Kadın Bedenindeki Erkekler
Kadın; İlk çağlardan beri bereketin bolluğun sembolüdür. Kadın; hassastır, kırılgandır, Narindir. Yada olması gereken budur. Fakat günümüzde kadın her ne kadar kırılgan narin olsa da bu yanını göstermekten korkar çünkü ona güçlü olması öğretilmiştir. Kadın; güçlüdür, kırılmaz, kendi ayaklarının üstünde durur, her şeyle başa çıkar, kimseye ihtiyacı yoktur.
Erkek Gibi; Kadınlar
Evet, bazı kadınlar erkek gibi davranıyorlar. Hayatlarında erkek gibi durmaya çalışıyorlar. Duruşları davranışları hatta konuşmaları erkek gibi… Pek çok kadın bazen bilerek bazense bilmeyerek erkek enerjisi yayarlar. Bu kadınlar anne olur kadın olduğunu unuturlar, eş olur sevgili olduğunu unuturlar. Kendini eşine çocuklarına adarlar ama kendileri gibi yaşamayı unuturlar.
Erkek gibi davranan kadınların hayatına dönüp baktığınızda, hatta geçmişlerine gidip, çocukluk hikâyelerini dinlediğinizde, Ya istenmeyen bebek olmuşlar, ya erkek beklerken kız olarak dünyaya gelmişler, aileleri hayal kırıklığına uğramış bu enerji ise onlara kadar gelmiş ya da erkeklerin daha değerli olduğu, kız çocuklarının değersiz olduğu bir ortamda yetişmiş olabilirler.
Bazen de annesinin zarar gördüğünü, ezildiğini, değer görmediğini görerek yetişmişlerdir. Onun gözünde kadın olmak zayıflık, çaresizlik, sıkıntı içinde bir yaşamdır…
”Ve kadın erkek gibi olmaya karar verir. ”
Düşünür ki; Erkek gibi olursam, bana kimse zarar veremez, namusumla yaşayabilirim diye inandırır kendini… Ayakta kalabilmek, sevdiklerine, çocuklarına, ailesine bakmak için erkek enerjisi kullanmayı tercih eder.
Erkek gibi Olmaları ”Teşvik” Edilmiştir.
Erkek enerjisi üreten kadınlar, merttir, gözü pektir, serttirler, onurlarıyla yaşayan kadınlardır. Hatta bu durum çevrelerinden devamlı teşvik edilir. ”Benim kızım erkek gibidir”, ”Benim kızım erkeklere taş çıkarır” gibi laflarla yetişirler.
Hayatlarını bu imajı korumaya adarlar, birçok fedakârlık yaparlar. Herkes için kendi hayatlarını feda ederler. Her insanın bedeninde hem dişil hem erkek enerji vardır. Erkek ya da kadın kendi cinsiyetine ait olan enerji ile hayatına devam etmelidir. Bu ise bir artıdır, bedenlerindeki diğer cinsin enerjisini dinleyip karşı tarafı anlama imkânı sağlar. Sağlıklı evliliklerin gitmesi, sağlıklı iletişimler için aslına bakarsanız bu bir nimettir.
SONUÇ:
İstenmeyen bebeklik, erkek çocukların değerliliği, kadınların devamlı ezildiği ortamlarda yetişmek erkek gibi olmaya teşvik vb sebepler ile aslında zayıf kalması gereken enerji güçlendirilir ve bir kadın erkek enerjisi ile yaşamaya başlarsa, HİÇ FARKINDA OLMASADA HAYATINA SIKINTILARI ÇEKMEYE BAŞLAR.
Erkek enerjisi yayan kadınlar, bazen kendilerine bir eş bulamayıp ya da her seferinde işler istediği gitmeyip birden bire ayrılıkla sonuçlanan evliliğe varmayan ilişkiler yaşarken, bazen de evlenir fakat eşiyle çocuklarıyla sıkıntılı ilişkiler yaşarlar. Bir evde iki erkek olmayacağı için devamlı tartışmalar güç savaşları artık ailede huzur bırakmaz. Hatta bu sıkıntılar iş yerinde sorunlara, sağlık problemlerine kadar gidebilir. Acı sonuç çoğunlukla kadınlığını kısmen ya da tamamen kaybetmiş erkekleşmiş kadınlar, sonrasında depresyonlar travmalar yaşarlar, ömrünü verdiği eşi tarafında, oğlu tarafından terk edilip yüz üstü bırakılabilirler.
Şimdi Şu Soruları Sorun Kendinize:
Uzun zamandır kimsiniz? Kim olarak yaşıyorsunuz? Duygularınız kendinizi size bir kadın gibi mi erkek gibi mi hissettiriyor?
Eğer kendinizi bir kadından çok erkek gibi hissediyorsanız, üzerinizdeki yükün bir kadına değil bir erkeğe daha uygun olduğunu düşünüyorsanız; mesela günlük konuşmalarınızda ”Ben çocuklarımın hem annesi hem babasıyım”, ”Bunun gibi on tane erkeği cebimden çıkarırım”, ”Benim bir erkeğe ihtiyacım yok”, ”Ben kendi ayaklarımın üstünde erkek gibi dururum”, ”Erkek gibi kadınım”, ”Ben niye erkek olmadım” gibi cümleler kuruyorsanız dikkat edin! Ve kendinize gelin,
”Beyniniz bedeninize yanlış sinyal gönderiyor”
”SEN KADIN DEĞİLSİN SEN ERKEKSİN!” Diyor ve erkek enerjisi üretmenize sebep oluyor. Bu yaratılışınıza aykırı, siz kadın bedeni altında erkek enerjisi ürettikçe bedeninizin dengesini bozuyorsunuz. Ve bu dengesizlik gereksiz fedakârlıklar, fazla beklentiler, başkalarını suçlama, yargılama, kaybetme korkusu, bağımlılıklar daha birçok şey olarak hayatınızda kendini göstermeye başlayacaktır.
Hayatımızdaki birçok sıkıntının kaynağı bedenimizin kaldıramayacağı ona ait olmayan yükü kendimize yüklediğimizden kaynaklanmaktadır. Bırakın yükleri tekrar kadın kimliğinizle barışın, hayatınıza zorlukları değil, kolaylıkları davet edin.
Sevinç Karakaya
Devamı