükrünüz şekil almış olsun. Eşinize ne kadar özel olduğunu söyleyin, onun değerini ve aranızdaki özel şeyin kıymetini bilin.
Önemsediklerini Gösterirler; Her insan önemsenmek ister. Eşinizde sizin kadar, sizin tarafınızdan önemsendiğini bilmek ister. Bir ilişkiyi mutlu ve sağlıklı yürütmenin en önemli yollarından biri sevdiğinize onu umursadığınızı, onun sizin için özel olduğunu hissettirmek ve bunu göstermektir. Eşiniz için daima zaman ayırın, ona gününün nasıl geçtiğini sorun, onu özlediğinizi söyleyin ve eve sağ salim geldiği için ne kadar mutlu olduğunuzu belirtin. Ona, onu sevdiğinizi söylemekten çekinmeyin.
Birlikte Kaliteli Zaman Geçirirler; Zaman geçirmekten kastım tabi ki aynı odada bulunmak değildir. Birlikte kaliteli zaman geçirmekten bahsediyorum. Beraber eğlenmek, beraber yemek yapmak, beraber bir hobi edinmek, yada kısa tatil kaçamakları yapmak gibi aktiviteler ilişkinize değer ve yakınlık katacaktır. Ortak zevk aldığınız paylaşımları belirleyin ve haftada en az bir kaç kez ortak bir aktivite yapın.
İlişkideki Sınırları Bellidir; Her ilişkide kişilerin kotaları önelidir. Mesela herkesin bir sabır kotası sınırı vardır. Ve o aşıldığında kişiler istemediği sözler ve hareketlere başvurabilir. Eşler karşılıklı kotalarını, eşinin nelere kızıp nelere öfkeleneceklerini hemen hemen bilirler. Başarılı birliktelikleri olan çiftler, birbirlerinin sınırlarına saygı göstermeyi öğrenmişlerdir. Herkesin belirli limitleri vardır ve bunları bilip, bu sınırlara saygı göstermek pek çok tartışmanın ortaya çıkmasını engellemektedir. Unutmayın sınırları aştığınızda bir daha hiç bir şey aynı kalmaz.
Ev işlerini Paylaşırlar; Türk aile yapısında genellikle ev işleri kadınlara kalır. Fakat yeni dünya düzeninde kadının da iş hayatında en az erkek kadar sahnenin önünde olması durumu değiştirmiştir. Bizler modern dünyada yaşıyoruz ve evde eşimizle iş bölümü yapabilecek durumda insanlarız. Eğer ev işlerinde eşinizin yardımını istiyorsanız bunu ona açıkça söylemelisiniz. Sonuçta kimse kimsenin zihnini okuyamaz. Erkekler için; onlardan yardım istemeniz aynı zamanda onların kendini başarılı hissetmesini sağlayacaktır. Bunu uygun bir dille ”Yardımına ihtiyacım var” gibi cümlelerle ifade etmeniz eşinizin ev işlerinde payına düşeni üstlenmesini kolaylaştıracaktır.
Özür Dilerler; Özür dilemek eğer hatalı isek elbette bir erdemdir. Fakat yaptığınız bir hatadan ya da sevgilinizi üzdükten sonra sadece özür dilemek yeterli olmayabilir. Neden üzgün olduğunuzu da belirtmek önemlidir. Mutlu çiftler özür dilerken nedenini de birbirlerine belirtirler.
Cinsel hayatlarını Önemserler; Mutsuz ilişkilere biraz derinden baktığımızda, bir çok tartışma yada ya da gereksiz kavga nedeninin gerçekten daha gizli bir nedeni olduğunu görüyoruz. Bu neden cinsel hayattın azlığı yada düzensizliğidir. Mutlu ilişkilere bakıldığında; cinsel hayatların da birbirlerine beklentilerini çok açık ifade edebildiklerini görüyoruz. Evliliğinizi nasıl ki sosyal hayat ve paylaşımlar noktasında taze tutmaya ve birbirinizin isteklerine önem vermeye çalışıyorsunuz aynı şey cinsel hayatınız için de geçerlidir. Günlük bahanelerin cinsel hayatınıza etkilemesine, aranıza soğukluklar girmesine izin vermeyin. Her ilişkide tartışmalar, kavgalar olur ama konu ne olursa olsun, kavga ne kadar ciddi olursa olsun asla cinselliği silah olarak kullanmamalısınız. Bunun size iyi bir çıkar sağlaması mümkün değildir. Üstelik aranızdaki yakınlığı da kötü yönde etkileyecektir.
Güzel Anlar İçin Para Biriktirirler; Anlıyorum günümüz şartlarında her şey o kadar pahalı ki para biriktirmek çok zordur. Fakat güzel anlar, güzel yerler, mekanlar gezebilmek, ilişkideki anı haritanızı geliştirmek için bir bütçe ayırmanız önemlidir. Hayatı paylaştıkça hayat size daha güzel görünmeye başlayacaktır.
Her güzel şey gibi mutlu ve başarılı ilişkide emek ister. Nasıl ki doğru yolu bulan bizden önce birileri varsa onları takip ederiz aynen öylede mutlu ilişkinin sırlarını da yeniden yazmaya gerek yoktur. Sizden önce gidenleri takip edin. Ve kendi mutluluk hikayenizi yazın.
Sevinç Karakaya
DevamıMutlu Anne-Baba = Mutlu Çocuklar
Çocuklarımız elbette hayatımızda en önemli varlıklarıdır ve hatta bir çoğunuzun hayatının merkezidir. Fakat uçaklardaki oksijen maskelerini bilirsiniz, ilk önce kendinize sonra çocuğunuza takmanız gerekir. Belki bu tavır önce bencilce de görünse, biliriz ki biz sağlıklı kalabildiğimiz sürece çocuğumuzun da sağlıklı kalmasını sağlayabiliriz. Aynı şey mutlu evlilik ve mutlu çocuklar içinde geçerlidir. Çocuklarımızı beslediğimiz ve özen gösterdiğimiz kadar, eşimizle aramızdaki ilişkiye ve yakınlığa da özen göstermeliyiz.
Araştırmalar gösteriyor ki, anne-baba mutluysa, çocuklarının mutlu olma ihtimali çok daha yüksektir. Evliliklerinde kişilerin % 67’si çocukları dünyaya geldikten sonra, eşleriyle olan ilişkilerinde ”mutsuz” olduklarını belirtmektedir. Peki ”Nasıl mutlu anne-baba= mutlu çocuklar dengesini sağlayabiliriz?”
Diyebiliriz ki; Romantik ilişkilerde mutluluğun uzun süre hatta hayat boyu sürmesi mümkün… Ve yine araştırmalar gösteriyor ki, Binlerce çiftle yapılan çalışmalarda, bazı çiftlerin yıllar geçmesine rağmen, halen çok ”mutlu” olduklarını, daha da önemlisi bu mutlu çiftler benzer özellikler göstermektedirler. Bu özelliklerin neler olduğuna bakmadan önce güzel bir haberim var, bunların tamamı ”öğrenilebilir” becerilerdir. Siz de ”Çocuklarım mutlu olsun” diyenlerdenseniz, öncelikle, ilişkinize yatırım yapmaya ve eşler arası mutluluk önerilerini gözden geçirmeye başlamanızı tavsiye ederim.
Bakalım mutlu çocuklar yetiştirmemizi sağlayacak mutlu ilişkilerin özellikleri neler? İşte mutlu Eşlerin Ortak Özellikleri;
Mutlu Eşlerin Ortak Özellikleri
1- İyi Arkadaşlardır; Birbirlerini, neleri sevip, neleri sevmediklerini, nelerden sıkıntı duyabileceklerini, nelerin onları mutlu edeceğini çok iyi bilirler.
2- Birbirlerine Kaliteli Vakit Ayırıyorlar; evliliğinde mutsuz olan çiftler ile benzer sürelerde çalışmalarına ve aile, sosyal yaşamlarına benzer vakitler ayırmalarına rağmen, haftada ortalama beş saatlerini birlikte geçiriyor, birbirlerine kaliteli vakit ayırıyorlar.
3- Taktir ve İltifat Etmeğe Çekinmiyorlar; Mutlu çiftler birbirlerine iyi hissettirecek şeyler söyleme fırsatını hiç kaçırmıyorlar. Eşleriniz yaptığı ve hoşuna giden her şeyi o anda söylüyor ya da takdir ettiklerini hissettirmektedirler.
4- Ortak Bir Sohbet Konusu Her Zaman Bulabiliyorlar; ”Bugün neler yapacaksın?”, ”Günün nasıl geçti?”, ”Biraz daha anlatsana…” Tabi bunları sorgulayan tavırla değil gerçekten birbiriyle sohbet etmeye vakit geçirmeye istekli olduğundan sorarlar. Onlar için yağan yağmurun şiddeti, gün içinde gördükleri herhangi bir farklılık ya da akıllarına gelen bir düşünce, keyifli bir sohbet konusu olabiliyor. Birbirlerini ilgiyle dinliyorlardır.
5- Sevgilerini Daha Çok Gösteriyorlar; Birbirleriyle daha fazla sevgi içerikli davranıyorlar, daha fazla birbirlerini öpüyorlar, daha fazla birbirlerine sarılıp dokunuyorlar.
6- Tartışmaları Daha Düzeylidir; Mutlu çiftler, tartışmalara yumuşak bir şekilde başlıyorlar. Onlarda elbette her zaman aynı fikirlerde olmayabiliyor. Fakat farklı bir fikir ya da tercih belirtme konusunda sıkıntı yaşamıyorlar. Tartışmalar sırasında, tansiyon yükselse de kendilerini güvende hissetmeye devam ediyorlar. Mutlu ilişkilerde ”Acaba… Haklı olabilir mi?” sorusu hemen her çatışma durumunda rahatlıkla sorulabiliyor,”Haklısın” sihirli kelimesini kolaylıkla söylenebiliyor. Mutlu eşler tartışmalar sırasında kendi kendilerini rahatlatabiliyor, ihtiyaç duyduklarında mola alabiliyor, tartışma yükseldiğinde ise onarmak için adım atabiliyorlar. Mutlu eşler her iki taraf da söylediklerini anlamak isteyen birinin var olduğunu, fikrinin, düşüncesinin eşleri için bir önem taşıdığını güçlü olarak hissetmektedirler.
7- Ortak program Planlıyorlar; Mutlu eşler günde en azından bir öğünü birlikte yiyorlar, haftada en az bir kez birbirlerinin seveceğinden emin oldukları bir plan yapıyorlar. Mutlu eşler birbirlerinin hayallerini çok iyi biliyorlar. Yakın gelecek ya da uzak geleceğe dair beklentilerini, çocukluktan bu yana kurdukları hayalleri ve nedenlerini de çok iyi bilmektedirler.
8- Sen ve Ben yerine ”Biz” Vardır; Mutlu ilişkilerin kendi ortak kuralları, anlamları, gelenekleri ”bizde böyle…” leri vardır. ”Biz” kavramı oturmuş ve benler yada senler yerine ”Biz” leri vardır.
Evet mutlu çocuklar için önce mutlu anne baba gerekir. İlişkinize ve mutluluğunuza öncelik verin gerisi gelecektir.
Eşinizi Mutlu Etmenin Formülü Nedir?
İlişkilerde zaman zaman sorunlar yaşamak oldukça normaldir. Çalıştığım bir çok kişinin ortak hayali mutlu ve sağlıklı ilişki yaşamak. Bizi birleştiren ise çoğu zaman ilişkilerindeki sorunlarının sebebini bulamamak yada sorunlarının farkında olsa bile çözüm üretememektir. İlişki sorularına çözüm bulamamak kişinin kendi ruhsal durumuna, eşine ve ilişkisine çok ciddi zararlar verebilir. Bir çoğunuz belki çevrenizdeki başka ilişkilerdeki sorunların farkına varıp, çözümler bulurken kendi ilişkinizde tıkanıp kendinizi çaresiz hissedebilirsiniz. Bu nedenle çiftler yaşadıkları ilişkilere yukarıdan ve dışarıdan bakabilmelidir. Gerektiği durumlarda ise tarafsız bakış açısına sahip uzmanlardan yardım almaktan çekinmemelidirler. Böylece ilişkilerini sağlıklı ve mutlu bir şekilde yürütebilirler, birbirlerini mutlu edebilirler ve birbirleri için vazgeçilmez olabilirler.
Her ne kadar ”kadınlar ne ister?” sorusunun erkekler cevabını arasalar da, artık erkeklerde bayanlar için bir muamma diyebiliriz. Bugün eşini mutlu etmek isteyen bayanlarla ”Bir erkeği nasıl mutlu edebilirim?” sorusunun cevabını arayacağız. İşte size bir erkeği mutlu etmenin 10 Basit Formülü;
1-Erkekler Taktir Edilmekten Ve Onaylanmaktan Mutlu Olurlar; Bunu sadece erkekler için söylemek doğru olmaz. Biz insanlar genel olarak taktir edilmek ve yaptığımız işlerin onaylanmasından mutluluk duyarız. Tüm ilişkilerde bu esastır. Aynı şekilde erkeklerde başarısının ufak yada büyük olduğu önemsenmeden taktir edildiklerinde,bu durum kendilerini oldukça memnun eder ve başarılı olmak için çalışmaya devam ederler. Dolayısıyla, bir erkeği etkilemenin ve yakın tutmanın ilk kuralı onu takdir etmek ve onaylamak, ne kadar beğenildiğini belli etmek ve her zaman yapıcı olmaya çalışmaktır. Erkekler kendilerini mutlu ve başarılı hissettikleri yerde kalmaktan asla vazgeçmezler. William James’ın dediği gibi ”İnsan doğasındaki en derin prensip, takdir edilme isteğidir.” Taktir etmeyi destekleyen diğer durum ise onaylama; kadınlar ilişki içinde, kendi çevreleri ile ilgili alınacak kararlarda eşleriyle iletişime geçmeli ve onların fikirlerini önemsemelidir. Diğer bir değişle, ”EŞİNİZİ ÖNEMSEYİN” Eşinize de kendiniz için çok önemli ve değerli olduğunu göstermeyi ihmal etmeyin.
2-Eşinize Güvendiğinizi Hissettirin; Erkekler kendilerine güvenildiğinde başarılı olurlar ve size de yakın olmaya çalışırlar. Kendisine güvenilmediğini düşünen bir erkek çok hata yapar ve güvenmeyen kadından uzaklaşır. Uzaklaşmak bazen bağırıp çağırıp kavga çıkartmayla, bazen küsmeyle, bazen aldatmayla bazen de kadını kışkırtıp kendinden uzaklaştırmayla gerçekleşebilir. Çünkü güvensizlik erkeklere çok acı verir. Ve hiçbir erkek kendine acı veren bir kadına yakın olmak istemez. Zaman zaman ona kendisine güvendiğine dair hatırlatmalar yapın. ”Sana güveniyorum”, ”Eminim sen bunu da başaracaksın”, ”Sen bana Güven veriyorsun” gibi…
3- Eşinize İhtiyacınız Olduğunu Hissettirin; Kadınlar için aslında bu durum bir taşla iki kuş vurmak gibidir. Çokça bahsettiğim gibi, öncelikle kadınlar, kadın olduklarını hatırlamalı ve bunu eşlerine de hissettirmelidirler. Son zamanlarda kadınların içindeki eril enerjinin dengeleri çok bozulmuş, kadın bir çok yerde erkek gibi davranmaktadır. Fakat kadın bazen bir adım geride durmalı ve erkeklere ihtiyaçları olduklarını göstermelidirler. Her şeyi kendi yapabilen ve erkeğine ihtiyaç duymayan bir kadın, erkekler için çekici değildir. Çünkü erkek o zaman kendini işe yaramaz hissedebilir ve o kadından uzaklaşabilir. Bu durum erkekler için en can alıcı noktalardan biridir. Kadınlar ihtiyaç duyduklarını hissettirdiklerinde hem sevgililerini kendilerine bağlayabilirler hem de bu durumun keyfini çıkartabilirler. Sihirli sözcüğümüz ”SANA İHTİYACIM VAR”
4- Eşinize Hizmet Etmekten Şikayet Etmeyin; İkili ilişkilerde ve özellikle evliliklerde, her ne kadar ”Hayat müşterektir” denilse de, erkeklerin kendilerine hizmet edilmesini bekledikleri gerçeğini değiştirmez. Kendilerini ülkeyi idare eden bir Padişah gibi gören erkekleri bu rüyalarından uyandırmak asrın hatası olur. Bu nedenle, aşırıya kaçmamak kaydıyla, kadınlar erkeklerine hizmet etmekten şikayet etmemeli ve bunu yaparken güler yüz göstermeyi ihmal etmemelidir. Unutmayın ki, Padişahın hazinesi onun Sultanı olan eşinindir. Bu nedenle, erkeklere bir Kahraman, bir Padişah gibi davranılmalı ve öyle oldukları hissettirilmelidir. İnanın, ”PADİŞAH GİBİ DAVRANIN” önerisi her zaman işe yarar.
5-Eşinize Akıl Vermeyin; Sevgili, Eş olan kadın ile anne olan kadını birbirinden ayıran düşünce sisteminin başında içgüdüsel olarak ”akıl verme” eğilimidir. Bu yanlışa düşmek ve anne rolüne bürünmek bir erkeğin bir kadından isteyeceği en son şeydir. Bu nedenle, sevgili olan kadın imajından vazgeçmeden, kadınlar olayları neden sonuç ilişkisinde sevgilileriyle tartışarak göstermeyi tercih etmeli ve kendileriyle ilgili son kararı yine onların vermesini beklemelidirler. Böylece, haklılıklarını kendi iradeleriyle doğrulamalarına fırsat tanımış olurlar. Aksi bir durum yani akıl vermek erkeğe kendisini yetersiz, değersiz, iş bilmez veya beceriksiz hissettirecektir. Ve kendini böyle gören bir erkek kadından uzaklaşır yeterli olduğunu hissettiği bir yere yönelir.
6-Eşinize Hesap Sorar tavırla Yaklaşmayın; Erkeklerin doğasında olan özgürleşme içgüdüsüne karşın kadınların benimsediği sahiplenme ve ilgilenme duyguları kadın ve erkek arasında uçurum oluşturan noktalardan biridir. Diğer bir değişle, erkeğe hesap sormak, özgürlüğünün peşinde olan bir kartalın ayağına pranga takmakla aynıdır. Bu nedenle, kadınlar ”Nerede kaldın?” demek yerine ”Seni çok özledim”, ”Saatlerdir kiminle konuşuyorsun?” demek yerine ”Seninle konuşmaya hasret kaldım” demeyi öğrenmelidir. Bunun yanında ses tonu ve kelimelerin seçimini de çok önemlidir.
7-Eşinizin Zihninizi Okumasını Beklemeyin; Kadınlar moralleri bozuk olduğunda veya üzücü bir durum yaşadıklarında, eşlerinin bu durumları kendiliğinden anlamalarını beklemek yerine, paylaşmayı ve açık iletişim kurmayı tercih etmelidir. Çünkü erkekler onların zihinlerini okuyamazlar. Diğer bir değişle, kadınlar ”Beni sevseydi ne çektiğimi anlardı” veya ”Neden üzgün olduğumu ben söyledikten sonra bunun bir anlamı yok” gibi düşüncelerden kendilerini kurtarmalıdır. Unutmayın erkeklerle bayanlar farklı yaratılmıştır. Kadınların hissi ve duygusal yönleri ağır basarken erkeklerin mantıksal yönü ağır basar. Eşiniz sizi bir kız arkadaşınızın size baktığında anladığı gibi asla anlamayacakdır. Bu yüzden sizi anlamasını bekleyip anlamadığında ise yıkılmaktansa kendinizi ve ne hissettiğinizi açık açık ifade edin.
8-Eşinizi Suçlamayın; Sıcağı sıcağına konuşmak bazı konularda işe yarasada, tansiyonun yükseldiği ve çiftin ruh halinin uyuşmadığı durumlarda çoğunlukla hüsranla sonuçlanmaktadır. Erkek öfkeli olduğu durumda karşı tarafın sakin olması gerekiyor. Aynı anda sert çıkışlar yapmak, yangına körükle gitmeye benziyor. Çiftlerin böyle bir tavır alması, ilişkinin daha da içinden çıkılmaz bir hal almasına neden oluyor. Bu nedenle, kadınların erkeklerle konuşurken suçlayıcı ve eleştirel olmaması gerekmektedir. Suçlanan erkek kendini eksik ve beceriksiz hisseder, öfkelenir ve kadından uzaklaşmak için bahaneler oluşturur.
9-Eşinizle Uygun Zamanda, Doğru Üslupla Kısa Ve Net Konuşun; Erkekler kadınları uzun bir süre dinlemekte ve konuşmayı takip etmekte zorlanırlar. Bu nedenle erkeklerle kısa ve net bir şekilde konuşmak ve aynı anda birden fazla konu hakkında bahsetmemek gerekiyor. Eşinizle konuşurken lafı dolandırmaktan ya da ima etmekten daha çok kesin ve kısa konuşmaları tercih etmelisiniz. Ayrıca, erkek bir şeye odaklandığında onunla konuşmak doğru bir an değildir. Çünkü erkek odaklandığı şey devam ettiği sürece kadını dinlemekte zorlanacaktır. O yüzden doğru zaman önemlidir.
10- Cinselliğe Asla ”Hayır” Demeyin; Sorunları adına konuştuğum çoğu çifttin anlattıkları dışında ”Gizli sebeplerinin” olduğunu gözlemliyorum. Bunlarda cinsel problemler en baştadır. Eşlerin birbirlerine bu konuda mesafeli durmaları, soğuk ve isteksiz görülmeleri oldukça ciddi sorunlar doğurabiliyor. Cinselliğin aşkı alevlendirdiği ve bağlılığı artırdığı artık kabul edilen bir gerçektir. Bu nedenle, çiftler ellerindeki en güçlü ve şifa veren silahı yani ”cinsel birlikteliği” daha çok kullanmalı ve hayatlarında vazgeçilmez bir yere koymalıdırlar. Cinsel birleşme erkeğin içindeki duygularla bağlantıya geçmesini ve sevgi gereksinimi duymasını sağlayan, kadının ise sevildiğini ve değerli olduğunu hissetmesine hizmet eden bir araçtır. Bu nedenle kadınlara tavsiyem cinsel birlikteliğe asla ”HAYIR’‘ demeyin.
Sevinç Karakaya
Devamı